lki geçen sene Yapı Fuarı İstanbul 2009’da düzenlenen ve büyük ilgi gören
“Avrasya Yapı Forumu”nın ikincisi DEİK/ Türk – Avrasya
İş Konseyleri işbirliği ile, 33. Yapı Fuarı İstanbul
kapsamında dün (7 Mayıs) gerçekleştirildi. Tüyap Fuar ve Kongre
Merkezi Karadeniz Salonu'nda yapılan foruma,
Azerbaycan, Rusya ve Moldova'dan devlet yetkilileri ile Rusya'da faaliyet
gösteren Türk müteahhitlik kuruluşlarından üyeler konuşmacı olarak katıldı.
Konuşmacılar, altbaşlığı "Yapı ve Müteahhitlik Alanında İşbirliği
Olanakları ve Projeler" olan forumda Avrasya coğrafyasında yatırım
yapmanın gereklerini ve fırsatlarını Türk yapı sektörü profesyonelleri ile
paylaştılar.
Yapı-Endüstri
Merkezi (YEM) Yönetim Kurulu Başkanı Doğan Hasol,
forumdaki açılış konuşmasında, YEM'in üstlendiği misyon hakkında kısa bir
bilgilendirme yaparak, Yapı Fuarı İstanbul'un da, YEM'in bilgi alışverişi odaklı
çalışmaları arasında yer aldığını belirtti. Yakın komşularla işbirliği içinde
olmanın Türkiye'nin hedefleri arasında yer aldığını dile getiren Hasol, iki
senedir düzenlenmekte olan Avrasya Yapı Forumu ile bu hedefe katkıda bulunmayı
ümit ettiklerini sözlerine ekledi.
Moderatörlüğünü DEİK/Türk-Rus İş
Konseyi Başkan Yardımcısı İzzet Ekmekçibaşı'nın üstlendiği
forumda sırasıyla şu isimler söz aldı: Nigar Rasulova
(AZPROMO-Azerbaycan İhracatı ve Yatırımı Geliştirme Kurumu, Azerbaycan),
Selçuk Turan (Avrasya İhracatçılar Birliği), Bülent
Albayrak (Universal LLC), Igor V. Saliy (Moskova
Hükümeti Uluslararası Ekonomik İlişkiler Departmanı, MDS Devlet Üniter Şirketi,
Rusya), Oleg N. Skosarev (İnşaat ve Şehir Planlama Bölümü,
Moskova Hükümeti, RegionStroyInvest Devlet Üniter Şirketi, Rusya), Mihai
Bilba (Sanayi ve Ticaret Odası, Moldova), Svetlana
Rogov (İnşaat ve Bölgesel kalkınma Bakanlığı,
Moldova).
İzzet Ekmekçibaşı, forum konuşmacıları
sunumlarına geçmeden önce, Avrasya bölgesi ve bu bölgede faaliyet gösteren Türk
müteahhitlik firmaları hakkında genel bir bilgilendirmede bulundu. Zengin
kaynaklara sahip ve hızla gelişen Avrasya bölgesinin, yatırımcılar için giderek
daha da önem kazanmaya başladığına dikkat çeken Ekmekçibaşı, Türkiye için de
kültürünü paylaştığı Avrasya ülkelerinin ayrı bir önem taşıdığını ifade
etti.
Ekmekçibaşı, Türkiye'nin büyüyen ekonomisiyle bölge içinde örnek
ülke olma yolundaki çabalarına da atıfta bulundu. Yurt dışında faaliyet gösteren
Türk müteahhitlerinin inşaat sektöründeki rekabet gücüne de değinen Ekmekçibaşı,
bu gücü; uluslararası deneyim, nitelikli işgücü, hem inşaat hem malzeme yönünden
deneyime sahip olma ve risk alma sonucu oluşan yüksek müşteri memnuniyeti ile
açıkladı.
