Özhaseki: Bazı Müteahhitler Şeytan
Uzmanlar Uyarıyor: Bostanlar...
Yedikule Bostanları'nda Yıkım Başladı
Yedikule Bostancıları Barakaları...
Tarihi Yedikule Bostanları...
Yedikule Bostanları İmara Açılıyor
Yedikule Bostanları'na Süs...
Tarihi Yedikule Bostanları'na...
Sıra Tarihi Yedikule Bostanları'na...
Tarihi Bostana İmar Planı!
Yedikule’de ‘Vişne Bahçesi’
Brooklyn Dönüşümcülerinden...
Moda Bostanı’na Otopark Yapılmayacak
Yedikule Bostanları'nda Yaz Okulu
Yedikule Bostanları’nın Yıkımına...
Moda Bostanı'nda Nöbet Devam Ediyor!
Moda Bostanı Kiralanıyor
Moda Bostanı Halkın Afet Alanı,...
Moda Bostanı, Otopark mı Oluyor?
Tarihi Bostana, Uydudan Parsel
Bisikletlerle Bostanları Gezecekler
Moda’da Gezi Bostanı Açıldı
Moda'ya 'Gezi Bostanı'
İmrahor Bostanı'na İlk Ekim Yapıldı!
ŞPO İstanbul 'Kamu Yararı'...
Yedikule 'Kültür Varlığına Rastlanmamış'
Bakanlık Yedikule'de Tarihi...
Üsküdar’da Yeni Bir Bostan:...
Tarihi Yedikule Bostanları'ndan...
Yedikule Bostanları Hobi Bahçesi...
Yedikule Bostanlarını Sordu
Yedikule Bostanlarını Koruma...
Yedikule Bostanları'nda Tarih Dersi!
Yedikule Bostanları'nda Yıkım Sürüyor
Yedikule Bostanları için Çağrı
Yedikule Bostanları Yaşatılabilir!
1500 yıldan bu yana kentsel tarım alanı olan Yedikule Bostanları, 2013 yılı Temmuz ayında iş makinelerinin henüz hasadı yapılmamış mahsullerin üzerine yığdığı moloz kareleriyle gündeme gelmişti. Yedikule Bostanları Koruma Girişimi, Yedikule Bostanları’nın parkla birlikte iç içe yaşatılabileceğini savunuyor.
AK: Bostan’ın “bostan” kullanımıyla kalması mı, yoksa belediyenin planlarında ilan ettikleri “park” kullanımı mı kamusallığı temsil eder? Bostanlar özelinde kamusallığı nasıl değerlendirirsiniz? AT: Bostan belediyeye ait bir alan, kiralanarak bostancılara işletmeleri için verilmiş. Böyle bir yapıda tümüyle bir kamusallıktan söz edemeyiz. Bostanları istediğiniz gibi gezebilirsiniz, ancak bu ürünlerin nasıl adil bir biçimde dağıtılacağı hakkında farklı işletme modelleri geliştirilebilir. Mimari tasarım yalnızca biçimler oluşturma pratiği değil, artık sistemleri de tasarlamak gerekiyor. Bunun tartışılması için de bu bostan önemli bir noktada duruyor. Buradaki bostanın ürünleri burada yaşayan kişilere en fazla nasıl kazanç getirebilir, bunlar üzerine düşünülmeli. Yarı kamusal bir çay bahçesinden farklı bir işletme modeli geliştirmek gerektiğini hayal etmemiz gerekli. AK: Yedikule Bostanları’ndan geçim sağlayan aileler ne durumda? SK: En az dört aile azaldı. İnsanlar ürünlerini toplamaya çalışırken molozları, toplamaya çalıştıkları ürünlerin üzerine döktüler. AK: Yedikule Bostanları’nın dönüştürülmesi sürecinde hukuki olarak hangi aşamadasınız? SK: Davamız devam ediyor. Şehir Plancıları Odası, Mimarlar Odası ve Ziraat Mühendisleri Odası’na sunumlar yaptık. Ziraat Mühendisleri Odası süreci sahiplendi ve üstlendi. Gümüşdere’deki kazanımı sağlayanlar da onlardı (3). Dilekçeler gönderildi, onlardan yanıt bekliyoruz. Anıtlar Kurulu’na bir iki kez sunum yaptık. Alanda inceleme yapılmasına karar verildi ama hâlâ haber yok. Neyi bekliyorlar, bilmiyorum. 