br />
Sürece ayak uydurma
Ancak Denizli’nin bölge ve ülke için umut verici gelişimi, 2003 yılından
itibaren sekteye uğramaya başladı. Bu durum, hükümetin döviz kuru politikasına
bağlansa da aslında Denizli’nin 1980’lerden itibaren ‘rüzgârı arkasına alıp’
gelişmesine ama bu gelişimi yeterince kurumsallaşamadığı için destekleyememesine
de bağlı. DSO ve DTO bunun gerileme veya duraklama değil küresel değişikliklere
ayak uydurma süreci olduğunu iddia ediyorlar ve hükümetin doğru teşvik
politikalarıyla Denizli’ye destek vermesini bekliyorlar. Uygun’un belirttiği
gibi, istihdam ve katma değer açısından Denizli’nin yaşadığı sorunların çözümü
ancak hükümet, üniversiteler, sanayiciler, sektörel örgütler ve sivil toplum
kuruluşlarının işbirliğiyle olanaklı görünüyor.
Denizli, son dönemlerde teknik tekstil ve nano-teknoloji üzerinde yoğun bir
araştırma içerisinde. Firmalar, kurumsal bir kimlik kazanmaya, rekabette
farklılık yaratmak için marka olmaya çalışıyor. Ekim 2008’de yaptığı bir
açıklamada, DSO Başkanı Müjdat Keçeci, “Geçmişte olduğu gibi
bir veznedar veya bir muhasebeci ile şirketleri yönetmek artık mümkün değil.
Küreselleştiğimiz modern dünyada, işimizi çok farklı bir şekilde yönetmek
zorunda olduğumuzu biliyoruz. İşimizi yönetirken ve geliştirirken, modern
teknikleri ve modern yönetim usullerini uygulamadan yaşamak mümkün değil” diyor
ve tekstil ve konfeksiyonda inovasyon ile markalaşamayan firmaların zamanla
sektörden silineceklerini ifade ediyor. DTO Başkanı Özer de Denizli’nin artık
havlu ve bornozdan ziyade iç ve dış giyim üretimiyle marka olmasının gerektiğini
vurguluyor. Bu nedenle araştırma, geliştirme ve teknolojik üretim geliştirme
konusunda önemli bir adım olarak DSO ve üniversite işbirliğiyle kentte inovasyon
çalışmaları yürütebilmek adına Denizli Teknopark kuruldu.
Kimlikleri dışlama
Ekonomik krizden etkilenme, kültür ve kimlik alanında da belirsizliklerin ve
güvensizliklerin ortaya çıkmasına neden oluyor. Son yıllarda, Denizli,
muhafazakarlaşma ve kültürel çeşitliliğin zayıflamasına neden olan farklı
kimliklerin dışlanması sorunuyla karşı karşıya. Denizli, ‘Yaşanabilirlik’
endeksinde elde ettiği Türkiye’nin 25. kenti olma başarısını, kaybetme riski
taşıyor. Denizli’deki kültürel yaşam ve çeşitlilik önündeki sorunların
oluşturduğu bir örnekler ve gelişmeler dizinine hala sahip değiliz; bu olumlu,
ama kentte gittiğinizde duyduğunuz ve hissettiğiniz de, bu yönde yaygınlaşan ve
derinleşen endişeler.
Denizli, bugün ciddi bir ekonomik sıkıntı içinde. DSO’nun 4 Mart 2009’da
sonuçlarını açıkladığı ‘Genel Görünüm Anketi 2009’, sanayide üretim, kapasite
kullanımı, satış, kârlılık, yatırım, ihracat ve istihdamda yaşanan hatırı
sayılır gerilemeyi gözler önüne seriyor ve içinde bulunduğumuz yılının ciddi
sıkıntılara gebe olduğunu gösteriyor. Hem Çorum hem Denizli devletin belli bir
teşvik ve üretim politikası olmamasından şikâyetçi. Bu kentlerin yerel
kalkınma çabalarının dikkate alınması ve destek verilmesi gerekiyor. Çorum ve
Denizli, yerel seçimlerden daha çok 30 Mart sabahı hükümetin ekonomik
krize tüm dikkat ve enerjisini sarfetmesini bekliyor ve bunu talep
ediyor.
|