br />
2013 yılında yapılacak Genel Kurulun çok önemli olduğunu da belirten Başkan
Soyer; “ Tüm üye ülkelerin gerçekleştirmek istediği büyük bir organizasyonu
20-25 Haziran 2013 tarihinde Seferihisar’da gerçekleştireceğiz. Türkiye’nin ve
İzmir’in ev sahipliği yapacağı bir organizasyon olacak. Bu genel
kurullar günlerce dünyanın dört bir yanında konuşuluyor. Müthiş bir tanıtım,
prestij imkanı yakalıyorsunuz. 2013 Cittaslow Genel Kurulu bu açıdan bizim için
bulunmaz bir fırsat. Türkiye’nin bir sakin şehirler cenneti olabileceğini,
misafirperverliğimizi ve zenginliklerimizi tüm dünyaya göstereceğiz. Ayrıca bu
genel kurulun Seferihisar için olduğu kadar İzmir için de büyük önemi olduğuna
inanıyorum. Cittaslow Birliğini oluşturan 23 ülke aynı zamanda EXPO Dünya
Fuarı’nı düzenleyen BİE birliğinin de üyeleri. 2020 EXPO’su için aday olan
İzmir’in bu adaylık öncesinde lobi yapabilmesi, İzmir’i tanıtabilmesi ve destek
istemesi için çok büyük bir şans. Bu konuda Seferihisar’ı olduğu kadar İzmir’i
de üye ülkelere tanıtarak EXPO 2020’nin İzmir’de düzenlenmesini için oy
isteyeceğiz” dedi.
Türkiye’den Cittaslow olmak isteyen birçok kentin başvuruda bulunduğu
söyleyen Cittaslow Türkiye Koordinatörü Bülent Köstem,
Türkiye’de Cittaslow olmak isteyen birçok kent olduğunu ve kendilerinin bu
konuda oldukça seçici davranarak Türkiye’nin en güzel ve en yavaş kentlerinin
başvurularını değerlendirdiklerini söyledi. Köstem, 2011 yılı içerisinde
Türkiye’nin farklı bölgelerinden de Cittaslow kabul ederek yavaş hareketini tüm
Türkiye’ye yaymak istediklerini belirtti.
Cittaslow (Sakin Şehir) Nedir?
İtalyanca Citta (Şehir) ve İngilizce Slow (Yavaş) kelimelerinden oluşan
Cittaslow Sakin Şehir anlamında kullanılmaktadır. Cittaslow Ağı, küreselleşmenin
şehirlerin dokusunu, sakinlerini ve yaşam tarzını standartlaştırmasını ve yerel
özelliklerini ortadan kaldırmasını engellemek için Slow Food hareketinden ortaya
çıkmış bir kentler birliğidir. Küreselleşmenin yarattığı homojen mekanlardan
biri olmak istemeyen, yerel kimliğini ve özelliklerini koruyarak dünya
sahnesinde yer almak isteyen kasabaların ve kentlerin katıldığı bir birliktir.
Şehirlerin hangi alanlarda önemli ve özel olduklarını düşünmeleri ve bu
özelliklerini korumak için strateji geliştirmeleridir. Şehrin dokusunun,
renginin, müziğinin ve hikayesinin uyum içinde, şehir sakinlerinin ve ziyaret
edenlerin zevk alabilecekleri bir hızda yaşanmasıdır. Yerel zanaatları, tatları
ve sanatları sadece eskilerin hatırlayabildiği kavramlar olmaktan çıkarmak için
bunları çocuklarımızla ve misafirlerimizle paylaşmaktır. İnsanların kendi
sağlıklarını ön planda tutmalarıdır. Bunu gerçekleştirmek için, hava, gürültü,
ışık ve elektromanyetik kirliliklerin sürekli kontrol edilmesi ve sağlığı tehdit
etmeyecek boyutta tutulmasıdır. Çöp toplama saatlerinden ilaçlamaya kadar
birçok konuda önlem almak ve uygulamaktır. Yerel üreticileri desteklemek ve
onların ürünlerini satabilecekleri satış merkezleri oluşturmaktır. Çevreye ve
insana zararlı olmayan alternatif ve yenilenebilir enerji kaynaklarının
teşvik edilmesidir. Belki de en önemlisi bir şehrin, dünyada binlerce birbirinin
aynı şehirden kendini farklılaştırmasıdır.
|