Kartal'da Çöken Binaya İlişkin...
Kartal'da Hak Sahiplerine...
Kartal'da Çöken Yeşilyurt...
43. Dünya Şehircilik Günü Kolokyumu
"Kentsel Dönüşümde Yaşanan...
İkinci Kartal Faciası Kapıda
Kartal'da İlk Temel Gelecek...
Kartal'da Riskli Binaların...
Kartal'da Riskli 8 Binadan...
Kartal'da Bir Riskli Bina Daha Yıkılıyor
Mimarlar Odası, Türkiye Mimarlık...
Kartal'da İkinci Binanın Yıkımı...
Vatandaşlara Kritik Uyarı:...
Yapı Denetim Kuruluşları Birliği'nden...
Kartal'daki Riskli Bina Boşaltılıyor
Müteahhitlerden Eski Binalar İçin Uyarı
Kartal’da Bir Bina Daha Yıkılmayı...
Kartal'da Çöken Binanın Yanındaki...
Avcılar'daki Tehlikeli Bina...
İmar Barışında Çürük Bina Uyarısı
"Yapı Üretim Sürecinde Sistem...
Çöken Binanın Kolonlarından...
Kartal'da Riskli Binanın Yıkımı Sürüyor
Çöken Binaların Zararı Sigortadan...
8 Katlı Binada Çökme Tehlikesi;...
Cumhurbaşkanı Erdoğan: Kaçak...
"Arkeolojik Sit Alanlarında...
Çöken Bina Devletle Barışmış
MMO Başkanı'nın Kartal'da...
"İmarda 5-6 Kat Görünüp Yerinde...
TMMOB: Binalarda Zemin-Etüt...
Kartal'da Çöken Bina İle İlgili...
Kartal'da 8 Katlı Bir Bina Çöktü
Kartal'da Çöken Bina İle İlgili Açıklamalar
Kartal'da yaşanan facia ile ilgili TMMOB kurumları basın açıklamalarını yayınlayarak, gerekli önlemlerin aciliyetle alınmasının önemine dikkat çektiler.
TMMOB Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi, Şehir Plancıları Odası ve İnşaat Mühendisleri Odası, Kartal'da çöken bina ile ilgili basın açıklamalarını yayınladılar: "Bilimi ve tekniği reddetmekten derhal vazgeçin" -Yapının 1992 yılında 5 katlı olarak yapı ruhsatına sahip olduğu ve son 3 katın ruhsatsız olarak inşa edildiği, -Yapının iskânının olmadığı, zemin katında da çalışma ruhsatı olmayan hazır giyim atölyesinin bulunduğu, bodrum katında da daha önceleri marangoz atölyesinin yer aldığı, -Nüfus müdürlüğünün kayıtlarına göre binada 43 kişinin ikamet ettiği, 1999 depreminden sonra yapının taşıyıcı sistemlerinde çatlaklar oluştuğu ve bu çatlakların sıva ile kapatıldığı, -Yapının çökme saatinden yaklaşık 1,5 saat önce binada bir gürültü ile çatlaklar oluştuğu ve zemin katta atölyede çalışanların dışarıya çıktığı ancak bir süre sonra tekrar yapı içine girmiş oldukları, -Binanın çökmesinden önce herhangi bir patlama olmadığı, -Bina ıslak hacimleri içindeki fayans kaplamaların kabardığı ve taşıyıcı sistemlerde çatlakların bulunduğu, Fotoğraf:Osman Güdü -Yıkılan binanın yanında bulunan ve yapının çökmesi sırasında taşıyıcı sistemlerinde hasar oluşan 8 katlı, 18 daireli bir apartmanın da mühürlenerek boşaltıldığı, gece saatlerinden sonra aynı bölgede aynı gerekçe ile toplam 7 yapının daha boşaltıldığı, -Ayrıca göçük üzerinde yapılan ilk gözlemler sonucu, 1999 Marmara Depreminde bütün göçen binalarda rastladığımız betonarme detay, sistem ve malzeme hatalarının (etriye sıklığı, beton ve inşaat demiri kalitesi ve buna bağlı korozyon vb.) bulunduğu ve binanın düşey taşıyıcı sisteminin taşıma kapasiteni yitirdiği tespit edilmiştir. Açıklamanın tamamına linkten ulaşılabilir. "Kent sağlığını ve can güvenliğini tehdit eden imar barışı uygulaması geri çekilmelidir" Fotoğraf:Emine Coşkun Risk yönetimi anlamında yapıcı ve bilimsel adımların atılması gerekirken 2018 yılı Mayıs ayı içerisinde yapı ruhsatlarında mühendis imzası bulunma zorunluluğunu kaldırılmış; 7143 sayılı Kanun`un 16. Maddesi ve 3194 sayılı İmar Kanunu`nun Geçici 16. Maddesi ile 18 Mayıs 2018 tarihinde İmar Barışı adıyla yürürlüğe giren imar affı uygulaması ile ruhsatsız veya ruhsat ve eklerine aykırı yapıların kayıt altına alınmasına başlanmış, başvuru neticesinde düzenlenen Yapı Kayıt Belgesi ile kaçak yapılar veya yapı eklentileri yasal statü kazanmaya başlamıştır. Yapı Kayıt Belgesi başvurularında, başvuru sahibinin beyanı esas alınmış, kayıt altına alınan binanın risk durumuna ve mevcut kondisyonuna ilişkin herhangi bir denetim süreci işletilmemiştir. Açıklamanın tamamına linkten ulaşılabilir. "İmar barışı ismi altında kaçak yapılara af getirenler bu sizin eserinizdir" "Son birkaç ay içerişinde meydana gelen göçme ve yıkılmalara bakıldığında bunun bir varsayımdan öte gerçeklik olduğunu görürüz. Bağcılar Kirazlı Sokak'ta ve Beyoğlu Sütlüce Sokak'ta bulunan iki bina göçmüş, Sancaktepe'de bir ilkokulun istinat duvarı yıkılmış, Ümraniye Parseller Mahallesi'nde metro kazısı nedeniyle binalar göçme tehlikesi nedeniyle boşaltılmıştır. İnşaat Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi Kartal Sema Sokak'a acilen heyet göndermiş, ilk gözlemlere göre çökmenin zemin kattaki kolonların taşıma kapasitelerini yitirmesi nedeniyle olduğu sonucuna varmıştır. Benzer olaylar daha önce de yaşanmıştı; Konya Zümrüt Apartmanı, Diyarbakır Hicret Apartmanı, Zeytinburnu Beştelsiz Mahallesi'ndeki bina da aynı nedenle çökmüş ve onlarca insan hayatını kaybetmişti. İnşaat Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi'nin, İmar Barışı ismi altında başlatılan ve esasen imar affı olarak uygulamaya alınan girişime yaptığı itirazın ne kadar dayanaklı olduğu açığa çıkmıştır. İstanbul`da pek çok bina aynı durumdadır ve ne yazık ki bu sebepten dolayı haklı çıkmaya devam edeceğiz. İmar affına neden gerek duyulmuştur? Mühendislik hizmeti almadan üretilen yapıların yasal statü elde ederek mevcudiyetini sürdürecek olmasından vatandaşların can ve mal güvenliği ve kamu yararı açısından zararı bir tarafa bırakalım, ne gibi bir yarar umulmaktadır? Yoksa karar vericileri harekete geçiren imar affı başvurularından toplanacak para mıdır? İnsan hayatı ne zaman öncelikli olacaktır?" Açıklamanın tamamına linkten ulaşılabilir. |