b>İnşaat mühendisi Oğuzhan Adak'ın 15 kişilik şirketi İtalya, Fransa, Rusya, İsrail, Mısır ve Küba'da çelik konstrüksiyon çatılar kurdu. 400 metrekarelik imalathane yurtdışında 100 bin metrekarelik iş bitirdi.
UZAY Taşıyıcı Sistemleri (UTS) Mühendislik Makina ve Yapı Sanayi Ticaret Limited Şirketi'nin kadrosunda sadece 15 kişi çalışıyor. Başında ise 1989'da Boğaziçi Üniversitesi'nden İnşaat Mühendisi olarak mezun olmuş M. Oğuzhan Adak bulunuyor.
1996 sonunda kurulan şirket 1997'de başladığı uluslararası işlerde başarılara imza attı. Havalanlarına, fabrikalara, spor salonlarına, alışveriş ve kültür merkezlerine çelik çatılar kurdu. 400 metrekarelik atölyeden 2 bin ton malzeme çıktı ve yurtdışında 80 projede 100 bin metrekarelik inşaata uygulandı.
M. Oğuzhan Adak, girişime soyunmadan önceki öyküsünü şöyle anlatıyor:
‘‘1989'da inşaat mühendisi oldum ve çelik konstrüksiyonla ilgili bir firmada çalışmaya başladım. Firmanın yurtdışı işleri yoğunluk kazanmaya başlamıştı. Ben de Suudi Arabistan'daki projeler için bu ülkeye gittim. Firmanın bu ülkedeki proje koordinatörü ve montaj süpervizörü olarak çalışmaya başladım. Önce proje hazırlanıyor, proje için malzeme üretiliyor ve projenin uygulanacağı yere bu malzeme gönderilip montaj yapılıyordu. Havaalanı projeleri yaptık. Riyad Belediyesi'nin yaya üst geçit işlerini tamamladık. Birinci Körfez Savaşı sonrasında da ağırlıklı olarak askeri tesisler kurduk. İşimiz genellikle geniş açıklıklı çatılardan oluşuyordu. Ben bu şekilde 1993'e kadar çalıştım.’’
ALPLERİN ETEĞİNDE
1993'te bir sanayici ile ortak şirket kurarak daha bağımsız şekilde işe devam ettiğini anlatan M. Oğuzhan Adak, bu şirketle önce 40-150 metrekarelik küçük işler yapmış. 1996'da ise Fransa-İtalya sınırında 12 bin metrekarelik bir ‘hayvancılık merkezi’ işi almış. Alplerin eteğinde Avrupa'nın hayvan ticaretinde çok önemli merkez olan proje referans olmuş. Projenin devamında aynı büyüklükte bir tesis daha varmış ama bu o dönemdeki Deli Dana hastalığı nedeniyle gerçekleşmemiş. Adak, şöyle devam ediyor:
‘‘1996'da iş temposu yükselmeye başladı. Ama büyük ortağımız sanayici bu işten vazgeçti ve bıraktı. Kişisel olarak bir sürü iyi müşteriye sahiptim ve büyük bir Alman firmasıyla da partner olarak İtalya'da çok önemli işler alıyordum. Bu dönemde babam emekli olmuştu, üniversiteden de bir arkadaş aramıza katıldı ve biz firmanın ismini muhafaza ederek, ortaklık yapısını değiştirip yola devam kararı aldık. Roma Havaalanı'nda 2 bin metrekarelik bir iş yaptık. İtalyan Demiryolu İdaresi'nin istasyonlarında 122 tane küçük sundurma-park yerini yaptık.’’
Çok zor işlere talip olduklarını belirten Adak, bugüne kadar yurtdışında 80 projeye imza attıklarını söyledi. Adak, şirketin 2003 cirosunun 1 milyon dolara yaklaştığını bunun da 700 bin dolarının yurtdışından sağlandığını belirtti.
İsrail'deki ilkokulların spor salonlarını kapattı
OĞUZHAN Adak, 1999'da bir İsrail firmasıyla, İsrail'de sürekliliği olan bir projeye başlamış. Adak, ‘‘Bu proje İsrail Loto Toto İdaresi'nin finansmanıyla İsrail'deki ilkokulların spor alanlarına çatı yapma işiydi. 2000 yılında 3 yıllık bir sözleşmeyle başladık ve bugüne kadar 41 tane spor salonu yaptık. Halen 3 tanesi için de üretimimiz sürüyor. Önümüzdeki yıl için sözleşme yenilenecek ve bu iş daha da devam edecek’’ diyor.
