Bisiklet ve Tarihi Yarımada Sokakları
Bisikletiyle İşe Gidene Vergi İndirimi
Metrobüs Bisikletliyi Karşıya Götür!
'O Bisiklet Metrobüse Binecek'
İzmir "Bisiklet Kenti" Oluyor!
Veliefendi-Zeytinburnu Bisiklet...
Bisikletliler için Öyle Bir...
Sadece Bisiklet ve Elektrikli...
İSPARK'tan Bisiklet Kampanyası!
Bisikletli Ölümlere Karşı...
Bisiklete ‘Park’ Yasağı
'Akıllı Duraklar ve Bisikletler’...
'Yeşil Şehirler Zirvesi'nin...
New York’ta Bisikletli Yaşam Başladı
Öğrencilerden Mahalleliye...
Dünyanın En Büyük Bisiklet...
Ekonomiye Katkısı 100 Milyar Dolar!
Turizmde 'Şehir Bisikleti' Dönemi
Çevreci Sokaklar Geliyor
Tarihi Yarımada Araç Trafiği...
Kentsel Dönüşüm Bisiklet Yolu Getirecek
Akıllı Bisikletler İzmir'de
"İnsanları Ulaştıracağız,...
"Ulaşım, Tüm Türlerin Bütüncül...
İstanbul İçin “Bisikletli...
Yerel Yönetimin Yeşil Ulaşım...
Kentlerde Yeşil Ulaşım Konferansı...
İstanbul Bisiklet Yolları...
"Kentler Unuttukları Bazı Şeyleri Geri Çağırıyor; Bisiklet gibi"
Bisiklet yazılarıyla çizilerini topladığı kitabı 'Bir Tur Versene'de yer alan manifostada bisikleti, eşitlik, özgürlük, tevazu, çocukluk, aylaklık, sükûnet, idrak, rüya, hayal gücü, denge, aşk, libido, bahar, yaz, kış, devrim sözcükleriyle yan yana kullanan Aydan Çelik ile Türkiye ulaşımını belirleyen 'güç'ün seleden nasıl göründüğünü konuştuk.
Sürdürülebilir Ulaşım Derneği'nin Hollanda’daki ‘bisikletli yaşam’ deneyimini İstanbul’a aktarmak üzere Hollandalı kentsel tasarım firması YARD 9 ile birlikte geliştirdiği BikeLab İstanbul Projesi’nin Aralık 2012'de gerçekleştirilen çalıştayında konuşan Sibel Bülay'ın aktardığı anekdot, bisiklet ve ulaşımla kurduğumuz ilişkiyi çok iyi özetliyordu: Bağdat Caddesi’nde yapılan yeni bisiklet yolunun, araç sürücülerinden gelen 'trafik sıkışıyor' şikayetleriyle kaldırılması. Çalıştayla aşağı yukarı aynı tarihlerde yayımlanan 'Bir Tur Versene' kitabının yazarı, bisiklet sever Aydan Çelik'in bir tespiti bu durumu çok güzel açıklıyor; o da Türkiye’de ulaşımda belirleyici olan unsurun 'hak' değil, 'güç' olması. Yine Çelik'in sözleriyle aktarırsak; arabalar için belirtilen '80 beygir, 100 beygir' gibi standartlar, aynı zamanda sosyal hayatı da domine ediyorlar; hiyerarşiyi belirliyorlar.
Belki tam da bu nedenle, bisiklet çocuklukla özdeşleşen bir metafora dönüşürken; bir 'ehliyet' gerektiren motorlu taşıtlar, 'yetişkin' dünyanın temsillerinden biri olarak karşımıza çıkıyor. Belki de bu nedenle, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı 'trafikten kaynaklanan hava kirliliğinin azaltılması, gürültü kirliliği ve küresel ısınma ürezinde olumlu etki yaparak insan sağlığının ve çevrenin korunması açısından önem taşıyan, ekonomiye de olumlu etkileri olduğu bilinen bisiklet kullanımının yaygınlaştırılması için' bisiklet yolu yapımı projelerini destekleyeceğini açıklarken; örneğin İstanbul'un kent gündemini çok uzun zamandır meşgul etmekte olan en önemli projelerden biri olan Taksim yayalaştırma projesinde 'bisiklet'ten hiç bahsedilmiyor. Kentlerimiz hızlı bir değişim ve dönüşüm yaşarken, elbette hareket kabiliyetlerimiz de bundan payına düşeni alıyor. Bisiklet yazılarıyla çizilerini topladığı ve kısa sürede ikinci baskısını yapan kitabı 'Bir Tur Versene'de yer alan manifostada bisikleti, eşitlik, özgürlük, kardeşlik, tevazu, çocukluk, aylaklık, sükûnet, idrak, rüya, hayal gücü, denge, şeytan arabası, aşk, libido, bahar, yaz, kış, devrim sözcükleriyle yan yana kullanan Aydan Çelik ile Türkiye ulaşımını belirleyen 'güç'ün seleden nasıl göründüğünü konuştuk. |