İstanbul Ticaret Odası (İTO), Fransa’nın Cannes şehrinde gerçekleştirilen ve Türkiye'nin ikinci kez 'Onur Konuğu' olarak temsil edildiği MIPIM’de İstanbul’un sunduğu fırsatları 'Rising İstanbul - Yükselen İstanbul' temasıyla tanıttı. Fuarda 'İstanbul Gayrimenkul Tanıtım Standı' kuran İTO, Türkiye’nin 2023 vizyonuna dönük yüksek getirili projeleri dünya gayrimenkul sektörünün önde gelen firmalarına anlattı. Fuarda İstanbul’un ulaşım, altyapı, kültürel- tarihi dokusu ve kentsel dönüşüm projeleri de ilgililere sunuldu.
İTO Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Çağlar, fuarda, yabancı ve Türk basın mensuplarının katıldığı bir basın toplantısı düzenledi. 'Yükselen İstanbul - Rising İstanbul' temalı toplantıda İstanbul’un yükselen dinamizmi, sektöre ivme kazandırmakta olan büyük projeleri, sunduğu fırsatlar ve gayrimenkul sektörünün geleceğine yön verecek politikalar tanıtıldı. Çağlar, Türkiye’nin yatırım ikliminin artık çok farklı olduğuna dikkati çekerek, iş yapmanın artık çok hızlı ve kolay olduğunu, Türkiye'de yatırımcıların bürokratik işlemlerinin çok büyük bölümünü artık elektronik ortamda yapabildiğini, sosyal güvenlik primlerinden vergi oranlarına kadar geniş bir alanda indirim ve teşviklerden yararlanabildiğini kaydetti.
"Her yatırımcıya şirketini 1 günde tescil ettirip, faaliyetlerine başlamasının sözünü veriyorum"
İstanbul’a yatırım yapmak isteyen herkese kapılarının açık olduğunu vurgulayan Başkan Çağlar, "İstanbul’a yatırım yapmak, iş yapmak için gelene kapımız sonuna kadar açık. İstanbul’a gelen her yatırımcıya şirketini sadece 1 günde tescil ettirip faaliyetlerine başlamasının sözünü ben İstanbul Ticaret Odası’nın Yönetim Kurulu Başkanı olarak veriyorum" dedi. Geçen yıl Türkiye’ye yapılan 3 milyar dolardan fazla yabancı gayrimenkul yatırımının önemli bölümünün İstanbul’a geldiğini belirten Çağlar, “Gayrimenkul sektörü İstanbul’da çok büyük fırsatlar sunuyor. İstanbul’da son 10 yılda sadece yerel yönetim kaynaklarından yapılan yatırım tutarı 30 milyar doları geçti” dedi.
İbrahim Çağlar, Türkiye’nin dünyanın en büyük 250 müteahhidi arasında 38 firması ile sektördeki gücünü ortaya koyduğuna dikkati çekerek, bu sebeple MIPIM’de yer almayı çok önemsediklerini ifade etti.
Başkan Çağlar, İstanbul Ticaret Odası’nın MIPIM’de Yükselen İstanbul temasını seçmesinin nedenini ise şöyle açıkladı:
"İstanbul’un neresine bakarsanız bakın, İstanbul’a nereden bakarsanız bakın yükselen bir İstanbul görürsünüz. 14 milyonluk nüfusu, 18 milyar dolara yaklaşan yerel yönetim bütçesi ve ağırladığı 10 milyonu aşkın turistle İstanbul sadece Türkiye’nin değil bölgenin yükselen yıldızı. İstanbul ekonomisinin dinamizmiyle, finans sektörüyle, turizmiyle, gayrimenkuluyle yükseliyor. İstanbul yükselirken yatırımcılarını da yükseltiyor".
İstanbul'un 300 milyar dolara yaklaşan milli geliriyle tek başına 17 AB ülkesinden daha fazla yurt içi hasılaya sahip olduğuna dikkati çeken Başkan Çağlar, Türkiye’nin 400 milyar dolar civarındaki dış ticaret hacminin 207,5 milyar dolarının yani yüzde 52’sinin İstanbul’dan yapıldığı bilgisini verdi.
"Dünya bir ülke olsaydı, başkenti İstanbul olurdu"
Aynı zamanda yabancı yatırımcıların da gözdesi olan İstanbul’un yaklaşık 22 bin yabancı sermayeli şirketin faaliyet gösterdiği bir dünya kenti olduğunu söyleyen Çağlar, İstanbul’un güçlü ekonomisinin yanı sıra kıtaları birleştirdiğini, içinden deniz geçen tek şehir olduğunu vurgulayarak, "Tarihi ve kültürel birikimini modern yaşamın küresel vitrinine çıkaran İstanbul eğitim, sağlık, moda, sanatta da en iyiler arasında. İnsanı çeken, insanın ruhuna dokunan her şey var bu şehirde. Napolyon’un dediği gibi; Dünya bir ülke olsaydı, başkenti İstanbul olurdu" diye konuştu.
