Sulukule’de yıkılan evlerin yerine
TOKİ ihalesiyle Özkar İnşaat’ın yaptığı
‘Osmanlı evleri’ bitmek üzere. Fatih Belediye Başkanı
Mustafa Demir, beş yıl önce “Proje burada yaşayan insanların
başka yere taşınması projesi değildir. Burada hak sahibi olan aileler yine hak
sahibidirler” demişti. Sulukule olarak bilinen Neslişah ve
Hatice Sultan mahallelerinde yaptığımız araştırmaya göre,
evleri yıkılan 900 hissedar arasından en fazla 50’si 640 konutluk projede hak
sahibi.
Radikal Gazetesi'nden Elif
İnce'nin haberine göre, kimi esnaflık yapıyor, kimi otoparkta
güvenlik görevlisi olarak çalışıyor ama ortalama gelirin 300 lira civarında
olduğu mahallede gelir seviyesi en yüksek aileler onlar. Evlerinin yıkılmasına
karşı çıkmamışlar, belediyeyle anlaşarak ‘Sulukule Mülk Sahipleri
Derneği’ni kurmuşlar ve yeni projedeki evlerde hak sahibi olmuşlar. Ama
şimdi onlar da mağdur. Çünkü belediyeyle yaptıkları sözleşmeye rağmen ne kaç
metrekarelik evde oturacaklarını ne de evlerine ne kadar para vereceklerini
biliyorlar. Sözleşmede talep ettikleri evin metrekaresi ve fiyatı belirlenmiş,
altına imzalar atılmış. Şimdi belediye, ‘Kaç metrekarelik evde oturacağınız
kurada çıkacak’ diyor.
54 yaşındaki Yıldız Kaynar, doğma büyüme Sultan Mahalleli.
Yıkılan evi 58 bin liraya sayılmış, projede 125 metrekarelik bir ev için
sözleşme imzalamış. 107 bin lira borca girmeyi kabul etmiş, beş senedir bu evi
bekliyor. “Beş altı yaprak bir şeyler vardı, okumadan imzaladık. Hiç tahmin
etmiyorduk böyle bir şey çıkacacağını” diyor. “Hangi metrekareye yazıldıysam onu
istiyorum. Evim, Niyazi Müsri Sokak’taydı. Bana yine aynı yerden versinler
evimi. Burayı bu semtin insanları için yaptık diyorlar. Kura çekilişini
dışarıdan gelenlere yaptırsınlar.”Belediyenin tepkisinden korktuğu için adını
vermek istemeyen başka bir hak sahibi de “Biz buranın asıl toprak sahibiyiz,
neden kuraya girelim ki?” diyor. “Sözleşmeyi anlamadan imza attık, cahillik
ettik.”
Emlak sitelerinde 450 bin liraya satılığa çıkan evlerin aslında ne
metrekaresi, ne de yeri belli. 120 metrekare olduğunu sandığı evini
Emlakjet.com sitesinden 420 bin TL’ye satışa çıkaran bir hak
sahibi olan bitenden habersiz. Evin fiyatına “Basında çıkan haberlerden, sağdan
soldan duyup” karar vermiş. Bizden aldığı haber üzerine belediyeyle konuşarak
evlerin büyüklüğün de kuraya bağlı olduğunu öğrenince inanamıyor, evini emlak
sitesinden kaldırmaya karar veriyor.
Yeni projeye yaklaşamayan yüzlerce aileninse durumu daha kötü. Evinden
çıkartılan 500 kiracıdan 337’si TOKİ’nin konutlarına yerleştirilmişti.
Kayabaşı’ndaki konutlara yerleşenlerin hepsi geri döndü, şehre 45 km uzakta olan
Taşoluk’ta ise yalnızca 6 aile kaldı. Geri dönenler yıkılan mahallelerinin
çeperine yerleşti. Sulukule Dayanışma Derneği Başkanı Şükrü
Pündük, geri dönenlerin emlak değerlerinin artmasıyla yükselen kiraları
ödemekte çok zorlandığını anlatıyor, “Apartmanların bodrumlarına, bulabildikleri
en ucuz dairelere yerleştiler” diyor. “Mahallede herkes akraba olduğu için
kiralar çok düşüktü. Herkesin durumu kötüleşti, buna kentsel değil rantsal
dönüşüm demek lazım.”
