Atıkları kakalamayı planlıyor olabilirler
Tabii diğer yandan şunu da belirtmek lazım: Avrupa ülkeleri hangi yüzle Türkiye’ye “Nükleer santral kurma” diyecekler? Avrupa’da bir kısmı eski teknolojiyle yapılmış, birçoğu ciddi derecede tehlikeli olan onlarca nükleer santral var. Bunlara, şimdi AB üyesi olan eski Doğu Bloku ülkelerinin Rus yapımı santrallarını da eklemek lazım. Bir de çok ciddi bir nükleer atık sorunu var. Almanya bu atıkları ne yapacağını bilemiyor. Biraz komplo teorisi gibi olacak ama benim kanaatimce Avrupa’daki bazı çevreler, “Türkiye bu nükleer işine girse de biz de onlara bir yolunu bulup buradaki atıkları kakalasak” diye düşünüyorlar. Unutmayalım, 1980’li yıllarda bir TC hükümeti Almanya’dan zehirli çöp almıştı. Bildiğim kadarıyla bu “ithalatı” yapanlar hakkında hiçbir idari veya hukuki soruşturma açılmadı.
Merkel ‘Yeni Yeşilci’
- Türkiye ve Almanya’daki kamuoyu bu felaket projeleri konusunda yeterince duyarlı mı? Filminiz üzerine halktan nasıl bir tepki geldi?
- Alman kamuoyunu diğer Avrupa ülkelerininkinden farklı değerlendirmek lazım. Burada dünyanın en güçlü, en dinamik çevre hareketi var. Birlik 90/Yeşiller bugün Almanya’yı yöneten unsurlardan biri. Her ne kadar bu parti sisteme uyduysa da, hareketin yarattığı kurumların çevre bilincinin gelişmesine çok büyük katkısı oldu. Daha birkaç ay önce, bütün eski reaktörlerin kullanım sürelerini uzatan Angela Merkel hükümeti, Japonya’daki felaket üzerine planlarından çark etti. İlk elde 7 eski reaktör üç ay süreyle bakım için durdurulacak. Bazı yorumcular, Merkel için biraz da alaylı bir biçimde “Yeni Yeşilci” diyorlar. Türkiye’de bir taraftan yurtlarını, doğayı korumak için yıllardır mücadele eden Büyükeceli ve Bergama halkı var. Tabii bir de kitlesel olmasa da, çok etkin etkin bir çevreci bir hareket var. 2000 yılında nükleer lobiye rağmen Akkuyu ihalesinin iptal edilmesi, “Anti Nükleer Platform”un eseridir. Ancak halkın büyük bölümü manipülasyona açık.
Orhan Çalışır kimdir?
Orhan Çalışır, Almanya’ya 1960’lı yılların sonunda işçi olarak gelen bir ailenin dört çocuğundan biri. Almanya’ya liseden sonra üniversite okumak için geldi ve burada ekonomi okudu. 15 yıldır serbest gazeteci olarak Alman devlet radyo televizyon kurumu için çalışıyor. Daha çok radyo haberleri yapan gazetecinin son belgesel filmi Torf (Türkçesiyle: Yer Kömürü). Film, Amasya’nın bir köyünden yer kömürü çıkarmak için Kuzey Almanya’ya gelen bir grup işçinin hikâyesinden hareket ederek, üç kuşakta göçün öyküsünü anlatıyor. Orhan Çalışır’ın 2001 yılında tamamladığı Akkuyu filmi Almanya’da ilgi gördü. Filmin “Köy ve Nükleer Santral” adlı 15 dakikalık kısa versiyonu, Almanya’nın en büyük radyo televizyon kuruluşunun (WDR) okul televizyonu tarafından alındı ve defalarca gösterildi.
|