Çevreyle İlgili Yasa Düzenlemesi...
Torba Kanun Kabul Edildi
70 Yıl Sonra Arazi Satışı...
"Kırgızistan ile Madencilik...
Enerjide Tartışılan Düzenleme Yasalaştı
Çevrecileri Ayağa Kaldıran...
36 Bin Ağaç, Madene Feda Edilecek
3 Oda, Kanun Teklifinin Geri...
Bergama’da Halk ÇED Toplantısına...
"Ormanlara Maden Ruhsatı Verilmiyor"
Maden Şirketlerine Ruhsat...
Şirketlerin ÇED Oyunları Denetim...
Mezarlığa da Maden Ruhsatı Verildi
Maden Ocağının Verdiği Zarar...
Muğla’yı Bin 449 Parçaya Bölmüşler
Madenlere Süre Uzatımı Onaylandı
Maden Şirketlerine ‘Özel’ Tasarı
Maden Sahaları Denetlenmiyor,...
Maden Ocağına Karşı Koyunlu Eylem
Bartın’a Dört Yeni Maden Ocağı Tehdidi
Bakır Madeni Projesinin ÇED...
Maden Firması, Köylüye Arsenikli...
“Madencilik Yasa Değişikliği Endişe Verici”
TEMA Vakfı, “Elektrik Piyasası Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi” madencilik faaliyetlerinin çevreye ve insan sağlığına olumsuz etkilerini artıracak düzenlemeler içeriyor diyerek, maddelerin tekrardan düzenlenmesini talep etti.
TEMA Vakfı'ndan yapılan yazılı açıklamada, enerji piyasaları ile ilgili değişikliklerin yanı sıra madencilik faaliyetlerine ilişkin düzenlemeleri de içeren 47 maddelik kanun teklifinin madencilik faaliyetlerinin çevreye ve insan sağlığına olumsuz etkilerini artıracak düzenlemeler içerdiği vurgulanarak, maddelerin tekrardan düzenlenmesi talep edildi. Cumhuriyet’te yer alan habere göre; maden yasasında değişiklik yapılmasını teklif eden ve Meclise sunulan ‘Elektrik Piyasası Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi’ için komisyon görüşmesi 13 Ekim Salı günü yapılacak. Kanun teklifinin özellikle 3’üncü ve 5’inci maddelerinde önerilen değişikliklere dikkat çeken TEMA Vakfı, mevcut hali ile çevre ve insan sağlığını korumaktan çok uzak olan mevzuatın çevre ve insan sağlığı lehine tekrar ele alınmasını talep ederken, yetkilileri bu konuda harekete geçmeye ve sorumlu davranmaya davet ediyor. Kanun teklifinin 3’üncü maddesinde önerilen değişiklik ile maden ruhsatlarının uzatma (temdit) döneminde, denetlemeler ve izinler tamamlanmadan maden işletmelerine 12 ay daha çalışma hakkı sunulduğunu ve bu durumun uzatma öncesinde gerekli inceleme ve denetim süreçlerinin, tedbir uygulamalarının ve cezai süreçlerin aksamasına neden olacağı gibi; durdurulması ya da iptal edilmesi gereken bir ruhsatın ruhsat sahibine mevzuata aykırı bir şekilde 12 ay daha faaliyetine devam etme imkânı vereceğini belirten TEMA Vakfı, böylece çevre, toplum sağlığı ve iş güvenliği gibi süreçlerdeki aksaklık ve eksiklikler, mevzuatla uyumsuz işlem ve eylemler gibi nedenler ile durdurulması gereken ruhsatların 12 ay daha mevzuata aykırılıkları gidermeksizin çalışmasının önü açılarak çevre ve insan sağlığının tehlike altına atılacağını" söyledi. Açıklamanın devamında şu ifadeler kullanıldı: “Taslakta yer alan 3’üncü maddenin gerekçesi, “izin süreçleri ile ilgili işlemlerin uzamasından kaynaklanan ve üretimin aksamasına neden olan denetim ve izin süreçlerinden kaynaklı sorunların giderilmesi” olarak açıklanıyor. Ancak bu sorunlar, mevcut Maden Kanunu’nun 24’üncü maddesinde yer alan ruhsat uzatma-başvurma döneminin daha erken bir tarihe alınmasını sağlayacak düzenlemelerle ya da kamunun ilgili birimleri için bu süreçleri hızlandırıcı mekanizmalar öngörülerek çevre ve insan sağlığı tehdit altına alınmadan giderilebilir. Teklifin 5’inci maddesi ise, madencilik faaliyetlerinde ruhsat alanı dışına yapılan taşmaların Kanun’un Ek-15’inci maddesinde yer alan cezai düzenlemelerden istisna tutulmasını öneriyor. Bu maddeyle ruhsat alanı dışına taşılması durumunda taşmaların “tedbirsiz ve dikkatsiz faaliyetler sonucu” olması halinde maddede yer alan cezai hükümlerin bu işletmeler hakkında uygulanmaması öneriliyor. Öneri bu hali ile dikkatsizlik ve hata içeremeyecek derece önemli olan madencilik faaliyetlerinde gerçekleştirilen ihlallere meşruluk tanıyor ve madencilik faaliyetini gerçekleştiren kurum ve kuruluşların sorumluluğunu yok sayıyor. Orman Genel Müdürlüğü 2019 Yılı Sayıştay Denetim Raporu’nda, uygulamadaki cezai süreçlere rağmen mevcut madenlerin %72’sinde sınır aşımı tespit edildiği ifade edilmişti. Yeni düzenleme ise sınır aşımlarını teşvik edecek ve meşrulaştıracak bir zemin oluşturuyor. Ülkemizin doğal varlıklarını ve insan sağlığını hiçe sayan bu değişikliklerin kabul edilmemesini ve mevcut hali ile zaten çevre ve insan sağlığını korumaktan çok uzak olan mevzuatın çevre ve insan sağlığı lehine tekrar ele alınmasını talep ediyoruz. Yetkilileri bu sorumlulukla harekete geçmeye davet ediyoruz.” |