b>Bu yıl Nişantaşı Yılbaşı Festivali için tasarlanan bütün eserleri birbirine bağlayan ortak tema teknoloji. Çeşitli okullardan öğrencilerin yaptığı işler, en az sanatçılarınkiler kadar yaratıcı ve ilginç.
Festivalin ilki geçtiğimiz yıl düzenlenmişti. Değişik mesleklerden 39 kişi kendi yılbaşı ağaçlarını tasarlayarak Nişantaşı caddelerine yerleştirmişti. Bu yıl Nişantaşı Yılbaşı Festivali ikinci kez düzenleniyor ve İstanbul'un bu şık semti bir kere daha bir açık hava sergisine ev sahipliği yapıyor. Sokaklar yine ışıl ışıl. Ama bir fark var. 2003'e girerken ünlü tasarımcılar tarafından süslenen sokaklara bu yıl ortaokul, ilkokul hatta ana okulunda okuyan çocuklar sahip çıktı. Bilfen, Hev Okulları, Sihirli Çan Anaokulu, Yüzyıl Işıl Okulu, Opera Güzel Sanatlar Lisesi gibi okullarda okuyan öğrencilerin yaptığı ağaçlar en az geçen senekiler kadar başarılı.
2004 Nişantaşı Yılbaşı Festivali 20 Aralık cumartesi günü başladı. Mimar, tasarımcı ve öğrenciler tarafından hazırlanan ağaçlar Cumartesi günü Nişantaşı caddelerinde yerlerini aldı. Şişli Belediyesi ve 3. Boyut Proje Üretim Merkezi'nin ortaklaşa projesi ‘‘40 mimar ve tasarımcı tarafından 40 ağaç tasarlandı, 200 ağaç süslendi, ayrıca 19 okul etkinliğe resim ve ağaç tasarımlarıyla katıldı’’ diye duyuruldu. Ancak süslenen ağaçlar açılış yapıldığında bu sayıya henüz ulaşmamıştı.
2004 Nişantaşı Festivali'ne katılan tasarımcı ve mimar sayısı geçen seneki kadar çok değil ama öğrencilerin çalışmaları profesyonellerle ciddi ciddi yarışıyor. Bu yıl sokakları öğrenciler süsledi desek yalan söylemiş olmayız. Geçtiğimiz sene birer ağaç tasarlayan Arzu Kaprol, Hatice Gökçe, Evrim Timur, Hakan Yıldırım ve Ümit Ünal gibi modacılar bu yıl için reklektif malzemelerle teknoloji temalı kıyafetler tasarladı. Kıyafetler güvenlik nedeniyle sokakta sergilenemediği için Akkavak Sokak'taki Kenzo Mağazası'nda sergileniyor.
BEYZA KORMAN (Mimar)
Tema teknolojiydi ama ben romantik olsun istedim
Bu projeden biraz geç haberdar oldum. 7-8 günde yaptım. İsmi 'Romantik Bir Kar Fırtınası.' Bu seneki tema teknolojiydi ama ben romantik bir ağaç yaptım. İnteraktif bir özelliği var. Bizim ağaç bir insan gördüğünde motorları harekete geçiyor. İçerideki kar devinimi başlıyor. Işıklar yanıyor. Onu görmek isteyenler Atiye Sokak'taki Salomanje Cafe'nin önüne gitmeli.
KESİBE KARAOSMANOĞLU (Mimar)
CD'ler gündüz gökkuşağının tüm renklerini yansıtıyor
Biz geçen sene Park Şamdan'ın ağacını ışıklarla yapmıştık. Gece çok güzeldi ama gündüz çok anlamsız duruyordu. CD'ler gündüz de parlıyor. O yüzden bu yıl malzeme olarak birçok CD kullandık. Güneş parladığında gökkuşağının bütün renklerini yansıtıyorlar. Gece ise CD'lerin ortasına yerleştirdiğimiz ışıkları yaktık. Malzeme olarak kullandığımız CD aynı zamanda çağa uygun. Bir de çok pratik. Bütün ağacı 5 günde bitirdik. Ben bir de sokak lambası tasarladım. Paris sokak lambalarından esinlendim. Kristal bir fener gibi oldu. Atiye Sokak’ın başında duruyor.
LEBRİZ RONA
(Mimar Sinan Üniv. Araştırma Görevlisi)
Büyükadalıların geçen yaz yazdığı dilekleri bir ağaca yapıştırdım
Çıkış noktası bir dilek ağacı. Geçen yaz Büyükada'da Ada Vapuru Çağdaş Sanat Etkinliği isimli bir etkinliğe katılmıştım. Ada halkıyla beraber 'Beklentiler' adında bir çalışma yapmıştık. Herkes dileğini mor şişelerin içine yazıp, bırakmıştı. Etkinlik bittiğinde ben o dilekleri şişeden çıkardım. Onları nasıl değerlendireceğimi düşünürken bu proje karşıma geldi. Saflığı temsil eden beyaz bir ağacın üzerine, insanların kendi el yazılarıyla yazdıkları dileklerini yapıştırdım. Her yazıda farklı bir hikaye var. Çok duygusal şeyler... Mesela bir çocuk şöyle bir şey yazmış: ‘‘Çok güzel olmak, çok zengin olmak, çok sağlıklı olmak, bir de anneme araba.’’ Nişantaşı halkı Abdi İpekçi Caddesi'ndeki ağacı çok sevdi. Yoldan geçenler durup, dilekleri okuyor. Okumakla kalmıyorlar herkes kendi dileğini yazıyor.