Sadece 2013 yılında Türkiye’ye giren 3 milyar doların üzerindeki yabancı gayrimenkul yatırımın önemli bölümünün İstanbul’a yapılmış olmasının altını çizen Başkan Çağlar, gayrimenkulün İstanbul’da çok büyük fırsatlar sunduğunu dile getirdi. İstanbul’da son 10 yılda sadece yerel yönetim kaynaklarından yapılan yatırım tutarının 30 milyar doları geçtiğini ifade eden Başkan Çağlar, "Bunun yüzde 40’ı ulaşıma yapılan yatırımlardan oluşuyor. Sadece metro için belediye kaynaklarından yapılan yatırım 6 milyar dolar düzeyinde. Yapılan araştırmalara göre bu yatırımlar, yapıldığı bölgelerdeki gayrimenkul fiyatlarını yüzde 50- 100 oranında artırmış bulunuyor" şeklinde konuştu.
İstanbul’da ulaşım yatırımlarının artarak devam ettiğine işaret eden Başkan Çağlar, asrın projesi olarak anılan ve iki kıtayı denizin altından bağlayan Marmaray’ın hayata geçirilmesinin önemine işaret ederek şunları söyledi:
"İstanbul’da raylı sistem uzunluğunun 5 yıl gibi kısa bir sürede mevcut uzunluğun tam 3 katına çıkarılması planlanıyor. İstanbul, 2019 yılında dünyanın en büyük metro ağına sahip 2. kent olacak. 3. Boğaz Köprüsü ve 3. Havalimanı projeleri hızla devam ediyor. Kanal İstanbul, boğazın altından lastik tekerlekli araç geçişini sağlayacak Avrasya Tüneli de hayata geçmek için gün sayıyor. Bu yatırımlar bir taraftan İstanbul’u çok daha güzel, erişilebilirliği çok daha yüksek bir şehir haline getirirken; diğer taraftan da gayrimenkul sektöründe müthiş fırsatların doğmasını sağlıyor". "İstanbul sadece Türkiye’nin değil, bölgesinin finans merkezi olacak"
İstanbul’da hizmet sektörünün de her geçen gün büyük bir hızla büyüdüğüne dikkati çeken Çağlar, "Finans merkezi olmasına yönelik proje tamamlandığında İstanbul sadece Türkiye’nin değil, bölgesinin finans merkezi olacak. Bu da beraberinde yüksek gelirli yeni bir nüfusu ve yeni gayrimenkul projelerini getirecek" değerlendirmesini yaptı. İstanbul’un çok merkezli yapısına vurgu yapan Başkan Çağlar, bu nedenle şehrin her bölgesinde yeni iş alanları ve iş merkezlerinin kuruluyor olmasının önemi üzerinde durdu.
"İstanbul, kendisi gelişirken, yatırımcısını da geliştiriyor"
İbrahim Çağlar, 20 yıl içinde İstanbul’daki mevcut bina stokunun yaklaşık 3’te birinin yenileneceğini ve bunun da, sosyal donatıları ve yenilenecek alt yapıları ile 500 bin civarında konut anlamına geldiğini ifade ederek, "İstanbul, kendisi gelişirken, yatırımcısını da geliştiriyor. Çünkü İstanbul, satın alma gücü her geçen gün yükselen nüfusuyla çok büyük bir pazar" dedi.
Başkan Çağlar, dünya kongre şehirleri arasında 9. sıraya yerleşen ve 500 delege üstündeki kongrelerde dünya birincisi olan İstanbul’un konaklama ihtiyacını gidermeye yetecek nitelikteki otel yatırımlarının büyüklüğünün bile, sektörün ne kadar cazip fırsatlar sunduğunu gösterdiğini söyledi. Çağlar, "Şu anda İstanbul’da yaklaşık 50 bin yatak kapasiteli 170 otel inşaatı halen devam ediyor. Çünkü bir taraftan İstanbul’u ziyaret eden turist sayısı sürekli artarken, aynı zamanda İstanbul dünyanın önde gelen kongre şehirleri arasındaki yerini her yıl daha yukarılara taşıyor" dedi.
İstanbul’un sadece 4 saatlik uçuşla, 60’a yakın ülke ve dünya nüfusunun 4’te birine ulaşabilme olanağı sunduğuna işaret eden Çağlar, sözlerini şöyle sürdürdü: "Gelişmekte olan pazarların hiçbirinde bu avantajı yakalamak mümkün değil. İşte İstanbul’u farklı kılan, değerli kılan da bu. Yani İstanbul, yatırımlarıyla bu büyük pazarda yerini alan herkese mutlaka kazandırıyor”.
Türkiye'nin gayrimenkul sektöründe gösterdiği gelişmeyi uluslararası kuruluşların raporlarının da teyit ettiğini anlatan Çağlar, "PricewaterhouseCoopers (PwC) ve Urban Land Institute (ULI) tarafından 2014 yılı için hazırlanan Avrupa-Gayrimenkulde Yükselen Trendler raporuna göre; İstanbul, Avrupa yatırım pazarındaki 25 Avrupa kenti içerisinde mevcut yatırımlarda 7’nci, yeni yatırımlarda ve gelişme kategorisinde ise 5’inci sırada yer alıyor. İstanbul’un bu sıralama ile Viyana, Madrid, Barselona, Moskova, Paris, Roma ve Amsterdam’ı geride bırakıyor" bilgisini verdi.
|