Göbeklitepe'de Ziyaretçilere...
Göbeklitepe Ziyaretçisiyle Bütünleşecek
Göbeklitepe, 18 Aydır Kapalı
Boğaz'da Tarihi Keşif
Göbeklitepe'de Yeni Keşif
2 Bin Yıllık Çeşme Bulundu
2600 Yıllık Tapınak Bulundu
Tarihi Karargah Binaları 101...
Esirlerin Yaptığı Tünelde...
Göbeklitepe 8 Aylığına Kapanıyor
Göbeklitepe Davos'ta Görücüye Çıkacak
Hasankeyf Kazılarında Göbeklitepe’den...
Göbeklitepe için UNESCO'da...
Göbeklitepe'nin Kazı Başkanı...
Göbeklitepe'ye Asfalt Yol
Tarihi Keşif: Göbeklitepe'nin Benzeri Bulundu
Uşak Üniversitesi Fen ve Edebiyat Fakültesi Coğrafya Bölümü Öğretim Üyesi Yrd.Doç.Dr. Selahattin Polat ve ekibi, Banaz'da yaptıkları ön araştırmada Şanlıurfa'nın Göbeklitepe benzeri dünyanın en büyük açık hava SİT alanının izlerine rastladıklarını söyledi.
DHA'nın haberine göre, Yrd.Doç.Dr. Polat, bölgede ön bulgulara rastladıklarını, araştırmanın detaylı bir şekilde devam ettiğini söyledi.
Uşak Üniversitesi'nin düzenlediği Uluslararası Uşak Arkeoloji Çalıştayı'nda yaptığı araştırmayı sunan Uşak Üniversitesi Fen ve Edebiyat Fakültesi Coğrafya Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Selahattin Polat, Banaz İlçesi Sürmecik Kaplıcası Mevkii'nde, günümüzden 320 bin yıl önce bir yerleşim alanı olduğunu ortaya çıkardıklarını açıkladı. Yrd.Doç.Dr. Polat, "Banaz'a 7 kilometre uzaklıkta Ören ve Gedikler köyleri arasında yer alan tarihi Sürmecik Kaplıcası'nın bulunduğu bölgede rastlanan Paleotik Çağ Yontmataş buluntuları, şimdiye kadar Ege Bölgesi'nde saptanan en zengin Paleotik Çağ buluntu topluğunu oluşturuyor. Yontma taştan yapılan aletlerin tipi ve özellikleri orta Paleolitik dönem Mousterien kültürünü işaret etmektedir. Bu bulgular, Uşak ve yöresinde yüz binlerce yıl boyunca insanların kesintisiz bir şekilde yaşadığını ortaya koymaktadır" dedi. Bölgede Mousterien kültürün tüm evrelerinin bir arada bulunduğunu ifade eden Yrd.Doç.Dr. Polat, "Bölgede çok karakteristik ve zengin yontma taş materyal ile sergilendiği bu büyüklükte hiç açık hava SİT kenti şu an kadar bilinmemekteydi. Ekibimizle birlikte bölgede yaptığımız ön araştırmalarda yerleşim alanında tarih öncesi birkaç at dişine rastlayınca araştırmayı derinleştirdik. Bölgede bulunan at dişlerinin ardından bölgede o dönemde yaşayan başka canlılara ait hayvan fosillerine rastlanabileceğinin göstergesi olduğuna inanıyoruz. Bölgede bir kurtarma çalışması başlatılması gerektiğini düşünüyoruz. Çünkü çağlar öncesi bu yerleşim alanının üzerinde mermer arayan şirket, bilmeden oldukça bir tahribat yapmıştır. Burada yapılacak çalışmalar, şu ana kadar yerleşim alanı olarak 7 bin yıllık mazisi olan Uşak'ın tarihini çok daha ötelere götürebilir" diye konuştu. |