Yeni Binasının Açılış Tarihi Belli Oldu
Hedef 1000 dava!
Termik Santral için Verilen ÇED'e İptal
Aliağa’da Termik Santrale İptal
Aliağa'da Cürufların Ortasına...
İTO'dan Yerlileştirme Seferberliği!
Bu Raporun Bilimsel Açıklamasını...
Aliağa'da Kömür Santrallerine...
Aliağa Yine Bekliyor
Bilirkişiye Göre Aliağa'daki...
Aliağa'da Kömüre "Dur" Dediler
Aliağa’daki Termik Santrale...
Aliağa Termik Santrali’ne ÇED Davası
Aliağa Santrali İhalesinde Süre Uzatıldı
Mudurnu ve Aliağa'nın İmar...
Batıçim Aliağa’daki Limanına...
Aliağa Kaynak Teknolojileri...
Aliağa'da "Kuito" Gerginliği
Aliağa'da İsyan
Aliağa'da Yapılacak Termik...
Aliağa’da ÇED Süreci Yeniden
Aliağa Çevre Platformu Kuruldu
Aliağa'da İkinci 'Kuito Vakası' İddiası
Fransa'da geri dönüşüm kararı verilip Malta'ya gönderilen ardından 'isim değiştiren likit doğalgaz tankerinin İzmir'in Aliağa Limanı'na geleceği bildirildi.
DHA'nın haberine göre, Çevre Mühendisleri Odası, Fransa'da geri dönüşüm kararı verilip önce Malta'ya gönderilen ardından 'Methania' olan ismi 'Ethan' olarak değiştirilen likit doğalgaz tankerinin sökümü için İzmir'in Aliağa Limanı'na getirilmesine basın açıklamasıyla tepki gösterdi.
Açıklamada, yeni bir Kuito vakası ile karşı karşıya olunduğu belirtilerek, ozon tabakasını incelten maddeler içeren, sıvılaştırılmış doğalgaz tankerinin sökülmesinin insan ve çevre sağlığı açısından büyük tehlike yarattığına dikkat çekildi. Aliağa Gemi Söküm Tesisleri'nde yapılan basın açıklamasına Çevre Mühendisleri Odası Genel Başkanı Baran Bozoğlu, Yönetim Kurulu üyesi Bülent Onat, Çevre Mühendisleri Odası İzmir Şube başkanı Helil İnay Kınay ve Foça Çevre Platformu Sözcüsü Bahadır Doğutürk katıldı. 2015 yılı Ocak ayında söküm için getirilen ve radyoaktif atık olduğu belirtilen Kuito gemisi vakasının bir benzerinin Aliağa'da tekrarlandığını belirten Çevre Mühendisleri Odası Genel Başkanı Baran Bozoğlu, bunun insan ve çevre sağlığı açısından büyük tehlike oluşturduğunu söyledi. Bozoğlu, şöyle konuştu: "Fransa'da bulunan ve söküm için geri dönüşüm kararı verilen 7357452 IMO numaralı 'Methania' isimli sıvılaştırılmış doğal gaz tankeri, isim değişikliğine tabi tutularak 'Methanı' olarak kayıt yaptırılmak suretiyle bulunduğu Fransa'dan notifikasyon işlemleri tamamlanmadan Malta'ya çıkış yapıp, 'Ethan' adını aldığına dair bilgiler tarafımıza ulaşmıştır. Hindistan vatandaşı Cashbayer, tarafından satın alınan söz konusu gemi 'Ethan' ismiyle Malta'dan Türkiye 'ye söküm amacıyla yola çıkarılmış olup, gemi römorkör yedeğinde Çanakkale'nin Bozcaada ilçesine getirilmiştir. Akabinde 'Saint Kitts& Nevis' bayraklı Ethan isimli sıvılaştırılmış doğalgaz tankeri, Aliağa Liman Başkanlığı sorumluluk sahasına söküm amacı ile Hollanda bayraklı 'Bluster' isimli römorkör yedeğinde çekilmiştir. Aliağa Liman Başkanlığı'ndan alınan demirleme ordinosu ile geçen 6 Haziran'da da baştankara yapılmıştır. Geminin fiili durumu budur. Hurda gemi söküm işlemleri, çevre ve insan sağlığı açısından kirletici unsurlar taşıması nedeniyle, kontrol altında bulundurulması ve çevre açısından gerekli önlemlerin alındığı bölgelerde yapılması gereken faaliyetlerdir. Ülkemizde, özellikle son zamanlarda bir sektör olan gemi geri dönüşüm faaliyet alanında Uluslararası Sözleşme ve ulusal mevzuat hükümlerini dikkate almaksızın, içeriğinde sağlığa ve çevreye zararlı maddeler içeren gemiler bir kısım yollar ile karasularına getirilmekte ve bu usulsüzlüklerin ortaya çıkışını engellemek adına büyük bir hızla bu kirli gemiler söküme alınmaktadır." "Adalet geç teselli etmişti" Geçen yılın Ocak ayında Aliağa'ya getirilen ve zehir yükle olduğunu belirttiği Kuito gemisinin yine