|
Konut Geliştiricileri ve Yatırımcıları Derneği (KONUTDER) Yönetim Kurulu Başkanı Ömer Faruk Çelik, ekonomik ve siyasi konjonktürde meydana gelen gelişmeler, döviz ile faizin yükselişi ve kredi maliyetlerinin artmasının ardından yılın başında, gayrimenkul sektöründeki satış süreci ve talebin bir miktar ötelendiğini söyledi. Ancak sektörün durmasından bahsetmenin mümkün olmadığını vurgulayan Çelik, sektörde inşaatların ve projelerin devam ettiğini belirtti.
"Erteleme eğilimi var ancak harekete geçilmeli"
Orta ve uzun vadede borçlanarak konut almak isteyenlerin, böyle dönemlerde genellikle satın alma kararlarını piyasalar normale dönene kadar erteleme eğiliminde olduğunu anlatan Çelik, şöyle devam etti: "Ancak ev almak için doğru zamandayız. Doların lira karşısında yüzde 26'ları bulan değer kazancı, inşaat maliyetlerini de etkiledi. Yükselen kur ve faizler nedeniyle inşaat firmaları, maliyetleri yükselmesine rağmen stoklar nedeniyle bu artışı fiyatlara yansıtmadı. Sektörde kar marjı da sanıldığı kadar yüksek olmadığından şirketler maliyet artışını fiyatlara en az yüzde 10-15 yansıtacaktır. Yani şimdi ev alanlar, bu oranda karda olacak diyebiliriz. Bu nedenle ev alacaklar, fiyat artışlarından etkilenmemek için faizdeki oynamalara bakmamalı, ev almak için harekete geçmeli."
Avro, dolar ve altının gayrimenkuldeki kazancı sağlayamayacağına işaret eden Çelik, doğru gayrimenkulün yüzde 30'ları bulan prim sağlayacağını vurguladı. Çelik, ayrıca marka değeri yüksek firmaların bünyelerinde sağladığı avantajlı ödeme planları ve faizi sübvanse etmelerinin, bu dönemde konut alıcıları için avantaj yarattığını bildirdi.
"Konut sektörü, 30 yıl aynı ivmeyle büyüme potansiyeline sahip"
Konut sektörünün gelecek 20-30 yılda aynı ivmeyle büyüme potansiyeline sahip olduğunu ifade eden Çelik, sadece nüfus artışına bağlı olarak her yıl 600 bin konut ihtiyacı bulunduğunu ve yaklaşık 550 bin konutun da satıldığını söyledi. Yurt içindeki bu talep ve kentsel dönüşümün, sektöre uzun vadede iş yapacak potansiyeli sağladığını dile getiren Çelik, ülkede 2023'e kadar 7 milyon yeni konuta ihtiyaç duyulduğunu, bu nedenle önemli bir pazar payı oluşacağını belirtti.
"Geçen yıl yüzde 1 KDV avantajı satışlara yansıdı"
Tüketici Koruma Kanunu ile haksız rekabetin önüne geçilmesi ve yeni İmar Yasası ile projelere çekidüzen gelmesinin sektör adına olumlu olacağını anlatan Çelik, "Ancak yeni KDV düzenlemesi maalesef sektörde hesap karmaşası getirdi. Eskiden 150 metrekareden küçük, büyük ayrımı varken, şimdi KDV'nin hesap edilebilmesi için 15'e yakın kriteri ölçüp biçmek gerekiyor" diye konuştu. Geçen yıl yüzde 1 KDV avantajının satışlara yansıdığına dikkati çeken Çelik, "Bu yıldan itibaren KDV artışı, satışları düşürecek bir unsur olacak" değerlendirmesinde bulundu.
|