Forumun ilk konuşmacısı olan AZPROMO temsilcisi Nigar
Rasulova, Azerbaycan'daki inşaat sektörüne ilişkin güncel bilgiler
sundu. Ülkenin 1991 yılında bağımsızlığını kazanmasının ardından, hızlı bir
yeniden yapılanma sürecine girdiğini belirten Rasulova, bu süreçte tüm
ekonominin ve altyapının sıfından yapıldığını söyledi. Özellikle inşaat
sektörünün, doğalgaz altyapısına bağlı olarak ivme kazandığını ifade eden
Rasulova, dünyayı etkisi altına alan küresel krize kadar Azerbaycan'ın büyüme
kaydettiğini ve işsizlik oranının da buna bağlı olarak düşüşe geçtiğini dile
getirdi. Azerbaycan'da gerçekleştirilen inşaat faaliyetlerinin hangi kurum ve
kuruluşlarca gerçekleştirildiği konusunda bilgi veren Rasulova, ülkesindeki yeni
yatırım projelerine Crescent Tower (Bakü) ve Full Moon Rising'i (Bakü);
gerçekleştirilmiş projelere ise Flame Towers ve Baku Business Center'ı örnek
gösterdi.
Rasulova'nın ardından söz alan Selçuk Turan,
Rusya Federasyonu'ndaki tek Türk müteahhitler birliği olduklarının altını
çizerek, bu ülkede faaliyet gösterecek Türk firmalarının, mutlaka danışmanlık
hizmeti almaları gerektiğini vurguladı. Rusya'da iş yapmaya ilişkin yasal
prosedürlerden bahseden Turan, birlik olarak gerçekleştirdikleri hizmetler
hakkında da bilgi verdi. Avrasya İhracatçılar Birliği'nin gelişen yapısı ve
deneyimiyle, Rusya'nın resmi makamları ile stratejik işbirliğine doğru yol
aldığını belirten Turan, önemli toplantılara bizzat davet edildiklerini
sözlerine ekledi.
Forumun üçüncü konuşmacısı Bülent
Albayrak, Rusya'da 17 yıldır yerleşik olarak yaşadığını belirterek, bu
süre zarfında önemli değişikliklere tanık olduğunu söyledi. Rusya'da bireylerin
kazanımlarını öncelikli olarak gayrimenkul sektörüne yönlendirdiğine dikkat
çeken Albayrak, bunun inşaat sekötrüne güçlü bir ivme kazandırdığını ifade etti.
Türk müteahhitlik firmalarının bu pazardan daha çok faydalanmaları gerektiğini
belirten Albayrak, Rusya'daki inşaat yatırımların büyük bölümünün devlet ve
belediye kaynaklı olduğunu belirterek, Türk müteahhitlerin bu resmi makamlarla
işbirliği oluşturmaktaki eksikliğine dikkat çekti. Türk firmalarının iş
yaptıkları ülkelerdeki şartları iyi analiz etmemelerini ve danışmanlık hizmeti
almamalarını asıl başarısızlık nedeni olarak gösterdi. Önümüzdeki 3-4 yıl
boyunca devlet ve belediye ihalelerinin devam edeceğine dikkat çeken
Albayrak, bunlara katılım için gereken altyapının oluşturulması gerektiğinin
altını çizdi.
Moskova Hükümeti Uluslararası Ekonomik İlişkiler
Departmanı'ndan Igor Sailly ise yaptığı konuşmada, Moskova'daki
yeniden yapılanma ihtiyacına ve 2014 Soçi Kış Olimpiyatları'nın yarattığı
imkanlara değindi. Sailly, 11 milyon kişilik nüfusa sahip Moskova metropolünde,
her türlü büyük ve orta ölçekli tesis ile 4 havalimanı yer aldığını belirtti ve
buranın yabancı yatırımlar için çok cazip bir kent olduğunu vurguladı. En büyük
yatırımları yapan ülkeler arasında ise Lüksemburg, Çin, İngiltere ve Hollanda'yı
sıraladı. Rusya'daki yatırımların %42'sinin Moskova'ya yapıldığını söyleyen
Sailly, inşaat sektörünün ise ülkenin en büyük mekanizması olduğunu dile
getirdi.