mevzuat hükümlerine aykırı olarak ülke karasularına getirildiğini belirten Bozoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: "Tüm tepkilere rağmen baştankara edilen devasa geminin normal şartlarda yıllar süreceği halde çok kısa süre içerisinde sökülmüştü.Traji komik olan ise geminin sökümü gerçekleştiğinde, odamız tarafından açılan idari davada 'Kuito' isimli geminin sökümünün durdurulması için yürütmenin durdurulması kararı alınmıştır. Ne yazık ki, adalet geç tecelli etmiş ve yine zararın tek mağduru canlı ve çevre sağlığı olmuştur. Şimdi de yine insan ve diğer tüm canlıların zararına yol açabilecek, ozon tabakasını incelten maddeler içeren, sıvılaştırılmış doğalgaz tankeri olarak yıllarca kullanılan bir başka gemi ülkemize getirilmiştir: bu gemiler yaklaşık 18 bin tonluk gaz tankeri, sıvılaştırılmış (LPG, LNG gibi) ya da sıkıştırılmış halde gaz taşıyan gemilerdir. Bu gemiler taşıdıkları yükün arz ettiği tehlike sebebi ile yüksek emniyet standartları ile donatılmışlardır. Yüklerin bulunduğu tanklar ise gazı sıvı halde tutabilmek için özel soğutma sistemlerine sahiptir. Bu sistem içerisinde yıllarca faal olan gemi içeriğinde insan sağlığına büyük zarar veren ve ölümcül hastalıklara sebep olan asbest ve ozon tabakasına zarar verici gazların mevcudiyet riski bulunmaktadır." Hukuk mücadelesi başlatılacak Ethan isimli geminin insan ve çevre sağlığına zarar verme ihtimali dahi büyük önlemlerin alınmasını zorunlu kıldığın vurgulayan Bozoğlu, ilgili kurumlara şu soruları yöneltti: "Çevre Kanunu'nun 13. maddesine göre tehlikeli atıkların ithalatı yasaktır. Aynı şekilde, ülkemizin de taraf olduğu Tehlikeli Atıkların Sınır Aşırı Taşınması ve Bertaraf Edilmesinin Kontrolüne İlişkin Basel Sözleşmesi de tehlikeli atık ithalatını yasaklamaktadır. LNG taşıyan ve tehlikeli maddelerle kontemine olan bir gemi tehlikeli atıklardan ve kontemine olmuş yapılardan arındırılmış mıdır? Eğer atık gemide herhangi bir sorun yok ise neden Fransa'dan alınıp Malta'da bayrağı değiştirilmiş ve dolaştırılarak ülkemize getirilmiştir? Geminin kargo tanklarının cidarın yaklaşık 2 bin 500 ton kontamine petrol türevli izolasyon malzemesi bulunduğu tahmin edilmektedir. Bu malzeme de yine insan ve çevre sağlığına büyük ölçüde zarar verecek niteliktedir. Söz konusu tehlikeli atıklar ülkemize gelmeden sökülmüş müdür? Gemi neden öncelikle Çanakkale bölgesine götürülmüş ve ardından Aliağa'ya getirilmiştir? "Atık gemilerin ithalatı için bir zorunluluk olan uluslararası geçerliliği olan bir notifikasyon bulunmakta mıdır? Geminin yanıcı ve parlayıcı madde taşıması nedeniyle yangın söndürme amaçlı ve soğutma amaçlı sistemlere sahip olduğu bilinmektedir. Geminin eski olması nedeniyle söz konusu gazların ozon tabakasını inceltici nitelikte olma ihtimali oldukça yüksektir. Ülkemizin de taraf olduğu Montreal Anlaşması ve Çevre Mevzuatımızdan olan Ozon Tabakasını İncelten Maddelerin Azaltılmasına İlişkin Yönetmelik Kapsamında bu kimyasal maddelerin ülkemize getirilmesi kesinlikle yasaktır. Söz konusu maddelerin toplanmış ve bertaraf edilmiş midir? Abeste dair herhangi bir inceleme yapılmış mıdır? Asbestten arındırıldığına dair herhangi bir bilimsel rapor bulunmakta mıdır? Gemide denetim yapılmış ise asbeste dair analiz sonuçları nelerdir?" Bozoğlu, sorularına iki gün içerisinde belgelerle birlikte ilgili kurum, kuruluş ve kişiler tarafından cevap verilmemesi halinde, sürecin hukuksuzca yürütüldüğüne ve fiili durumla atığın ülkemize sokulduğuna dair endişelerinin pekişeğini belirterek, hukuki süreci başlatacaklarını ifade etti. Bozoğlu ve beraberindekiler açıklamanın ardından gemi söküm tesislerinin önünden ayrıldı. |