ÇED sürecinde neler yaşandı?
ÇED sürecinin duyurulmasının akabinde 60 gün içinde dava açılabiliyordu. Ancak duyuru, Artvin Valiliği’nde askıya çıkıyor ve askı süresini çok kısalttılar. Yargıya başvurduğunuzda, zaman aşımı işletiliyor ve yasal sürenin aşıldığı söylenerek dava başvurusu kabul edilmiyor. Taşlıkaya HES projesinde ÇED süreci böyle işletildi. Hukuk tarafından Valilikte bir nöbetçi bulundurmamız isteniyor; bunu sizin taktirlerinize bırakıyorum.
Çiftekemer KöprüsüKamilet'te kaç HES yapılması planlanıyor? Tehdit sadece HES’ler mi, yoksa başka girişimler de var mı?
Şu anda madencilik yok; ama biliyoruz ki Artvin genelinde 325 madencilik şirketine ruhsat verilmiş durumda. Bu da yaklaşık 20 kilometrekareye bir ruhsat anlamına geliyor. Bu durum Kamilet Vadisi’ni nasıl etkileyecek henüz bilmiyoruz. Şu an vadi üzerinde izni alınmış, projelendirilmiş 3 HES projesi var. Biri mahkeme tarafından durduruldu. Fındıklı Abu Deresi’ndeki suyu bu bölgeye akıtarak iki vadiyi birleştirecek olan diğer proje ise süreçlerin karmaşıklığı nedeniyle epey sorunlu.
Vadi halkını HES’lere karşı harekete geçiren dinamik ne oldu, ne gibi zorluklar yaşandı? Halkın duyarlılığı yeterli mi sizce?
Bölgenin direnişinde Fındıklı ve Fırtına vadilerindeki karşı duruş yol gösterici oldu. O vadilerde mücadele daha erken başladı; çünkü saldırı da daha erken gelmişti. Ama özellikle Fındıklı’daki Arılı ve Çağlayan vadileri doğal sit ilan edildiği için bir şey yapmaları çok da kolay görünmüyor. Bu nedenle bölgeyi büyük ölçüde terk ettiler. Bu kıyımın, hem hukuk, hem de bölge insanının yürüteceği mücadeleyle önlenebileceğini biliyoruz. Ancak önümüzde o kadar çok engel var ki… Vadide yaşayan insan sayısını size söylesem gülersiniz; yazın 100’ü, kışın ise 20’yi geçmez. Vadi içindeki yaşam, Arhavi’ye, şehirlere taşınıyor. Bölgede kalan insanlar da, bu projelerin nimetlerinden faydalanmak istiyorlar. Proje sahipleri de özellikle yerli insanları süreçte kullanmaya çalışıyor. İşbirliği için bölgenin büyük, siyasi nüfuzu kuvvetli ailelerini seçiyorlar. Bu da yöre insanını ikiye bölüyor; kardeşler, amca çocukları arasında husumet doğuyor. Çıkar ilişkileri temelinde bir bölünme yaşanıyor.
Ancak yine de bu bölgede yaşayan biri olarak, halkın duyarlılığını yeterli görüyorum; fakat bir önderlik sıkıntısı var. Bu önderliği sağlamak için çaba veriyoruz. Çünkü önderlik, önünü görebilen insanların yapabileceği bir şeydir. Bugüne kadar önderlik yapan insanlar, siyasi çevrelerle bir şey yapılabileceğini düşünen; belediye başkanı, vali, milletvekili üzerinden çözüm üretmeye çalışan kişilerdi. Ancak görüldü ki, bu şekilde bu projelerin önüne geçilemiyor. Başarılı olabilmek için, hukuk, vatandaş desteği, bilim insanları, basın gibi birçok faktörün bir araya gelmesi gerekiyor. HES mücadelesi, komple bir mücadele ve bu mücadelede hiçbir ayağın eksik olmaması gerekiyor. Bizim şu an bir miktar geri düşmemizin nedeni, hukuk dayanağından yoksun olmamız örneğin. Burası SİT ilan edilmiş olsaydı; elimiz çok daha güçlü olacaktı.
Mençuna Şelalesi'ndeki asma köprüde horon
yapi.com.tr: Haber yayına alındıktan sonra, yapılan yasal girişimler sonucunda Taşlıkaya HES için yapılan sözde sondaj yolu inşaatının durdurulduğunu öğrendik. İmar planı olmadan ulaşım yolu yapılamayacağı ve bu nedenle başlatılan yol inşaatının durdurulması talebi ile açılan ve Rize idare Mahkemesi'nde devam eden davada da yürütmeyi durdurma konusundaki talebin idarenin savunması sonrası verilemesi yönünde ara karar alınmış bulunuyor. Detaylı bilgi için tıklayınız
|