Sailly, sektörde büyük bir rekabet ortamının söz konusu
olduğunu, dolayısıyla seçimlerinin iyi yatırım araçları olan, enerji tasarrufunu
ön plana çıkaran ve ekolojik programlar geliştiren şirketler yönünde
yaptıklarını ifade etti. Moskova'nın krize rağmen, büyük potansiyele sahip ve
gelecek vaat eden bir kent olduğunu sözlerine ekleyen Sailly, daha sonra
Soçi'deki kış olimpiyatları kapsamında yapılması planlanan projeler hakkında
bilgi verdi. Ünlü mimarlar ve uzmanlar tarafından yapılacak tesislerin
finansmanının federal bütçe ile vilayet bütçesinden karşılanacağını dile getiren
Sailly, bu süreçte özel yatırımcılıra duyulan ihtiyacın altını
çizdi.
Yine Moskova Hükümeti'ne bağlı olarak çalışan Oleg N.
Skosarev, İnşaat ve Şehir Planlama Bölümü olarak bölgesel ölçekte
projeler ürettiklerini ve 16 farklı bölge ile ilgili çalışmalara yürttüklerinin
söyledi. Skosarev, kurumun gelecek planları arasında, yabancı yatırımcıların
bölgeye çekilerek, eski bina stoğunun yeniden yapılandırılması olduğu bilgisini
verdi. Bu kapsamda 7 milyon metrekareden fazla inşaat alanının söz konusu
olduğunu vurguladı. Ana hedefleri arasında mümkün olduğunca enerji tasarruflu
modern binalar üretmek olduğunu ifade eden Skosarev, eski binalar içinse
enerji pasaportları hazırlayacaklarını belirtti.
İnşaat sektörünün
2010'a büyük projelerle başladığını dile getiren Skosarev, karşılarına yeni
fırsatlar çıktıkça daha da heyecanlandıklarını söyledi. Sosyal projelere (sosyal
konut, eğitim ve spor yapıları) odaklanan Moskova Hükümetinin 90 civarında
projesi olduğunu ekleyen Skosarev, 2010 için 7 milyar dolarlık bir bütçe
ayrıldığını belirtti. Son olarak krize karşı aldıkları önlemlerden bahseden
Skosarev, Moskova Hükümetinin açık kapı politikası güttüğünü ve Türk
firmalarının Rus yerel yönetimleriyle ilişkilerinde yardımcı olabilecekleri
müjdesini verdi.
Forumun son konuşmacıları Moldova'dan
katılan Mihai Bilba ve Svetlana Rogov idi. Moldova'nın, Avrupa Birliği ve
Avrasya gibi 2 büyük pazar arasında konumlandığına dikkat çeken Mihai
Bilba, inşaat sektörünün 2003-2007 yılları arasında aktif bir şekilde
geliştiğini vurguladı. Bu artışın, insanların daha iyi konutlarda yaşama
isteklerinden kaynaklandığını dile getiren Bilba, para transferlerinin
kolaylaşması ile yurtdışındaki Moldova vatandaşlarının da ülkeye daha kolay
yatırımmaya başladığını ifade etti. Kurum olarak yatırımcılara, iş ortağı
bulmalarında yardımcı olduklarını söyleyen Bilba, böylece yatırımcının nakit ve
zaman kaybetmesinin önledikleri ekledi.
Bilba'nın ardından söz alan
Svetlana Rogov ise katılımcılara, Moldova'daki yatırım ortamı
ve fırsatlar hakkında bilgi verdi. İnşaat Bakanlığı'nın yabancı yatırımcılara
teşvikte bulunduğunu söyleyen Rogov, devlete bağlı diğer kurumlara (State
Inspection in Construction-MCRD, Urban Project, Rural Project, Industrial
Project) ilişkin bilgilendirmede de bulundu. Moldova'da yatırım yapmak için beş
nedeni işe şöyle sıraladı: 1. %0 oranındaki kurumsal gelir vergisi; 2. Serbest
ticari bölge ve geniş vergilendirme olanakları, 3. Komşulara oranla rekabetçi
ama nitelikli işgücü, 4. Uluslararası ticaret anlaşmalarına ve sistemlerine
üyelik, 5. Yabancı yatırımlara açık olması (85 ülkeden yatırım).
Forumun
bitimini takiben konuşmacılar ve katılımcılar Ege
Salonu'nda yapılan Heyet Tanışma Toplantısı'nda bir
araya gelerek fikir alışverişinde bulundular.
|