Türkiye Küçük ve Orta Ölçekli İşletmeler,
Serbest Meslek Mensupları ve Yöneticiler Vakfı (TOSYÖV), Küçük
ve Orta Ölçekli İşletmeleri Geliştirme ve Destekleme İdaresi Başkanlığı
(KOSGEB), Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) ve
İstanbul Ticaret Odası (İTO) işbirliğiyle
düzenlenen ve bugün sona erecek olan
'8. KOBİ Zirvesi', dün (21 Mart Çarşamba) İTO'da
başladı.
Tanıl Küçük: Küresel değişim ve dönüşüme ayak uydurmanın anahtarı
KOBİ'ler
Zirvede konuşan İstanbul Sanayi Odası (İSO) Yönetim Kurulu
Başkanı Tanıl Küçük, kriz sonrası dünyada, ekonomik merkezlerin
batıdan doğuya doğru kaydığın, merkezlerin yer değiştirdiğini, ölçeklere
yaklaşımın farklılaştığını ve KOBİ'lerin her zamankinden daha önemli hale
geldiğini söyledi. KOBİ'lerin küresel rekabetin asli unsurları olarak ekonomi
gündeminin merkezine oturduğunu belirten Küçük, girişimcilik, inovasyon,
yenilikçilik, esneklik gibi rekabetçi özelliklerin bu işletmeler ekseninde
tartışılır olduğunu kaydetti.
Küçük, küresel rekabette öne geçmenin yolunun öncelikle KOBİ'leri
dönüştürmekten geçtiğini aktararak, KOBİ'lerin küresel rekabetin gerektirdiği
şekilde yapılanmakta zorlandığının görüldüğünü bildirdi. Türkiye'de
KOBİ'lerin değişime açıklık anlamında geçmişe kıyasla mesafe kaydettiklerini
anlatan Küçük, şöyle devam etti: ''Küresel
değişim ve dönüşüme başarıyla ayak uydurmanın anahtarı KOBİ'lerdir. Bu
işletmeler, küresel rekabette etkin olma arayışı ve iradesine de sahiptirler.
Ancak, KOBİ'lerimiz, ne yönde değişecekleri, değişimi nasıl hayata geçirecekleri
ve değişimi nasıl finanse edecekleri konusunda ciddi anlamda desteğe ihtiyaç
duymaktadırlar. Gelişen farkındalık ve kaydedilen mesafe, kanaatimizce çok
olumlu bir zemin sunmaktadır. Türkiye olarak, bu zemini iyi değerlendirmeli ve
KOBİ'lerimizi değişimde yol gösterecek, güçlü ve dayanıklı kılacak, kapsamlı ve
kalıcı politikaları hayata geçirebilmeliyiz. Son dönemde, devreye giren Ar-Ge
destekleri ile ülke olarak, Ar-Ge harcamalarımızın hızla artıyor olması, bu
anlamda çok ümit verici bir örnektir. KOBİ'lerimizin, adeta 'uyuyan dev' diye
tanımlayabileceğimiz büyük potansiyelini daha hızla harekete geçirmeyi
başardığımız takdirde, ekonomimiz de çok daha hızla kanatlanacaktır.''
Mustafa Kaplan (solda) ve Tanıl
Küçük (foto: Uğur Aslanhan / AA)
Mustafa Kaplan: KOBİ'lere büyük önem veriyoruz KOSGEB
Başkanı Mustafa Kaplan ise KOBİ'lerin ülke ekonomilerinde sahip
olduğu oransal büyüklüğün yanı sıra toplam istihdam, katma değer, yatırım,
vergi, ihracat ve krediler içindeki paylarının da önemli boyutlara ulaştığının
görüldüğünü belirterek kurum olarak ekonomik ve toplumsal açıdan yerine
getirdikleri hayati işlevlerle, kalkınma ve büyümenin itici gücü olan bu
işletmelere büyük önem verdiklerini ve onları her bakımdan desteklemeye gayret
ettiklerini söyledi.
Günümüzde işletmeler arasındaki rekabetin odak noktasını yeni ve yenilikçi
ürünlerin istenen zamanda, kalitede, miktarda ve uygun fiyatla pazara
çıkartılabilme kapasitesinin oluşturduğunu ifade eden Kaplan, bu kapsamda,
KOBİ'lere yönelik geliştirdikleri destek politikalarının temelinde, onların
rekabet gücünü artırma, teknoloji düzeylerini yükseltme, Ar-Ge ve inovasyon
kapasitelerini geliştirme, işbirliği tesisi, yeni girişimcilik ve finansmana
erişim olanaklarını iyileştirme hususlarının geldiğini dile getirdi.
