Türkiye İMSAD ‘Şubat 2020...
Türkiye İMSAD ‘Ocak 2020 Sektör...
Türkiye İMSAD ‘Aralık 2019...
Güven ve Beklentilerde İyileşme...
Türkiye İMSAD ‘Kasım 2019...
İnşaat Malzemeleri Sanayisi...
İnşaat Malzemeleri Sanayisinde...
Türkiye İMSAD “Ekim 2019 Sektör...
İMSAD, İnşaat Malzemeleri...
Türkiye İMSAD Ağustos 2019...
Türkiye İMSAD Temmuz 2019...
Türkiye İMSAD Haziran 2019...
Türkiye İMSAD Mayıs 2019 Sektör...
Türkiye İMSAD Nisan 2019 Sektör...
Türkiye İMSAD Mart 2019 Sektör...
Türkiye İMSAD Şubat 2019 Sektör...
Türkiye İMSAD Ocak 2019 Sektör...
Türkiye İMSAD ‘Eylül 2019 Sektör Raporu’ Açıklandı
‘Türkiye İMSAD Eylül 2019 Sektör Raporu’nda; yılın ilk yarısında ihracatın yüzde 0,5 azaldığı ve ihracat pazarlarında farklı gelişmeler yaşandığı, ithalatın ise neredeyse tüm ülkelerden benzer şekilde gerilediği vurgulandı.
Türkiye İnşaat Malzemesi Sanayicileri Derneği (Türkiye İMSAD)’nin, sektörün çatı kuruluşu olarak hazırladığı ‘Eylül 2019 Sektör Raporu’nda şu tespitler yer aldı: İnşaat malzemeleri üreticileri, 2019 yılında iç pazarda yaşanan daralma nedeniyle ihracata ağırlık vermeye devam ediyor. Buna rağmen yılın ilk yarısında değer/dolar cinsinden ihracat geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 0,5 azalarak 10,33 milyar dolar olarak gerçekleşti. İhracattaki büyümeyi pazarlardaki gelişmeler etkiledi. İnşaat malzemeleri sanayisinin yılın ilk yarısında en yüksek ihracat gerçekleştirdiği pazar 622 milyon dolar ile Almanya oldu. Ama Almanya’ya ihracat yılın ilk yarısında geçen yılın ilk yarısına göre yüzde 7,5 düştü. İkinci sırada ise ihracatın yine aynı döneme göre yüzde 7,7 gerilediği İngiltere yer aldı. İngiltere’ye 602 milyon dolar ihracat gerçekleşti. Bu pazarlarda dolar cinsinden ihracatın küçülmesinde euro ve sterlindeki değer kaybı da etkili oldu. Almanya ve İngiltere’yi izleyen üç pazara yönelik ihracatımız ise yılın ilk yarısında geçen yılın ilk yarısında göre arttı. Üçüncü sırada yer alan İsrail’e ihracat yüzde 1,1 artarak 580 milyon dolar oldu. Dördüncü sırada yer alan ABD’ye ihracat yüzde 3,8 arttı ve 559 milyon dolara yükseldi. Irak’a ihracat ise yüzde 8,8 yükselerek 522 milyon dolara ulaştı. Irak beşinci sırada yer aldı. İlk 20 içinde yer alan diğer pazarlardan Çin, Fransa, Rusya ve İtalya’ya ihracat, yılın ilk yarısında geçen yılın ilk yarısına göre düştü. Buna karşın Romanya, Yemen, Bulgaristan ve İspanya’ya ihracat yükseldi. İhracatın en çok arttığı ülke yüzde 40,9 ile Fas oldu. Fas’a 173 milyon dolar ihracat yapıldı. Suudi Arabistan’a da ihracat yüzde 18,3 arttı ve 189 milyon doları gördü. İnşaat malzemeleri ihracatında bölgesel gelişmeler AB ülkeleri ile diğer Avrupa ülkelerinden oluşan Avrupa pazarına ihracat yılın ilk yarısında yüzde 2,1 azaldı ve 4,14 milyar dolara geriledi. Amerika kıtasına yönelik ihracat da yılın ilk yarısında yüzde 3,3 düştü ve 1,15 milyar dolar oldu. Benzer şekilde en büyük ikinci bölgesel pazar olan Orta Doğu ve Asya ülkeleri pazarına da ihracat yılın ilk yarısında yüzde 2,2 daralma göstererek 3,45 milyar dolara indi. İhracatın arttığı tek bölge Afrika oldu. Afrika kıtasına ihracat yüzde 10,6 artarak 1,38 milyar dolara yükseldi. İhracattaki gelişmeler bölgesel olarak farklılıklar gösteriyor. Özellikle ekonomilerin yavaşladığı Avrupa ve Orta Doğu ile Amerika kıtasına ihracat zorlaşıyor. İnşaat malzemeleri ithalatında gerileme tüm ülkelere yaygınlaştı İthalat yapılan ilk 20 ülke içinden yılın ilk yarısında geçen yılın ilk yarısına göre ithalatın artış gösterdiği üç ülke Güney Kore, İran ve Hırvatistan oldu. İngiltere, İspanya, Japonya ve Polonya’dan yapılan ithalatta yılın ilk yarısında önemli düşüşler yaşandı. Belçika, Romanya ve Avusturya’dan da ithalatta yüksek oranda düşüşler ortaya çıktı. İthalatta yaşanan sert düşüşler yılın ilk yarısında inşaat sektöründe yaşanan daralmanın şiddetini daha iyi ortaya koyuyor. Döviz kurlarındaki artışın da ithalatta azaltıcı etkisi bulunuyor. Ancak ithalattaki gerilemenin ana nedeninin inşaat işlerindeki sert daralma olduğu görüldü. İnşaat malzemeleri ithalatındaki gerileme neredeyse tüm ihracatçı ülkelere benzer oranlarda yansıdı. Bu da toplam ithalattaki gerilemenin ürün odaklı değil, genel sıkıntılardan kaynaklı olduğunu gösterdi. |