BR> ‘Ulusoylar buradan gitti'
Beyoğlu Emlak Halim Şahin de, bölgenin problemli yapısına dikkat çekiyor.
"Eskiden ilgi vardı, şu anda iyi yerler satıldı. Eldeki küçük yerler kaldı. Artı
vakıflara, azınlıklara, işgalcilere ait bir çok bina var" diyen Şahin, kimsenin
bunlarla uğraşmak istemediğini anlatıyor. Ciddi bir rant oluştuğunu vurgulayan
Şahin, "20 bin TL olan binalar, 300-400 bin TL oldu. Benim tanıdığım iyi
yatırımcıların çoğu çıktı" diye konuşuyor. Şahin, Ulusoylar'ın da bir dönem
aldıkları parselleri satıp Balat'a yöneldiklerini belirterek, şöyle devam
ediyor: "Devlet devletliğini yapmadan özel sektör oraya girmez. Devlet yasal
zeminin oluşturacak ki özel sektör üzerine işlesin. Oranın güvenlik problemi ile
nasıl baş etsin özel sektör? Yatırımcı adam oraya girdiği zaman 30 binadan
onlarca yüzlerce alacak ki oradaya girdiğine değsin."
Aktif Gayrimenkul'dan Semih Akgün ise, bahsedilen yatırımcı ilgisinin
abartıldığını belirterek, "Burası çok sorunlu bir bölge. Son 6-7 yılda bu
söylentiler yüzünden 20 bin TL yerler 250 bin TL oldu. Özel durum tetikledi ama
beklenen sorunlar çözülmeden bu ilgi hiç bir şeye dönüşmez. Suç oranı çok
yüksek, güvenlik problem yaratıyor. Yatırımcıların gözünde cazibesini yitiriyor.
Bazı yerlerde bu bölgede eskiden geri kalan insanlar kendi gayrimenkullerini
değerlendiriyor" diyor. Tarlabaşı'nda çürük dişler
çekiliyor
Tarlabaşı Bulvarı, Beyoğlu'nu ikiye ayırıyor. Bölgeye girdiğinizde kendinizi
iki ayrı ülkede gibi hissediyorsunuz. Tarlabaşı'nda yıkımın başladığı sokaklarda
ise sessiz bir bekleyiş var. İki binanın arasında yıkılıp giden bina adeta çürük
bir diş gibi sökülüp alınmış, ancak yıkımı yapanlar dişçi hassasiyetine sahip
değil. Binaların yıkımı yan binalarda oturanlar için endişe kaynağı. Belediyenin
mahkemelik olduğu binalardan birinin sahibi Raşit Aydoğdu... "Binamda 4 tane
kiracım, aylık 2 bin 500 TL kira potansiyelim var. Devletin bana önerdiği 150
bin TL. Ben de kabul etmedim, mahkemeliğiz" diyor. Bunun bir rant projesi
olduğunu kaydeden Aydoğdu, "Biz buraların yenilenmesine karşı değiliz ama
binamın senelik 20 bin TL geliri var. Yeni yapacağı yerden 60 metrekare yer
vermeyi teklif ediyor. Beni memnun etmeden neden burayı vereyim? Burada 30
kişiye isthidam sağlanıyor. Bunları kimse düşünmüyor" şeklinde konuşuyor.
Gerçekten de binanın her katında atölyeler var. En üst katta bulunan Potin
Kundura'nın sahibi Necmi Güneş, dans ayakkabıları ustası. Arjantin'den
Yunanistan'a dünyanın dört bir yanına dans ayakkabası ihraç ettiğini, 15 yıldır
burada kiracı olduğunu anlatan Güneş, "Buradan çıkmak istemiyorum... Burası bir
tarih ve biz burada işe başladık. İstesek çoktan giderdik ama burasının
nostaljisi bambaşka" diyor. Bölge esnafından Burhanettin Barçın ise, "Bölgede
4-5 kilise var ve insanlar buralara gelemiyor. Yaptıkları şey doğru, müşteri
korkusundan buraya gelemiyor. Ama buranın kültürünün değişmesi gerekiyor. Bunun
rant projesine dönüşmeden yapılmasını çok isterdik" değerlendirmesinde
bulunuyor.
|