Fransa'da,İngiltere'de fabrikalara girdik
FRANSA'daki bir şirketten otomotiv fabrikalarının boyahane bölümleriyle ilgili bazı imalatlar teklifi geldiğini bu konuda da farkıl üretimlere gittiklerini anlatan M. Oğuzhan Adak şöyle konuşuşor: ‘‘Bizden istedikleri bazı malzemleri fason imalatlarla yaptık. Renault'nun Fransa'daki fabrikasına, Man'ın da İngiltere'deki kamyon fabrikasına iş yaptık. Kamyon işi çok farklıydı. Bizden montaj hattı istediler. 200 tondan fazla ağırlıkta, 180 metre boyunda ve 3 metre eninde kamyon montaj hattı yaptık. Bunun için 3.500 tane döküm tekerlek yaptık. Kuruldu ve çalıştı. Şimdi o fransız şirket artık Türkiye'deki organizasyonu kendisi yapıyor. Zaten bu tür işler bizim asıl işimiz değildi ama yine de ülkemizle bu firmayı tanıtştırmış olduk.’’
KOSGEB REHBERİ
Makine ve teçhizat için destek alın
KÜÇÜK ve Orta Ölçekli Sanayi Geliştirme ve Destekleme İdaresi Başkanlığı, (KOSGEB) Ortak Kullanım Amaçlı Makine-Teçhizat Desteği veriyor. Bu destekten imalat sanayiinde faaliyet gösteren 1-150 arası işçi çalıştıran KOBİ'ler TOBB ve TESK bünyesindeki odalar, borsalar, birlikler ve bunların katılımıyla kurulan şirket, dernek ve vakıflar, küçük sanayi siteleri ve organize sanayi bölgeleriyle buralarda bulunan kooperatif ve dernekler, sektörel ve bölgesel bazda ihtisaslaşmış dernek, birlik, vakıf ve kooperatifler yararlanabiliyor. Destek faizsiz geri ödemeli makine teçhizat desteği olarak veriliyor. Bu destek ile ortak kullanım atölyeleri, ortak kullanım laboratuvarları ve ortak kullanım eğitim merkezleri kurulabiliyor. Desteğin üst limiti eğitim için 100 bin, atölyeler için 200 bin ve laboratuvarlar için 300 bin Euro. Destek oranı ise yerli makine teçhizat alımında yüzde 80, ithalde yüzde 60 olarak belirlendi. Daha ayrıntılı bilgi için KOSGEB'e 0312 212 81 90 no'lu telefondan ulaşılabiliyor.
500 dolarlık yatırıma bile leasing yaparız
TEMMUZ ayında yürürlüğe giren yasal düzenlemelerle leasing (kiralama) kullanımı KOBİ şirketleri için daha cazip hale geldi. Artık KOBİ'lerin çok küçük yatırımlarında bile leasing avantajından yararlanması mümkün oluyor.
Finans Leasing'in Genel Müdürü Murat Alacakaptan, 5 bin civarındaki müşteri portföyünün ağırlıklı olarak küçük ve orta ölçekli işletmelerden oluştuğunu belirterek, ‘‘Türkiye'de KOBİ tarzı işletmelerle yapılan sözleşmeler ortalamada 50 bin dolar ve üstüdür. Bu yüzden Leasing sektöründen küçük çaplı işlemler yararlanamıyordu. Biz alt limit uygulamasını kaldırdık. Sahip olduğumuz teknoloji ve alt yapı ile 500 dolara bile leasing yapabiliyoruz. Şahıs şirketleri de bizden leasing kullanabilir’’ dedi.
ABD’den tahta ambalajlı ürüne yeni uygulama
ABD Tarım Bakanlığı (USDA) yeni bir genelge yayınladı ve Kuzey Amerika devletlerinin (NAPPO) (Meksika ve Kanada'da dahil), yurt dışından gelen tahta ambalajlı ürünlerin ithalatı ile ilgili yeni bir uygulama başlattı. Buna göre, Amerika'ya giren konteyner veya gemide ilaçlama, Methyl Bromide veya Isıl işlem ile yapılacak ve bu işlemin yapıldığını gösteren uluslararası kurallara uygun etiketleme yart olacak. Uygulama 2 Ocak 2004 itibariyle yürürlüğe girecek. Türk firmaları yol süresini dikkate alarak şimdiden gerekli işlemleri yaptırmak zorunda. Türkiye'de Zirai Karantine Müdürlüğü'nün ruhsat verdiği yetkili firmalara bavuşurulması gerekiyor. Çünkü Türk firmalarına konteyner başına 80-100'a mal olacak yeni uygulama yurtdışında 600-700 dolara çıkıyor.
|