STRONG>İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajansı tarafından,
2008 yılından bu yana gerçekleştirilen Avrupa Birliği
Sempozyumları’nda bu yıl, “Kültür Yönetişiminde Yeni
Yaklaşımlar” masaya yatırıldı. İstanbul’un Avrupa Kültür Başkentliği
sürecinde oluşturduğu ve oluşturacağı kalıcı kültür politikalarına temel
sağlamak ve Türkiye’nin Avrupa Birliği’ne giriş sürecine katkıda bulunmayı
hedefleyen sempozyum dizisinin sonuncusu, 24-26 Kasım tarihlerinde Kadir
Has Üniversitesi Haliç Konferans salonunda gerçekleşti.
İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajansı Dış İlişkiler Direktörlüğü
çatısı altında, günümüzde Avrupa Birliği ülkelerinin gündeminin önde gelen
konularını ele alan ‘Avrupa Birliği Sempozyumları’ kapsamında 2008 yılında
‘Avrupa Kültürü Nedir?’ ve 2009 yılında ‘Avrupa ve
Türkiye’de Kültür Politikaları’ konuları tartışmaya açılmıştı. Bu yıl
ise ‘Kültür Yönetişiminde Yeni Yaklaşımlar’ başlığı altında,
yaratıcı endüstriler ve yaratıcı kentler kavramlarının işlerlik kazanabilmesi
doğrultusunda vazgeçilmez bir gereksinim olan ‘kültür yönetişimi’ kavramı masaya
yatırıldı, konunun detayları Avrupa’nın ve Türkiye’nin önde gelen
teorisyenleri, kültür ve eğitim kurumlarının yöneticileri ve uzmanlarıyla
ele alındı.
24 Kasım Çarşamba günü İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti
Ajansı Genel Sekreteri Yılmaz Kurt ve Kadir Has Üniversitesi
Güzel Sanatlar Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Zuhal Ulusoy’un
açılış konuşmalarıyla başlayan “Kültür Yönetişiminde Yeni Yaklaşımlar”
Sempozyumu, 26 Kasım Cuma günü Devlet Bakanı ve İstanbul 2010 Avrupa Kültür
Başkenti Ajansı Koordinasyon Kurulu Başkanı Hayati Yazıcı’nın
da katılımlarıyla, kapanış konuşmalarının ardından son buldu. Sempozyuma Avrupa
Birliği Türkiye Delegasyonu Başkanı Marc Pierini ile
akademisyenler ve öğrenciler de izledi.
Hayati Yazıcı: Yeni
dünyayı anlamak için yeni kavramlarla düşünmemiz kaçınılmaz
Hayati Yazıcı, kapanış oturumunda yaptığı
konuşmada, İstanbul'un Avrupa Kültür Başkenti olması sürecinin kültür konusunda
daha derinlikli daha titiz çalışmalar sürdürmelerine fırsat sağladığını, bu
süreçte hem Avrupa Birliği geneli hem de Türkiye'deki kültür
politikalarını gözden geçirme fırsatı bulduklarını söyledi. Bakan Yazıcı, dünya
hızla değişirken eski kavramların ve yaklaşımların, niteliklerini ve işlevlerini
yitirdiklerini belirterek, ''Karşı karşıya olduğumuz yeni dünyayı anlamak için
yeni kavramlarla düşünmemiz kaçınılmaz olmuşutur. Eskidan tarım, sanayi ve bilgi
toplumundan söz ediyorduk. Bugün ise 21. yüzyılın küreselleşen dünyasında,
yaratıcılık kavramı öne çıkıyor. Yaşadığımız şehri ve bütün dünyayı farklı
kılacak olan özelliğin yaratıcılık olduğunu görüyor ve anlamış bulunuyoruz.
İçinde bulunduğumuz çağı yakamalamak için yaratıcı endüstrilerden, yaratıcı
kentlerden ve yaratıcı ekonomilerden söz ediyoruz. Bu şekilde kültür ve sanat
toplumların hayatında daha büyük önem kazanıyor'' dedi.
Hedef;
kültür politikalarının ve yaratıcı endüstrilerin geleceğine katkıda
bulunmak…
İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajansı Genel
Sekreteri Yılmaz Kurt, yaratıcı kentler ve yaratıcı
endüstrileri kavramları açısından büyük önem taşıyan kültür yönetişiminde yeni
yaklaşımların ele alındığı bu sempozyumun, Ajans’ın bu konuda düzenlediği üç
sempozyumdan oluşan bir dizinin sonuncusu olduğunu belirterek başladığı
konuşmasında, “Başından beri dile getirdiğimiz gibi, Avrupa Kültür Başkentliği,
kentimizin kültür altyapısını, kültür değerlerini, kültürel mirasını ve kültür
politikalarını gözden geçirdiğimiz önemli fırsat. 2010 yılının entelektüel
birikimini, 2010 yılı sonrasına taşımayı hedeflediğimiz bir süreç. Bu anlamda,
bu sempozyumların en önemli hedefi, kültür politikaları ve çağın gerektirdiği
kültür yönetişimi modellerine öneriler getirerek, geleceğin vizyonuna katkıda
bulunmak ve yaratıcı endüstrilerin gelişimine temel oluşturmaktır”
dedi.
Sempozyumun, moderatörlüğü Anthony Attard ve Dr. Begüm Kösemen
tarafından gerçekleşen ilk oturumunda ‘Kültür Yönetişiminde Kent Yönetiminin ve
Kamunun Rolü’ konuşuldu. Ücretsiz olarak herkesin katılıma açık oturumun
panelistleri arasında, İstanbul İl Kültür ve Turizm Müdürü Prof. Dr. Ahmet Emre
Bilgili, İstanbul Büyükşehir Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Daire Başkanı
Numan Güzey, Malta Başbakanlık Kültür ve Adyovizüel Birimi Koordinatörü Caldon
Mercieca, Avrupa Kültür Vakfı Eski Direktörü Gottfried Wagner ve Kültür
Araştırmaları ve Danışma Merkezi Danışmanı Oana Donose yer aldı.
Kadir
Has Üniversitesi Haliç Konferans Salonu’nda, üç gün devam eden sempozyumun
ikinci gününde, ‘Kültür Yönetişiminde Bağımsızlar’, üçüncü gününde ise ‘Kültür
Yönetişiminde Kültür Kurumları’ konuşuldu. Sempozyuma Türkiye, Fransa,
İngiltere, İsveç, Almanya, Fransa, Avusturya, Hollanda, Malta, Romanya,
Danimarka, Finlandiya ve Slovenya’dan katılan uzmanlar geleceğin dünyasını
biçimlendirecek öneriler getirdiler, Türkiye ve Avrupa’daki mevcut kültür
politikalarını küreselleşen dünyanın yeni koşullarında yeniden
değerlendirdiler.
İstanbul 2010 Avrupa Kültür Ajansı Dış İlişkiler
Direktörlüğü etkinlikleri arasında yer alan Avrupa Birliği Sempozyumları’nın en
önemli hedefi ise, İstanbul’un Avrupa Kültür Başkentliliği sürecinde oluşturduğu
ve oluşturacağı kalıcı kültür politikalarına ve çağın gerektirdiği Kültür
Yönetişimi modellerine öneriler getirerek Yaratıcı Endüstrilerin gelişimine
temel oluşturmak. 2008 yılından bu yana düzenlenen her üç sempozyumun
bildirileri ve tartışmaları İngilizce ve Türkçe olarak iki dilde basılacak
kitapta toplanacak, kitapta ortaya konan öncü yaklaşımlarla bu alanda yeni
ufuklar açılmış olacak.
|