Tophane Tayfunspor'un tozlanmış
kupaları
Kahvehane: Boğazkesen'deki kahvehane
aslında Tophane Tayfunspor Kulübü. Alt katta kahvehane, üst katta kulübün
kupalarının ve hatıralarının saklandığı bir oda var. Işıl ve Sevinç hanım, bir
ay önce gündelikçi kadınlar gibi giyinmiş, ellerinde temizlik malzemeleriyle
kupaların yıllanmış tozlarını almış, üst katı bir güzel temizlemişler. Bugün
orada sizi bir projeksiyon bekliyor olacak. Projeksiyonda kahvehanenin daimi
müşterisi, doğma büyüme Tophaneli 81 yaşındaki Karababa lakaplı bir amca
anılarını anlatacak. 1939 doğumlu olduğu için 6-7 Eylül olayları da dahil pek
çok tarihi olaya şahit olmuş. Kahvenin sahibi Sebahattin bey, kahvehanesinin
erkek egemen bir yer olmasını istemediği için performansın içinde olmayı kabul
etmiş. Tur sayesinde kadın-erkek herkesin yolu oraya düşecek...
Alçıcı da nefis terbiyesi!
Alav Alçı
Dekorasyon: Performansın en sanatsal noktasının Kadiriler Yokuşu'ndaki
Alav Alçı Dekorasyon dükkanı olacağını söyleyebiliriz. Bu mekan sanatçıları çok
etkilemiş. Çünkü sahibi alçıcı Hüseyin Alav, sadece duvar için alçı süslemesiyle
ilgilenmiyor, Yunan heykelleri de yapıyor. Dükkana girdiğiniz bilek güreşi yapan
simsiyah elbiseli, bembeyaz yüzlü iki kadın tiyatro sanatçısıyla
karşılaşacaksınız. Nedenini siz bulun! Ama biraz ipucu verelim, işin içinde
nefis terbiyesi var...
Emlakçı spikere dönüşürse...
Emlakçı Kenan Aras: Boğazkesen Caddesi 58
numaradaki Aras Emlak'ta da bir oyuncu olacak ve kapıyı size o açacak. Emlak
fiyatlarından, Tophane'nin dönüşümünden bahsedecek. Doğaçlama bir sohbet. Sonra
birdenbire spikere dönüşecek olan oyuncu çeşitli haber kaynaklarından derlenen
Tophane'yle ilgili haberleri sunacak. Kenan bey bu arada nerede mi? Merak
etmeyin o yandaki ofiste sessiz sedasız ama iç geçirerek sizi dinliyor olacak...
Alçı müzesine dönüşen kırmızı kapılı yetimhane
Cennet Bahçesi: Boğazkesen Caddesi'nde kocaman
kırmızı kapalı binayı Cennet Bahçesi diye tabir etmiş sanatçılar. Üzerinde ay
yıldız olan, ne olduğu tam da anlaşılmayan soğuk görünen kapıyı açmış ve
sonradan Fransız Yetimhanesi olduğunu öğrendiklerini binanın içine girince
bambaşka bir dünyayla karşılaşmışlar. Kuşların öttüğü kocaman bir bahçe.
Yukarıya doğru uzayan katlar... İç mekanla dış mekan arasındaki fark onları
buraya çekmiş. Bahçenin üst katında da yine bir alçıcı var. Kemal Cımbız 40
senedir burayı atölye olarak kullanıyor. Ancak yetimhane şimdi bir alçı müzesine
dönüşmüş. Eskiden alçıdan yapılan tavan süslemeleri çok meşhurdu. Her evde
mutlaka olurdu. Şimdi o evlerden sökülen süslemeler binada biriktirilmiş. Cennet
bahçenin performanstaki işlevi, kafa dinleme yeri, rahatlama mekanı olarak
belirlenmiş. Ama birikmiş alçı süslemeleri, yeniden inşa edilmesi planlanan
Tophane'nin döküntülerinin buraya tıkıştırıldığına dair zihinde bir çağrışıma
neden oluyor. 20 metrelik dev bir tişört
Çamaşır: Kapıkulu Sokak, çok dar bir yola
sahip, etrafı kocaman duvarlarla çevrili ve onların arasında çamaşırlar asılı.
Işıl ve Sevinç Hanım, sokağın ritmiyle oynamak istedikleri için 20 metrelik bir
kumaştan dev bir tişört asmışlar o çamaşırlıklara. Tişörtün ortasına da
objektifi anımsatan kocaman bir delik açmışlar. Nedenini Işıl Eğrikavuk şöyle
anlatıyor: "Her mekanda bir kurgu yapıyoruz aslında. Ama bunlar yapıştırma
değil, o mekanların hikayesiyle örtüşen kurgular. Biz sadece bunların üzerinde
biraz oynuyoruz. Mesela alçıcıda zamanla oynadık. Kiminin hızıyla kiminin
ritmiyle... Bu sokağın boyutunu değiştirdik. Sokağın var olan gerçekliğine bir
boyut katmak şeklinde düşünebilirsiniz."
Beyoğlu Dikim
Evi: Burası da Boğazkesen Caddesi'nde. Sahibi Beşir Bostan el dikimi
çeyizlik yorganlar işlediği için mesleğinin yok olmasını anlatmış sanatçılara.
Sevinç Üçok, üniversitede resim bölümünde okuduğu için duvarlara asılan saten
yorganları görünce doğal bir serginin içinde hissetmiş kendini. O yorgancıda
sanatını icra ederken siz de dışarından ya da içeriden kendisini
izleyebileceksiniz....
Nihat Abi'nin duvar panosu
Duvar: Nihat Abi, duvarlara panolar yapan bir
mahalle sakini. Karabaş Caddesi'nde yakın zamanda askere giden biri delikanlı
için annesine hatıra olsun diye bir pano hazırlamış. Mekanları gezerken bu
sokağa geldiğinizde sizi duvarın karşısında bir fotoğrafçı bekliyor olacak.
İsterseniz fotoğraf çektirebileceksiniz.
|