CÜNEYT AKSOY (Sahne tasarımcısı, reklamcı)
İnsancıl bir uzaylı ailesi hatıra fotoğrafı çektiriyor
Didem Çapa (3. Boyut Proje Üretim Merkezi'nin sahibi) benden bir şeyler yapmamı istedi. Ağaç yapmak istemedim. Biraz daha insanları içine alacak, iletişim kuracak bir şey istedim. Uzaylı ve sevimli bir aile tasarladım. Robot ama insancıl bir aile, kalpleri ve köpekleri olan bir aile. Uzaylılar bizi ziyarete gelmiş gibi görünsün istedim. Üzerine de 'Nişantaşı Hatırası' yazdım. Gece gündüz uğraşıp 4 günde bitirdik. İnsanlar önüne geçip fotoğraf çektiriyorlar. Çocukların çok hoşuna gidiyorlar. Bu benim için çok önemli. Fuji Film de sponsor oldu. İyi oldu. Abdi İpekçi Caddesi'ndeki Mavi Cafe'nin önünde duruyor.
ALİNUR VELİDEDEOĞLU (Reklamcı)
Bu ağaç hava koşulundan etkilenmez bir milyon sene ayakta kalabilir
Biliyorsunuz bu ağaç tasarlama olayı yurtdışından Türkiye'ye geldi. 20 senedir Paris'te her yıl, Louvre Müzesi'nde Çam Ağacı Tasarlama Fuarı yapılıyor. Ben 1998'de o fuarda Dice Kayek için bir ağaç tasarlamıştım. Geçen sene Didem Çapa bir tasarım yapmamı istedi. Yaptım ama sponsor bulamadığımız için uygulayamadık. Bu sene benim tasarımıma Louis Vuitton firması sponsor oldu. Ağaç, sezonu temsil ediyor. Sonbahar-kış sezonunda yapraklarını döken ağaçlara benziyor. Üzerinde Louis Vuitton'un çantalarında kullandığı klasik cıvatalar var. Neden metal derseniz, ben 15 yıldır sürekli metalle çalışıyorum. Metal benim tarzım. Bu ağaç hiçbir hava koşulundan etkilenmez. Bir milyon sene sokakta kalabilir. 9 günde yaptık. Geceleri sokak lambasının ışığı vuruyor etkisini yaratmak için tam karşısındaki ofisten spotlarla aydınlatılıyor.
KEREM KÜÇÜKGÜREL (Endüstri tasarımcısı)
İki tane yaptım, çünkü benim ağacımın bir dostu, sevgilisi var
Yaptığım tasarım adı kolay ağaç. Benimki ağaç kavramını basitleştirmek için yapılan bir tasarım. Işıkla var oluyor. İki adet olmasının simgesel bir anlamı var. Genelde yılbaşı ağacı tektir. Benim ağacımın bir arkadaşı, dostu, sevgilisi var. Vali Konağı Caddesi'ndeki Home Store için tasarladım. Mağazanın önünde duruyor.
Benetton ve Sisley ağaçlarını İtalya'da öğrenim gören bir Türk öğrenci tasarladı
İki yıldır Nişantaşı Yılbaşı Festivali'ne İtalyan giyim markası Benetton'un İtalya'daki iletişim ve araştırma merkezi Fabrica da destek veriyor. Birçok genç tasarımcıya projelerini gerçekleştirme imkanı tanıyan ve burs veren Fabrica, bu yıl hem Benetton hem de Sisley için birer ağaç tasarladı. Ağaçları yapması için Fabrica'da öğrenim gören bir Türk öğrenci, Meriç Kara görevlendirildi. Ortadoğu Teknik Üniversitesi Endüstri Ürünleri Tasarımı Bölümü mezunu olan Meriç Kara, Milano'daki Domus Akademisi'nde tasarım master'ı yapmış. Bakın tasarladığı ağaçları nasıl anlatıyor: ‘‘Bu iki ağaç, benim Fabrica'da yaptığım ilk proje diyebilirim. Vali Konağı Caddesi'ndeki Benetton ağacını yaparken yeşil askılar kullandım. Askıları bir araya getirince ilginç bir görünüm ortaya çıktı. Abdi İpekçi'deki Sisley ağacında ise araba fırçalarından yararlandım. Hareketliydi ve ağaca benziyordu.’’
|