Kaplan, 2009 yılının Mayıs ayında, önemli bir adım atılarak KOSGEB kanununda
değişiklik yapıldığını ve hizmet ve ticaret sektörlerindeki KOBİ'lerin de birlik
tarafından desteklenmesinin yolu açıldığını böylece KOSGEB'in ülkenin
KOBİ'lerden sorumlu ulusal kuruluşu niteliğine kavuştuğunu hatırlatarak Kaplan,
destek programları sayesinde KOBİ'lere ciddi şekilde maddi destek sağladıklarını
aktardı. KOBİ'ler için destek
programları Hayata geçirdikleri destek
programlarının KOBİ'ler için önemine de değinen Kaplan, birliğin uygulamaya
koyduğu veya kısa zamanda koyacağı 'KOBİ Proje Destek Programı', 'Tematik Proje
Destek Programı', 'Genel Destek Programı', 'Girişimcilik Destek Programı',
'Gelişen İşletmeler Piyasası Kobi Destek Programı' ve 'Eş Finansman Desteği'
gibi destek programlarının KOBİ'lere olan katkılarını ve sağladığı maddi kaynağı
anlattı.
"KOBİ'lerin desteklenmesinin önemine inanıyoruz''
Kaplan, bu desteklerin KOBİ'lerin
ihtiyaçları ve temel sorunları göz önünde bulundurularak hazırlandığını ve
onlara ulaştırmak için gerekli tedbirlerin alındığını bildirerek şöyle devam
etti:
''KOBİ'lerin katma değer anlamında aynı oranda performans göstermelerini
sağlamak adına desteklenmesinin önemine inanıyoruz. Bu düşünceyle bir taraftan
KOBİ'lerimizin yapısal değişim ve dönüşümünü sağlayacak yeni politikaları
oluştururken diğer taraftan onları desteklemeye devam ediyoruz. Programlar
kapsamında, 2008 yılına kadar toplam 20 bin işletmeye 2,2 milyar lira toplam
kredi kullandırılmışken, 2008-2011 döneminde uygulanan 14 programla 186 bin
işletmeye yaklaşık 9,2 milyar lira kredi kullandırılmıştır. Uygulanan programlar
ile KOSGEB, toplam kredilerin içerisinde 2004 yılında yüzde 4-5 düzeyinde olan
KOBİ kredileri payının bugünlerde yüzde 24'lere yaklaşmasına büyük katkı
sağlamıştır. Bu noktada şunu açıkça ifade etmek isterim ki, varını yoğunu üretim
ve istihdam için ortaya koyan KOBİ'ler, ülkemizin son dönemdeki küresel ekonomik
kriz kaynaklı sıkıntıları aşmasında önemli pay sahibi olmuştur.''
Kaplan, ileriki dönemde yeni oluşturdukları destek programlarını kararlılıkla
uygulamaya devam edeceklerini ve teknoloji tabanlı girişimcilere inkübasyon
hizmeti sağlamak üzere üniversitelerle işbirliği içinde kurdukları TEKMER'lerin
ve Ar-Ge inovasyon işbirliklerinin sayısını artıracaklarını sözlerine ekledi.
Murat Yalçıntaş: KOBİ'ler Türkiye'nin en büyük işvereni
İstanbul Ticaret Odası (İTO) Başkanı Murat
Yalçıntaş da ekonominin bütün taraflarını buluşturması, büyük ölçekli
firma ile küçük ölçekli firma, kamu ile özel sektör arasında besleyici,
bilgilendirici ve yeni politikalar oluşturucu bir rol oynaması açısından
zirvenin çok önemli olduğunu belirten Yalçıntaş, Türkiye ekonomisinin
belkemiğini KOBİ'lerin oluşturduğunu ve ülkede 3 milyon 250 bin civarında KOBİ
bulunduğunu anlattı. Yalçıntaş, KOBİ'lerin toplam katma değerin yüzde
55'ini, toplam satışların yüzde 65,5'ini, toplam yatırımların da yüzde 50'sini
yaptığını vurgulayarak şöyle devam etti:
|