2. Yenileme Anıtlar Kurulu’na, “bostanlar da bizim tarihimizin çok önemli bir parçası, surların çevresini bostanlarla birlikte olduğu gibi tarihsel alan olarak almanız ve korumanız gerekli” dedik. “Çok absürt bir fikir bu” diyen oldu. Yalnızca kuyu, teraslama duvarı ve havuzları korumaya alıyorlar. Yani taş olacak. Ama o taş bağlamı olmadan, öyküsü, çevresindeki yaşantı olmadan hiçbir şey ifade etmiyor ki. “Absürt” kelimesi çınlıyor kulağımda hâlâ. Bizim bütün mücadelemiz bunun üzerine kurulu aslında. Burada bostanların yıkımı sırasında surlara zarar verdiler, Arkeologlar Derneği suç duyurusunda bulundu. Ayrıca arkadaşlarımıza Fatih Belediyesi Basın Danışmanı tehditler savurdu, bizzat takip ve taciz etti. Bununla ilgili de suç duyurusunda bulunduk. AK: Yedikule Bostan Okulu’nun (4) etkinlikleri ile birlikte kentin bu tür kullanım-üretim alanlarına da ilgi arttı gibi gözlemliyoruz. Buraya gelenler, neler bekliyor, neyle karşılaşıyor? AT: Etkinlikleri merak ediyorlar. Böyle bir yerde bir okul olsa gelecekler. Bugün yaptığımız (8 Aralık) Toprak Ana günü etkinliğinin kalabalığını görüyorsunuz. Yedikule Bostan Okulu’nun bir parçası olan ve iki haftada bir düzenlediğimiz atölyeler düzenliyoruz. Arkeobotani, tarihi bitki koruma yöntemleri, ekim, tohum-takas atölyeleri yaptık. Akademisyenler gelip kendi konuları hakkında bilgi veriyorlar. AK: Arkeolojik değerler açısından bostanlar ne anlama geliyor ve Yedikule Bostanları özelinde değerlendirmeleriniz neler? Yiğit Ozar: Bostanlar Theodosius kara surları çevresinde Bizans devrinden beri var olan tarım alanları. Nitekim bazı Bizans kaynaklarında surların alt katlarındaki odaların çiftçilerin tarım aletlerini depolamaları için ayrıldığına yönelik ifadeler var. Tarihçi Aleksandr Şopov ve Ayhan Han’ın araştırmaları ile gördük ki; Osmanlı dönemi haritalarında ve vakfiyelerde bostanlar ad ad karşımıza çıkıyor. Bayram Paşa’nın bostanı, İsmail Paşa’nın bostanı gibi. Üstelik bu bilgilerin mimari kalıntılarını da bostanlarda görebiliyoruz. Çapları 5 metreyi bulan su kuyuları, sarnıçlar, müştemilatlar... Hepsi tarih boyunca surlarla birlikte bir arada bir kentsel tarım alanının kanıtı. Osmanlı tarım teknolojisinin anlaşılabilmesi için birer veri kaynağı. Bostanların varlıklarını sürdürebilmesi, surların tarihsel peyzajı ile birlikte korunması anlamına geliyor ki bu İstanbul gibi yoğun yapılaşma ve sürekli değişim içindeki kentler için az bulunur bir şanstır. Bu açıdan son dönemde gündeme gelen Diyarbakır’ın Hevsel bahçelerine de benziyor. Ayrıca, hep söylüyoruz İstanbul gibi bir kentte kent içinde arkeolojik kazı yapma şansımız çok az, çünkü her yer yapılaşmış. Bu nedenle üzerinde yapı stoku olmadan kalmış bu tip alanlar gelecekteki arkeolojik araştırmalar için de birer rezerv alanı aslında. Burası tarih boyunca bostan olduğu için aşağıdaki arkeolojik dolgu yapılaşma ile tahrip edilmemiş. Bunun en somut örneği yakın zamanda tarih bilgimizi alt üst eden Marmaray’ın Yenikapı istasyonu inşaatı sırasında elde edilen bulgular oldu. Bu nedenle bostanların tahrip edilmesi sürecinde sur dibinde ve bostanlar da iş makineleri ile yapılan kazıları Arkeologlar Derneği olarak hazırladığımız raporlarla birlikte ilgili koruma kuruluna sunduk, süreci takip ediyoruz ancak kurul hâlâ bu konuda yeterli bir girişimde bulunmadı. Notlar: 1.Arkeologlar Derneği İstanbul Şubesi Bülteni, Eylül-Kasım 2013, Sayı:01. 2.http://www.radikal.com.tr/turkiye/bostandan_3_plan_cikti-1146869 3.Sarıyer Gümüşdere Köyü’nde Maliye mülkiyetindeki tarım arazisinin bir kısmına İSKİ tarafından İleri Biyolojik Atık Su Arıtma Tesisi yapılmak istenmesi üzerine Gümüşdere köylüleri ile Ziraat Mühendisleri Odası itirazda bulundular. Kasım ayı içerisinde Bakanlık yetkililerince incelenen alan “Sulu Özel Ürün Arazisi” olarak nitelendirilip tarım dışı kullanım kararı iptal edildi. 4.Yedikule Bostan Okulu ile ilgili ayrıntılı bilgi yedikulebostanlari.tumblr.com adresinden edinilebilir. Yedikule Bostan Okulu, Tarihi Yedikule Bostanlarını Koruma Girişimi tarafından iki haftada bir bostan içinde etkinliklerin organize edildiği bir oluşum.
|