Üniversiteli bile anlamaz
Tarlabaşı’nda yıkımla mücadele eden derneğin avukatı
Barış Kaşka, Sulukule’de imzalanan sözleşmeyi
vatandaşın anlamasının imkansız bir dilde yazıldığını anlatıyor: “İdare
vatandaşın 2008 yılındaki taşınmazına biçtiği değeri sabit tutmuş ama yeni
inşaatın bedelini ucu açık bırakmış. Vatandaş kuralardan sonra ne ödeyeceğini
bilmiyor.
Kaç metrekarelik bir ev alacağını da bilmiyor. İdarenin sözleşmenin tüm
esaslı şartlarını tek taraflı şekilde değiştirme hakkı var. Ayrıca bu çok
teknik, karma olarak nitelendirdiğimiz bir sözleşme tipi. Bu sözleşmeyi
üniversite tahsili görmüş bir kişinin bile anlamaması normal iken Suluke’de
yaşayan vatandaşların anlamasını beklemek gerçekçi değil. Şayet vatandaştan
bugünkü piyasa değerleri ile ödeme yapması istenirse bu hukuka aykırılık olur.
İdare, sözleşmede vatandaşın aleyhine olan hükümleri uygulamadan,
ödeyebilecekleri adil bir bedele tapularını devretmeli, aksi durumda vatandaş
hakkını mahkemelerde arayacaktır.”
Onlar yeni Sulukuleliler
2009’da Hurriyet gazetesi, konutların yüzde 50’sinin, Fatih Belediye Başkan
danışmanı Mustafa Çiftçi ve aracıların vasıtasıyla el
değiştirdiği duyulmuştu. AKP Fatih İlçesi Yönetim Kurulu Üyesi Recep
Karaoğlu'nun yeni projeden ev satın aldığı da bu şekilde ortaya
çıkmıştı. Haberin ardından istifa eden Karaoğlu, "Sulukule'de siyasi bağlantısı
olan da olmayan da, belediye çevresinden olan da olmayan da aynı şekilde ev
aldı. Ben sadece kendi adıma işlem yaptırdım, diğerleri evleri açığa çıkmasın
diye başkalarının isimleri üzerinden satın aldılar" demişti. Yine istifa eden
Fatih Belediye meclis üyesi Yakup Karoğlu da Sulukule
projesinin baştan sona gizlilik içinde yürütüldüğünü anlatarak "Belediye başkanı
Sulukule ile ilgili bir sunum yaptı; işte yüzde 1’i çalgıcı, zurnacı, yüzde
47’si ilkokul mezunu bile değil dedi. Doğrudur o insanlar sizin nezrinizde cahil
ama siz de çok kurnazsınız. Sulukule rant kapısı olmuştur. Endişem şu; yarın
oralarda meskenler yapılacak, kimler oturacak, beddualar alacığız" demişti.
Habere göre, Romanların ev ve arsalarını alanlar arasında AKP Kayseri
Milletvekili Yaşar Karayel’in oğlu Emrah
Karayel, Deniz Feneri skandalında görevden alınan İstanbul 10. Noteri
İsmet Büyükkılıç, İsmailağa cemaatinin lideri Mahmut
Ustaosmanoğlu, eski İBB Emlak ve İstimlak Müdürü ve AKP’dan başkan aday
adayı Mevlüt Karataş da var.
Belediye: Martta belli olacak
Fatih Belediyesi, Radikal’in soruları üzerine şu açıklamayı yaptı:
“Sulukule 1. Etap projesinde 164 adet konut blokunda 575 adet daire
bulunmaktadır. Mülk sahipleri proje içerisinden kendilerine verilmiş olan konut
ve ticaret birimlerine karşılık olarak taşınmazlarını TOKİ’ye devretmişlerdir.
Tapularını TOKİ’ye devretmiş olan hak sahiplerinin sözleşmelerini başkalarına
devretmemeleri için tapuya şerh konulmu?tur. Çünkü projeden alacakları
birimlerin ne alanları, ne yerleri ve ne de konumları henüz belli değildir. Bu
durum Mart 2012’de noter huzurunda çekilecek olan kura ile belirlenecektir.
Kuralar hak sahiplerinin talepleri içeriğinde büyük alanlı konutlardan
başlanarak küçük alanlı konutlara doğru indirgenerek yapılacaktır. En büyük
daire 100 metrekaredir. Devirle ilgili basında çıkan haberler doğru olmadığı
gibi bu doğrultuda Belediyemizin onay vermesi de yasal olarak mümkün değildir.
2012 Haziran ayı itibarı ile hak sahiplerine yeni konut ve işyerleri altyapı ve
çevre düzenlemesi tamamlanmış olarak teslim edilecektir.”
|