Barajdan Sonra Şimde de Maden Sürgünü
“Kentsel Dönüşüm İyi Gitmiyor”
Kentsel Dönüşüm Sinemaya Yaradı
Mütekabiliyet ve Dönüşüm 2013'e...
Kentsel Dönüşümden Etkilenen...
Türkiye'nin Üç Boyutlu Fotoğrafı...
"Kentsel Dönüşüm Belediyelere...
İstanbul Mimari Yorgunu
"7 Milyon Bina Yıkılırken...
KENTDER ilk Genel Kurul Toplantısını...
Dönüşümde Son Nokta: Irkçı Savunma
Kırsalda da Dönüşüm Başladı!
Bağdat Caddesi Yeni Bir Sulukule...
Eyidoğan'dan Kentsel Dönüşümde...
İhlas'a "Dönüşüm" Piyangosu!
Kentsel Dönüşüm Laboratuvarı Açıldı!
Sağlam Evi Dönüştürene Gözdağı!
“İstanbul’daki Binalarda Beton Yok”
Uluslararası Kentsel Dönüşüm Sempozyumu
Dönüşüm İstediler, Mağdur Oldular!
Ortak Dert Tapusuzluk!
Okmeydanı'nda Kentsel Dönüşüm...
Okmeydanı Araştırma Hastanesi...
"Okmeydanı Sulukule Olmayacak"
Okmeydanı Dereyolu (Talatpaşa)...
Kentsel Dönüşümde 'Sürgün' Korkusu!
Çevreyolunun kenarındaki Okmeydanı’nda kentsel dönüşüm ‘sürgün’ korkusu yaratıyor.
Büyükkentlerin tamamında, şehir sakinlerinin gündemini meşgul eden 'kentsel dönüşüm' etkisini belki de en çok İstanbul'da hissettiriyor. Pek çok eski semtin yeniden inşa edildiği bu dönemde söz konusu mahallelerin sakinleri ise bu dönüşüm hakkında farklı düşüncelere sahip. Taraf gazetesinden Hüseyin İstemil ve Fırat Alkaç, Okmeydanı ve Kuzguncuk sakinleri ile süreci konuştu:
Gülsuyu’nda sol gruplar ile uyuşturucu çeteleri arasında çıkan çatışmalarda Hasan Ferit Gedik’in ölümü, Avrupa yakasında sol örgütlerin etkin olduğu Okmeydanı’nda da halkı sokağa dökmüştü. Yüzlerini kırmızı bezlerle kapatan örgüt üyeleri, yolları trafiğe kapatarak polisle çatıştı. Okmeydanı’nda yaşanan bu çatışmalar ne ilk ne de sondu... Dar sokakları, çarpık yapılaşması ve yıkık dökük evlerinde çoğunluk Kürt ya da Alevilerin yaşadığı semt, İstanbul’un diğer değerli semtleri gibi kentsel dönüşüm alanı kapsamında... Ben dönüşümden yanayım Haydar Özyürek (esnaf): Okmeydanı, müteahhitlere verilerek dönüştürülecek. Dönüşümün, tapular verildikten sonra başlayacağı söyleniyor. Dönüşümden sonra yeşil alan da olacak otopark da. Kentsel dönüşümden yanayım. Çünkü burada sürekli çatışmalar oluyor. Çoluk çocuk alışveriş yaparken içeri molotof atıyorlar. Sürekli polis gelip gaz sıkıyor. Bazen kepenk bile açamıyoruz. Burada örgütler var, terör var. Devlet bunları temizlemek istiyor. Asayiş sadece bahane Murat (esnaf): Belediye “tapu verdikten sonra dönüşüm yapacağız” diyor. Ama biz belediyenin hiçbir şeyine inanmadığımız için tapuları almaya bile gitmeyeceğiz. Bizi mağdur edecekler. Amaç, bizi evlerimizden atıp, İstanbul’un en değerli ve merkezi yerlerinden olan Okmeydanı’na zenginleri yerleştirmek. Örgütler ya da asayiş sorunu hikâye... Bu mahalle biizm evimiz Delal Ekinci (mahalleli): Uzun zamandan beri Okmeydanı’nda yaşıyorum. Dönüşümün olduğu yerlerde yeni ev vereceklerini söylüyorlar. Ben yeni ev vereceklerini sanmıyorum. Dertleri bizi buradan çıkarmak, buraları başkasına vermek. Biz buradan çıkmayacağız. Artık çocuklu, gelinli, torunlu kocaman bir aileyiz. Bu yaştan sonra nereye gidip yerleşiriz? Bizim evimiz bu mahalle. 