Yapı-Endüstri Merkezi (YEM) tarafından bu yıl ikincisi
düzenlenen ve teması 'sürdürülebilir büyüme' olan Konut
Konferansı 2011, açılış konuşmalarıyla başladı. Yapı sektörü
profesyonellerinin yoğun ilgi gösterdiği konferansta, kentsel dönüşümden sosyal
konuta, lüks konutlardan değerleme ve geliştirmeye kadar birçok konu
'sürdürülebilir büyüme' ekseninde masaya yatırılıyor.
Işık
Gökkaya: Büyük metropollerin 1/100000 ölçekli master planları tamamlanmalı
Konferansın açılışında konuşan GYODER Başkanı Işık
Gökkaya, kısa başlıklar halinde gayrimenkul sektörünün gündeminden
bahsetti. Reklamlara ve yeni projelere bakarak, bir arz fazlası olup olmadığı
yönünde endişelerle karşılaştıklarını aktaran Gökkaya, bunun yersiz olduğunu,
konut stoğunun önemli bir bölümü yaşlanan Türkiye'nin önümüzdeki 10 yılda 6
milyon yeni konuta ihtiyacı olacağını vurguladı. Tüketicilerin artık 'markalı'
konutlara yöneldiğini ve bunun da sektöre 'kalite'nin artması olarak yansıdığını
kaydeden Gökkaya, sektörün en önemli sorunlarından sermaye yetersizliği
konusunda da Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nın üzerinde çalışmakta olduğu
'mütekabiliyet' düzenlemesi ile önemli adımlar atılmakta olduğunu sözlerine
ekledi. Yatırımcıların önlerini görebilmesi için büyük metropollerin 1/100000
bin ölçekli master planlarının tamamlanmasının öneminin altını çizen Gökkaya, bu
konuda Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'na gerekli desteği vermeye hazır
olduklarını söyledi.
Gökkaya'dan sonra söz alan TOKİ Başkan Yardımcısı
Dr. Ahmet Şahin de katılımcılara TOKİ'nin
çalışmaları hakkında bilgi verdi.
Konut Konferansı 2011’in ilk anahtar konuşmacısı Şilili mimar
Alejandro Aravena, Şili için gerçekleştirdikleri yoksul kesime yönelik
konut projelerinin arkasında yatan yaklaşımı detaylandırdığı sunumunda, konut
üretim politikalarında finansal kavrayışın nasıl değiştirilebileceğine dair
önemli ipuçları aktardı.
Şili Gaz (COPEC) ve Şili Üniversitesi işbirliği ile kurulan, kar amaçlı ancak
soysal odaklı konut ve altyapı projeleri üreten “Elemantal” grubunun kurucusu
Aravena, “Yalnızca bir Sosyal Sorumluluk değil, Yatırım Aracı olarak Sosyal
Konut” başlıklı sunumunda, konut üretiminin “masraf” yerine bir “yatırım” olarak
görüldüğü bir dünyaya vurgu yaptı.
Toplu konut üretiminin dünyanın pek çok yerinde yoksulu temel hedef olarak
tanımlamadığından dem vuran Aravena, bu nedenle düşük gelirli kesimin barınmak
için yoksullaştığına dikkat çekti. Devlet yatırımı ile birey yatırımının
toplamından yüksek değerlere mal olan konutlar sonucu bankalara borçlanmanın
kaçınılmaz olduğunu dile getiren Aravena, “Yoksul para kazanmayan demek
değildir. Yoksul, düzenli geliri olmayandır” cümlesi ile borçlanma üzerine
kurulu bir sistemin sürdürülebilir olamayacağının altını
çizdi.
|