Bundan 22 sene önce Türkiye'de kaliteli ofis mobilyası
üretilebileceğini dünyaya kanıtlamak üzere yola çıkan Nurus, sürekli yeni nişler
bularak, bölgesel lider olma yolunda emin adımlarla ilerliyor. Hedeflerini
baştan net belirlediklerini söyleyen Nurus Genel Müdürü Güran Gökyay, Nurus'u
'ezber bozan' bir firma olarak nitelendiriyor. Gökyay'la Nurus'un tasarım
ilkeleri ve proje geliştirme süreci ile global kriz sonrası sektörün durumu
üzerine konuştuk.
Nurus’un sektördeki mevcudiyetini
nasıl tarifliyorsunuz?
1988 senesinde işe başladığımızda
hedeflerimizi çok net belirledik: Sıradan işler yapmayacak, belirli nişler
bulacaktık. Yaptığımız her işin kendi içinde bir özelliği olacaktı.
Aynı
alanda, çoklu vaziyette aynı sıradan işi yapanlar bulunuyorsa, kimse oradan
ekmek yiyemez hale geliyor. Yan yana sıralanan eczaneler, kuyumcular gibi… Bir
yerde iş görüldüğü anda orada kümeleniliyor.
Nurus ise kendisini ‘ezber
bozan’ bir firma olarak adlandırıyor. İlkler değil ama yapış tarzı çok önemli.
Bundan 15-20 sene önce, Türkiye’den iyi ofis mobilyası çıkması, “tasarım
ürünü” çıkması sık rastlanan bir durum değildi. Avrupa’daki firmalar Türkiye’nin
varlığından bile pek haber değildi. Geri bir ülke olarak, bir üretim ülkesi
olarak görülüyorduk. O dönemde firma mümessilliği için yurtdışında görüşmelere
gittiğimizde, öncelikle ne kadar satış yapabileceğimiz soruluyordu. Bugün ise
yurtdışındaki rakiplerimizin kendi pazarlarındaki üretimlerini bile
bozduk.
Xylos,
Belçika
Global Kriz Avantaja Dönüştü
2009’da
da bir büyüme yakaladık, 2010’u da aynı şekilde çıkaracağız gibi gözüküyor.
Bugün Avrupa’da halihazırda %35-50 arasında bir küçülme var. Bu bizim açımızdan
ciddi bir avantaj.
Tabii Türkiye’deki normların da yukarı çıkıyor olması
gerek ki bu sadece Nurus’a özel bir imkan olmasın. Diğer firmaların da niş
çıkaran, iyi tasarımcılarla çalışan, iyi normlarla gelen bütünsel bir yapısı
olması gerekiyor. Türkiye iyi mobilya üreten bir ülke olma yolunda ilerliyor ama
birçok firma niş bulma noktasında halen takipçi durumunda.
Bunun yanında
bir de varolan imkanı bozmakla ilgili örnekler var. Yurtdışından bir bayi
buluyoruz, onunla iş yapmaya başlıyoruz. Türkiye’deki takipçimiz gidiyor o
bayiyle görüşüyor. Onları tercih ederse daha ucuza mal vereceğini söylüyor.
Başka bir noktada konuşlanmak yerine hazır yolu seçiyor. Farklılaşmak yerine
aynılaşmak ve yapılanı daha ucuza yapmak gibi bir tercihte
bulunuyor.
Nurus, hem Türkiye’ye hem dünyaya iş yapan bir firma olarak
kurumsal bir kimlik oluşturdu. Türkiye’nin dünyada ilk akla gelen, fikir yaratan
10-15 firmasından biriyiz. Çıkarmış olduğumuz birçok ürün dünya için de çok
yenilikçi. Belli bir yaşam tarzına hitap eden ürünler serisi sunuyoruz. Sürekli
yeni nişler buluyor ve ezber bozuyoruz.
Sabiha
Gökçen Havalimanı, İstanbul
Söyleşinin tamamını okumak için lütfen
ilerleyiniz.
|