Gaziosmanpaşa'ya Sürdürülebilir Kentsel Dönüşüm Projesi Yapacak

Yapı-Endüstri Merkezi’nde düzenlenen EKODesign konferasının ikinci bölümü “Tasarım-İnşaat-İşletme” Üçgeninde Sürdürülebilir Malzeme oturumu ile başladı. Sunucu ve metin yazarı Göksel Bekmezci’nin kişisel sunumu, izleyicilere neşeli dakikalar yaşattı.

Göksel Bekmezci

Bekmezci’nin sunumunun ardından Türk ve yabancı ödüllü mimarlar ile "ödüllendirilen mimarlık" tartışıldı. Foster + Partners Ortağı aynı zamanda Ekolojik Tasarım ve Sürdürülebilirlik Direktörü Anis Abou Zaki ve Avcı Architects’in Projeler Direktörü Koray Tokdemir'in bulunduğu diyalog bölümünde ödüllü projelerin sunduğu ekolojik çözümler masaya yatırıldı. Tokdemir, Avcı Architects olarak yaptıkları ödül alan projeleri içeren bir sunumu izleyicilerle paylaştı. Ankara’da bulunan ve tasarımı ile ödül alan Müteahhitler Birliği binasının sürdürülebilirlik açısından önemli olduğunu belirten Tokdemir, müşterilerin isteklerinin sürdürülebilirliğe olan etkisinden bahsetti. Ekonomik kriz baş gösterdiğinde ilk vazgeçilenin sürdürülebilirlik olduğunu ifade eden Tokdemir, bunun yanlış bir yaklaşım olduğuna vurgu yaptı. Tokdemir, sürdürülebilir olan yeşil, çevreci binaların yaptığı enerji tasarruflarının kısa zamanda yatırımcıya ciddi kazanımlar sağladığının altını çizdi. Müteahhitler Birliği binasında da binayı yaptıranın sürdürülebilirlik konusunda hassasiyet gösterdiğini belirten Tokdemir, yeşil tasarım ilkelerinin binaya uygulandığını dile getirdi. Binanın zemininde bulunan labirent sistemi ile binanın önemli düzeyde enerji tasarrufu sağladığını belirten Tokdemir, labirent sistemi sayesinde, toprağın belirli bir derinliğinde yıl boyu sabit olan sıcaklık kullanılarak binanın ısıtılması ve soğutulması için ihtiyaç duyulan enerji sarfiyatının düşürüldüğünü söyledi. Sürdürülebilir bir yapıyı tasarlarken entegre yaklaşımların önemine dikkatleri çeken Tokdemir, sürdürülebilirlik kavramının çevreye ve dünyaya “sorumluluk” duymak ile eşanlamlı olduğunu kaydetti. Tokdemir, sürdürülebilirlikten yatırımcı ve kullanıcı da dahil herkesin fayda sağladığının altını çizdi.

Anis Abou Zaki-Koray Tokdemir

Tokdemir’den sonra sözü alan Anis Abou Zaki, artık dünyanın kaynaklarının azaldığını belirterek, sahip olduğumuz tek bir gezegenin olduğunu ve dünyanın kaynaklarının eşit bir şekilde paylaşılması gerektiğini kaydetti. Zaki, farklı alanlardan gelen insanların aynı tutkuyu paylaşmalarının ortaya her zaman iyi işler çıkarttığını anlatarak, sürdürülebilir tasarımın doğal kaynaklarla uyumlu olmasının öneminden bahsetti. Zaki, bir mimar olarak projelerini bitirdikten sonra müşteriler tarafından o yapıların en iyi şekilde kullanılıp kullanılmadığını kontrol ettiklerini söyledi. Zaki ardından sürdürülebilir projelerine örnekler vererek, katılımcılara sürdürülebilirliği anlattı.

