BR> "Gelecek 13 yılın genel trendlerini şu şekilde
öngördük: Dünya ticareti artış oranı geçmiş dönem ortalamasının altında olacak,
gelişmekte olan ülkelerin ağırlığı artacak. Türkiye, gelişmekte olan ülkelerin
gittikçe artan rekabeti ile karşılaşacak, dünya ticaretinde sektörel olarak,
tarımın payında düşüş, sanayinin payında artış olacak. Uzun soluklu değişim
gündemimiz ise teknolojik gelişim ve altyapı olarak bugün; teknolojik dönüşümde
geciken, fiyatta rekabet etmeye çalışan, dışarıya bağımlı, kapasite artışına
odaklanan bir yapıda iken yarın; vizyoner, yüksek katma değer elde eden, Ar-Ge
ve tasarım yapan, etkin ve verimli bir yapı olmayı hedefliyoruz. Ülke
konumlanması açısından bugün; fasoncu, ürün odaklı, yerel üretici konumda iken
yarın; pazarı set eden, tüketici odaklı, global markalar çıkarmış bir ülke
olmayı hedefliyoruz."
9 ayrı senaryo
geliştirildi
TİM olarak, dünya ticaretine ilişkin
iyimser-kötümser-olası başlıkları altında 9 senaryo geliştirdiklerini anlatan
Büyükekşi, "Kabul ettiğimiz referans senaryo çerçevesinde, Türkiye'nin 2023
yılında 500 milyar dolar ihracat hedefine ulaşması için, dünya ticaretinden 2013
yılında yüzde 1, 2018 yılında yüzde 1.25 ve 2023 yılında yüzde 1.5 pay alması
gerekmektedir. Bu, bugüne göre dünya ticaretindeki payımızı iki katına çıkartmak
demektir" diye konuştu.
Yaptıkları tespit, senaryo ve öngörüler ışığında,
2009-2013 döneminin strateji mimarisini oluşturduklarını belirten Büyükekşi,
buna göre, ihracatın Türkiye ekonomisine; rekabet gücünü artırmak, istihdamı
geliştirmek ve bölgesel gelişimi sağlayarak katkıda bulunacağını bildirdi.
Mehmet Büyükekşi, sektörlerin her birinin ihracat hedefleri topladığında 2023
yılında 545.15 milyar dolarlık bir büyüklük ortaya çıktığını belirterek, "Bu
rakama ulaşırsak dünya ticaretinden alacağımız pay da yüzde 1.58 seviyesine
ulaşıyor" dedi.
Tüm sektörlerin hedefinde Rusya
var
24 sektörün her birinde hedef pazarları belirlediklerini, bu
sektörlerin tamamında Rusya'nın hedef pazar çıktığını söyleyen Büyükekşi, Türk
sermayesinin dünyada en çok Rusya'ya yatırım yapmasının bir tesadüf olmadığını,
bu ülkenin aynı zamanda hedef pazar olduğunun altını çizdi.
ABD'nin 22,
Almanya'nın 17, Irak'ın 17, Çin, İngiltere, İran ve Suriye'nin ise 16 sektör
için hedef pazarlar konumunda bulunduğunu bildiren Büyükekşi, yeni sektörlerin
ise uzay ve havacılık, savunma sanayi, bilgi ve iletişim teknolojileri, tıbbi
hassas optik aletler, hastane ekipmanları ve sarf malzemeleri, yenilenebilir
enerji, çevre ve malzeme teknolojileri olduğunu kaydetti.
Bu sektörlerde
15 milyar dolarlık bir ihracat hedefleri bulunduğunu bildiren Büyükekşi,
''Dünyada bu sektörlerin 1,5 trilyon dolar hacmine ulaşacağını düşünüyoruz.
Sonuç olarak; ortaya çıkardığımız bu değerin en üst düzeyde kullanılmasını
istiyoruz. Sunduğumuz strateji statik değil, dinamik bir stratejidir. Her yıl
ilgili kurum ve kuruluşlar tarafından performans ölçütleri bağlamında gözden
geçirilecek ve güncellenecektir'' diye konuştu.
Başbakan'dan
'ihracat ofisleri' talebi
Konuşmasının son bölümünde Başbakan
Recep Tayyip Erdoğan'a seslenen Büyükekşi, şunları kaydetti: "Beklentilerimiz
sizin liderliğinizde 2023 İhracat Stratejisinin ulusal politika haline gelmesi.
Kamu kuruluşlarının 5 yıllık Stratejik Planlarına 2023 ihracat stratejik
hedeflerini almaları. 2023 İhracat Stratejisi'nin, Yüksek Planlama Kurulu
gündemine taşınması. İlgili Bakanlık ve Kamu kuruluşlarında, İhracat Strateji
Haritasında tanımlı rol ve sorumlulukların koordinasyonu için 2023 strateji
ofislerinin ve proje ekiplerinin kurulmasıdır."
500 milyar dolar
sloganımız
Toplantının ardından gazetecilerin sorularını
yanıtlayan Büyükekşi, "Raporda 2023 için 500 milyar dolarlık ihracat hedefi, 545
milyar dolar olarak revize edildi mi'' sorusunu, "500 milyar dolar bir slogan ve
metodoloji. Ancak 24 sektörün tek tek hedeflerini çıkarınca 545 milyar dolar
olarak çıktı. Her yıl yüzde 12 ihracat artışı hedefliyoruz ancak örneğin bu yıl
yüzde 20 civarında bir ihracat artışı bekliyoruz. Bu zaten devamlı revize
edilecek, dinamik bir çalışma. 500 milyar dolar bir simge, bu simgeyi aynı
şekilde koruyoruz'' şeklinde yanıtladı.
TİM'in logosu da
değişti
Orta Doğu ve Kuzey Afrika'daki gelişmelerin muhtemel
etkisine ilişkin olarak Büyükekşi, 12-13 yıllık sürenin uzun bir periyot
olduğunu, burada o süreç içinde yapılması gerekenlerin belirlendiğini, süreç
içinde değişiklikler yaşanabileceğini anlattı. TİM'in stratejinin açıklandığı
gün logosunu da değiştirdiğine dikkati çeken Büyükekşi, aynı şekilde web
sayfalarını da yenilediklerini ve ayrıca 'Hedef 2023, 500 Milyar Dolar' logosunu
da etkinliklerinde kullanacaklarını belirtti.
|