br >
''Vakıf, kamu ile özel sektör arasında bir köprü''
TTGV'nin Ar-Ge projesi geliştirenlere
3 milyon dolara kadar fon verdiğini, pazarlama faaliyetlerinin yüzde 20'sini de
desteklediğini belirten Çakmakcı, vakfın proje geliştirenlere insan kaynağı da
sağladığını kaydetti. Çakmakcı, ''Bir anlamda, 'Başvuru belgenizi getirin,
onu değerlendirelim ve şartları taşıyorsanız destekleyelim' değil, 'fırsatı
birlikte tespit edelim, fırsat üzerinden geliştirilen projeleri destekleyelim ve
ortak olalım' diye bir vizyonu yerleştirmeye çalışıyoruz'' dedi. Firmanın proje
sonunda, bir senelik geri ödemesiz dönemin ardından aldığı fonu 3 sene içinde
faizsiz ödediğini bildiren Çakmakcı, özel sektörün bu kaynağın farkında
olmadığını söyledi. Çakmakcı, 2008 yılında bir
çok firmanın bankaların kredilerini geri çağırması nedeniyle zor dönemler
yaşadığını, vakfın böyle bir şey yapmadığını ifade ederek, ''Biz finans kurumu
değiliz, bir misyonu yerine getirmeye çalışan bir kuruluşuz. Biz her zaman
ülkedeki finansal şartlara göre zorlanan firmalara iyi niyetli olduklarını
düşündüğümüz sürece esneklik gösteriyoruz. Amacımız ortak basiretiyle onların
başarısını sağlamak. TTGV, kamu ile özel sektör arasında bir köprü görevi
görüyor'' dedi. TTGV Genel Sekreteri Mete
Çubukcu, vakfın farkındalığının arttıkça proje sayısının da arttığını ifade
ederek, şöyle konuştu: ''Yaptığımız işin doğru
olduğunu bir şekilde gösterirsek talebin de artacağını ve kamu desteğinin de
gelişeceğini düşünüyoruz. Bugüne kadar bütçe sıkıntımız olmadı. Umarım bundan
sonra bütçe sıkıntısı olur. Bu iyi bir işaret. Bugüne kadar destekleyecek proje
kadar da kaynak bulduk. Kaynağın proje talebinden az olması Türkiye'deki
teknoloji geliştirme ve yenilik kapasitesinde iyi bir noktaya geldiğimizi
gösterir. Bir kaç sene içinde o noktaya geleceğimizi düşünüyorum. 2011 yılında
kullanmak üzere 35 milyon dolar bütçemiz var. Bugüne kadar 5 projeye 4 milyon
dolar, devam eden 15 projeye de 6 milyon dolar kaynak aktardık. Şu anda
elimizde, gelebilecek projeler için kullanmak üzere 25 milyon dolar bir paramız
var.''
Büyük firmaların sosyal sorumluluk projelerine ağırlık verdiklerini,
uluslararası büyük firmaların, belli alanlarda kendi isimlerini, markalarının
güçlendirmek için yaptıkları teknoloji geliştirme ve yenilik anlamında
yürütecekleri projelere de aracılık ettiklerini belirten Çubukçu, ''Bu türde
yapılan son proje, Bakü-Tiflis-Ceyhan Petrol Boru Hattı konsorsiyumunun Ceyhan
Havzası için geliştirdiğimiz endüstriyel simbiyosis projesi. Yani firmaların
birbirlerinin atıklarını girdi olarak kullanması ve toplamda sıfır ya da minimum
atık üretecek şekilde bu ilişkiyi geliştirmeleri. Çevreye zarar veren etkenlerin
azaltılması. Dünyada uygulaması çok fazla ama Türkiye'de ilk örnek'' diye
konuştu.
|