Gaziosmanpaşa’ya kentsel dönüşüm projesi

Zaki, İstanbul'un Gaziosmanpaşa ilçesinde, Gaziosmanpaşa Belediyesi ile yapılması planlanan dönüşüm projesinin detaylarını katılımcılar ile paylaştı. Gaziosmanpaşa’nın İstanbul’un yoğun göç alan ve ardından düzensiz yapılaşma ile büyüyen bir semti olduğunu belirten Zaki, İstanbul’un deprem riski bulunduğundan, gecekondulaşmanın ve çarpık yapılaşmanın bu bölge için bir tehdit oluşturduğunu ifade etti. Yenileme projesine çevresel ve sosyal kısmından başladıklarını İfade eden Zaki, projenin amacının kent yapısını iyileştirmek, yeni yerler, networklar oluşturmak, bir arada yaşayacak insanlara yeni sosyal hizmetler sağlamak olduğunu söyledi. Bölgeyi daha yeşil hale getirmek için çabaladıklarını anlatan Zaki, bölgede bulunan Küçükköy Çayı üzerinde sel risk yönetimini uygulamak istediklerini belirtti. Depremde tehlike zamanlarında insanların toplanması için açık alanlar oluşturmanın önemine değinen Zaki, bölge için yüksek yoğunluklu bir toplu taşıma sisteminin önerildiğini kaydetti. Gaziosmanpaşa ilçesi için sürdürülebilir bir plan yaptıklarını yineleyen Zaki, “Bölgeye yüzde 20 daha az enerji, yüzde 40 daha az su, yüzde 40 daha az atık üreten binalar yapmayı amaçlıyoruz” dedi.

Zaki, ardından ödül alan Buenos Aires Belediye Binası projesinden bahsetti. Binada şeffaflık ve iletişimi kolaylaştıran bir tasarımı amaçladıklarını kaydeden Zaki, binanın enerji verimliliği sağlayan bir sisteme sahip olduğunu söyledi. Zaki, binanın Leeds sertifikası aldığını  belirterek, tasarımında doğru ışık dengesi bulmaya çalıştıklarını söyledi. Sürdürülebilirlik kavramından bahseden Zaki, kavramın son zamanlarda oldukça popüler olduğunu anlattı. Sürdürülebililik kavramının bir pazarlama aracı olarak da kullanıldığını ifade eden Zaki, sürdürülebilirliğin imar planları ve master planlarında belirtilmesi gerektiğini kaydetti.

Kentsel Peyzajda yaptıklarımız-yapamadıklarımız

"Ödüllü mimarlar ile ödüllendirilen mimarlık" oturumunun ardından, “kentsel peyzaja dair: yaptıklarımız-yapamadıklarımız” tartışıldı. Arzu Nuhoğlu Peyzaj Tasarım’ın kurucusu Arzu Nuhoğlu ile İTÜ Mimarlık Fakültesi Öğretim Görevlisi Dr. Deniz Aslan’ın konuşmacı olarak katıldığı bu oturumda, çeşitli peyzaj  projeleri üzerinden “yapılanlar ve yapılamayanlar” konuşuldu. Aslan, Zincirlikuyu’da bulunan Karayolları Binasının çevre düzenlemesinden örnekler vererek konuşmasına başladı. Türkiye'de kamusal alan kavramının “atık alanlar”dan oluştuğunu belirten Aslan, Karayolları Binası çevresinde yapılan uygulamanın kamusal alanı değil, bir "gösteri"yi tarif ettiğini kaydetti. Aslan, Türkiye’de kent peyzajında projelerde artık “büyüklük” kavramının öne çıktığını ifade ederek, “niş projeler” yapılması gerektiğini vurguladı. Halk ile tartışılarak projelerin yapılmadığının altını çizen Aslan, “Bu konuda sınıfta kaldık. Oysa Gezi’den gerekli ders alınmıştı” dedi. Kent peyzajında taleplerde istenenin hep “gösteriş” olduğunu dile getiren Aslan, “Gösteriş bir kenti temsil etmez. Kent gösteriş alanları değildir” şeklinde konuştu.

Arzu Nuhoğlu-Deniz Aslan

Arzu Nuhoğlu, Kanyon Alışveriş Merkezi’nin çevre düzenlemesine örnekler verdi. Alışveriş merkezinin çevresinin açık alan itibari ile kamuya davetkar olduğundan bahseden Nuhoğlu, toplu taşımanın alt kotlarda kalması nedeni ile kamuya açık bu alanın ıssızlaştığını belirtti. Nuhoğlu ardından Şişhane Parkı’ndan bahsetti. Parkın yeni kamusal alan olmaya aday olduğunu dile getiren Nuhoğlu, alanın öncelikle kamusal alan olarak planlandığını ardından teknik tasarımının düşünüldüğünü kaydetti. Nuhoğlu, projede katılımcılık ilkesinin esas olarak alındığına vurgu yaparak, orada yaşayanlar ve sivil toplum kuruluşları ile görüşmeler yapıldığını belirtti. Nuhoğlu, kentin sahip olduğu her şeyi fakir görmenin, kent peyzajında hep bir abartıya, gösterişe neden olduğunu söyledi.