İmrahor Betonlaşıyor, Uyarılar Yok Sayılıyor

Hürriyet Gazetesi'nden Ender Baykuş'un haberine göre, Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Ankara İl Başkanı Fatih Çetinkaya, İmrahor ve Eymir bölgelerini gezerek, açıklamalarda bulundu.

Eymir’in betonlaşma tehdidi altında olduğunu belirten Çetinkaya, “Betonlaşmanın bahanesi olarak özel turizm yapılaşması uyduruluyor. Hava koridoru ve yeşil katledilirken bölge betonlaşmaya açılıyor” dedi. Çetinkaya, şunları söyledi:

“İmrahor Vadisi Kentsel Dönüşüm ve Gelişim Alanı projesinde gelinen son nokta çok vahim. Hazırlanan projede yeşil alan ağırlıklı çok az nüfus yoğunluğu öngörülürken, iptal edilen imar planının ardından yapılan yeni planlarda betonlaşmaya ağırlık verildiğine dikkat çekiliyor. Onaylanan 1/5000 ölçekli İmrahor Vadisi Rekreasyon Alanı projesi Nazım İmar Planı kapsamında bulunuyor. Plan teklifine konu olan, ‘ticari rekreasyon alanı ve botanik bahçesi, piknik, fuar, festival ve gezinti alanları, suni göl, kentsel ve bölgesel spor alanları’, orman ve ağaçlandırılacak alanlara isabet ediyor.

Taşkın sahaları imara açılmasın

Bir devlet kurumu olan DSİ’nin Etüd ve Plan Dairesi Başkanlığı, 24.10.2007 gün ve 11542 sayılı yazısında özetle, ‘Abaz, Asmalı, Dut, Çaylak, Sazlık yani İmrahor, Alıçin ve Kışlak Deresi’ne ilişkin olarak taşkın riskini önleyici tedbirlere yönelik ıslah tesislerinin inşa edilmeden, taşkın sahalarının imara açılmaması yönünde görüşleri var. Orman ve ağaçlandırılacak olan olarak düşünülen proje, Melih Gökçek’in 2009 yılı seçim vaatlerinde de bu şekilde düşünüldüğü halde kabul edilen plan ile ciddi derecede konuta açılıp, üstüne üstlük taşkın tehlikesi uyarıları dikkate alınmayarak insanların hayatı da hiçe sayılıyor.

Ruhsat verileceği iddiaları düşündürücü

Eymir Gölü çevresindeki yeşil alanların betonlaşma tehdidiyle karşı karşıya kaldığını belirten MHP İl Başkanı Fatih Çetinkaya, “Eymir-İmrahor hattında betonlaşmanın önü açılırken, devlet kurumlarının taşkın tehlikesi uyarıları bile dikkate alınmıyor. Ankara Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü’nün, sit statüsünün birinci dereceden ikinci dereceye çevirdiği, Eymir Gölbaşı Özel Çevre Koruma Alanı içerisinde yer alacak alana diplomatik özel turizm toplu yapısı ruhsatı vereceği iddiaları da düşündürücüdür” diye konuştu.