“Sulak Alanlarımız Kuruyor”
İklim Krizinin Virüsten Daha...
Sıcaklık Rekorları İklim Değişikliği...
Hava Kirliliği Azalsa da İklim...
Doğa Tahribatı Durmazsa Yeni...
İklim Umudu Salgın Sonrasına Kaldı
DSİ'den İklim Değişikliğine...
İklim Değişikliğinin Etkilediği...
Bolu'da Sağanak Baskınlara Neden Oldu
“İklim Değişikliğine Karşı, Sulak Alanlarımızı Korumalıyız”
WWF’in Yaşayan Gezegen Raporu’na göre, 1970-2012 yılları arasında omurgalı canlı popülasyonlarında yaşanan en büyük azalma yüzde 81 ile sulak alan ekosistemlerinde meydana geldi. Türkiye’de son 50 yıl içinde, 3 Van Gölü büyüklüğünde (1,3 milyon hektar) sulak alan kaybedildi.
Her yıl 2 Şubat tarihi, sulak alanların önemi hakkında küresel farkındalık yaratmak için Dünya Sulak Alanlar Günü olarak kutlanıyor. WWF-Türkiye (Doğal Hayatı Koruma Vakfı), bu yıl Dünya Sulak Alanlar Günü’nde iklim değişikliğiyle birlikte dünyada ve Türkiye’de yaşanan sulak alan kaybına dikkat çekiyor. Sulak alanların iyi yönetilmesi çok önemli Ancak sulak alanlar, özellikle de kıyı sulak alanları iklim değişikliğinden en fazla etkilenen ekosistemlerin başında geliyor. Ülkemizin de bulunduğu Akdeniz kuşağında iklim değişikliği ile sıcaklıklar arttıkça yağışlar azalıyor, sulak alanlar kuruyor, milyonlarca insan susuz kalma riski yaşıyor ve doğal hayat fakirleşiyor. Büyük Menderes Deltası, Yumurtalık Lagünü, Göksu Deltası gibi biyolojik çeşitlilik bakımından zengin sulak alanlarımız kıyı sulak alanı olmaları nedeniyle hassas konumda. Bu nedenle, sulak alanların iyi yönetilmesi büyük önem taşıyor. Son 50 yılda Türkiye’de 3 Van Gölü büyüklüğünde sulak alan yok oldu WWF’in Yaşayan Gezegen Raporu’na göre, 1970-2012 yılları arasında omurgalı canlı popülasyonlarında yaşanan en büyük azalma yüzde 81 ile sulak alan ekosistemlerinde meydana geldi. Türkiye’de son 50 yıl içinde, 3 Van Gölü büyüklüğünde (1,3 milyon hektar) sulak alan kaybedildi. Son 35 yılda dünya çapında sayıca ikiye katlanan afetlerin yüzde 90’ı suyla ilişkili ve bu afetlerin iklim değişikliği ile birlikte gelecekte daha da artması bekleniyor. Akdeniz Havzası’nda küresel iklim değişikliğinin etkileri en fazla kuraklık ve buna bağlı olarak susuzluk, tarımsal üretimde verim kaybı, tarımda ve turizmde gelir kaybı, yangınlarda artış, biyolojik çeşitlilik kaybı şeklinde yaşanacak. Yağışlardaki azalmaya paralel olarak ciddi bir su sıkıntısı yaşanmaya başlayacak. Yeraltı suları, sulak alanlar ve su depolama alanları yeterince beslenemeyecek. “İklim değişikliği karşısında çaresiz değiliz” |