40 bin lira para istiyorlar Ayşe A. (mahalleli): 10 yıl önce, evimizi alırken belediyeye 10 bin lira ödeyerek tapu tahsis belgesi aldık. Şimdi belediye bize tapuyu vermek için 40 bin lira istiyor. Sonra da dönüşüm sırasında kalacağımız ev için de dokuz bin lira kira bedeli alacak. Yapılacak evlerin ne zaman teslim edeceği belli değil. Bir de konutları çok lüks yapacaklar. Biz o evlerin aidatını bile ödeyemeyiz. Kuzguncuk sakin ama tedirgin İstanbul’da olaysız günün geçmediği mahallelerinden sonra, film sahnelerinde görmeye alıştığımız, ıhlamur kokulu sokakları, renk renk ahşap evleriyle Anadolu yakasının boğaz manzaralı mahallesi Kuzguncuk’ta da durum pek farklı değil. Sol örgütler ya da çete çatışmalarıyla gündeme gelmeyen Kuzguncuk, İstanbul’un kargaşası içinde bir vaha gibi kalmış, sakin bir semt... Arnavut kaldırımlı sokaklarında çocukluklarını geçirmiş, torunlarını da aynı sokaklarda büyüten mahalleli son dönemlerde tedirgin. Mahallenin denize bakan tarafında, çocukların oyun oynadığı, sebze ve meyvelerin ekildiği “bostan”, betonlaşma tehlikesiyle karşı karşıya. 17 dönüme yakın bir alana sahip Kuzguncuk Bostanı, Abdullah Ağa Vakfı’na aitmiş. Sonrasında ise Şoro ve Dode ailelerine verilmiş. 1977 yılında Vakıflar İdaresi mülkiyetine geçmiş. Vakıfların ise bu araziyi bir şirkete kiraya vereceği ve üzerine bina yapılacağı söyleniyor. “Bostanıma dokunma” sloganıyla yeşili korumak isteyen mahalle sakinlerinin de evleri yıkılma tehlikesiyle karşı karşıya. Bostandan sonra evlerimizi de alırlar Uzun yıllardır tapusuz evlerde yaşadıklarını anlatan Kuzguncuk sakinleri, vergilerini ödemelerine rağmen belediyeden tapu alamadıklarını anlatıyor. Mahalleli Haşim Günay Çimrin, tapu almak için mücadele verdiklerini anlatarak şunları söyledi: “Yaklaşık 50 yıldır bu evlerde yaşıyoruz. Babalarımızın çocuklukları bu evlerde geçmiş. Biz de torunlarımızı bu evlerde büyütüyoruz. Yıllardır belediyeye tapu için vergiler verdik. Bize elektrik bağladı, su bağladı. Ama bir türlü gerçek tapumuzu vermiyorlar. Her seçim döneminde başkan adayları bizlere sözler veriyor ama seçimlerden sonra uğrayan yok. Biz evimize ve bahçemize çok iyi bakıyoruz. Bahçede onlarca ağacımız var. Yeşillik sayesinde insanlar rahat nefes alabiliyor. Belediye bir gün gelip bizleri evimizden çıkarabilir. Bu arazilerin değeri yüksek olduğu için firmalara satılır ve buralara hep bina yaparlar.” Belediye “mağdur etmeyiz” diyor ama... Kenan Akkoyun (esnaf): Belediye “dönüşümde sizi mağdur etmeyeceğiz” diyor ama altı daire ve iki dükkanlı binaya 105 bin lira bedel biçiyor. Bu mağduriyet değil de nedir? Okmeydanı İstanbul’un merkezi. Çok değerli. Bizi çıkarıp dev inşaat şirketlerini sokacaklar. Hatta şirketler mülk sahipleriyle görüşüp ikna çalışmalarına başlamış. Belediye görevlileri, dönüşümle ilgili derneklerde, lokallerde toplantılar yapıyor. Ancak güven vermediği için toplantılara katılım çok az. Bizim en çok şaştığımız ise dönüşüm olacağı söylendikten sonra mahallede hırsızlık patlaması oldu. Son birkaç ayda 100’den fazla atölye ve birçok ev soyuldu. Güvenlik önlemi yok. Alarmlar fayda etmiyor. Evimizde tadilat bile yapamaz olduk Ahmet Bıyıkçı (esnaf): Kentsel dönüşümün adı var, kendisi yok. Tam bir belirsizlik durumu hakim. Neyin ne olduğu, nasıl olacağını kimse bilmiyor. İnsanların psikolojisi bozuldu. Bundan dolayı evimizde tadilat bile yapamıyoruz. |