İnşaat Mühendisleri Odası: “Haydarpaşa garı yanamaz!"
Tarihi Haydarpaşa Garı’nda çıkan yangın, birilerinin “otel mi olacak, yerine gökdelen mi dikilecek” tartışmasını bitirdiği izlenimini veriyor. Haydarpaşa Garı, yüz yıllık tarihinde birkaç kez tehlike atlattı fakat bugün kendisine yönelen tehditler, bugüne kadar olanların toplamından daha fazla. Çünkü Haydarpaşa bugün tarihe saygısı, estetik anlayışı, vicdanı ve kamuoyu duyarlılığı olmayanlar tarafından yok edilmek isteniyor. Çünkü Haydarpaşa Garı’nı yok etmek isteyenler bugün Türkiye’yi ve İstanbul’u yönetiyor. Kentsel rant oranının çok yüksek olduğu bölgenin turizm ve ticarete açılmak istenmesinin önündeki en büyük engel olan Haydarpaşa Garı ilk önce yıkılmak istenmiş, kamuoyu büyük tepki gösterince bu sefer yıkmadan yağmalanması düşünülmüştür. Yaklaşık 5 sene önce yerine gökdelen yapılması gündeme gelen tarihi gar, geçen yıl da İstanbul Büyükşehir Belediyesi tarafından onaylanarak koruma kuruluna gönderilen imar planıyla ‘kültürel tesis, turizm ve konaklama’ alanı olarak belirlenmiş, Haydarpaşa Limanı’nın gerisindeki bölgeye de yüzde 60 oranında yapılaşma getirilmişti. Bunun anlamı garın ve gar bölgesinin otel olarak kullanılacak olmasıdır. Ayrıca ülkemizdeki demiryolu ulaşımına dönük tehditlerin de bir parçası olan bu durum bize göstermektedir ki siyasi iktidar ‘demiryolu nostaljisi’ yaşatılacak turizm işletmeleri yaratmak istemektedir. Arkasından ne geleceği belli… Haydarpaşa’da ‘çıkan’ yangın, tarihi binanın bir süre sonra can güvenliği nedeniyle gar olarak kullanılamayacağına ilişkin bir kararın ve ardından rant alanı haline getirilmesine dönük çalışmaların habercisi gibidir. Yangın söndürme çalışmaları dahi bu niyetin göstergesi gibidir. Üstelik çatı katında olmasına rağmen yangına havadan müdahale edilmemesine ilişkin yetkililerin açıklaması doyurucu değildir. Yangın sonucu 4. katı da saran alevlerin daha da yayılması sonucu binanın çökme tehlikesiyle karşılaşacağı çok açıkken ahşap direkler üzerine oturtulmuş binada yeterince yangın önlemi alınmamasının sorumluları belirlenmelidir. Gar içinde yapılan tadilat çalışmalarına ilişkin şüpheler de dile getirilmektedir. Tadilatın belediye denetiminde ve ruhsatlı olmadığı; tarihi binanın yapısına uygun yapılıp yapılmadığı; doğru malzemelerin kullanılmadığı gibi iddialar yangın sebebine ilişkin ciddi şüpheleri de beraberinde getirmektedir. Her ne sebepten olursa olsun bir yangının çıkmış olması dahi en basit ifadeyle tarihi Haydarpaşa Garı’ndaki özensizliği göstermektedir. Haydarpaşa Garı tarihi ve kültürel özellikleriyle ülkemizin en önemli simgelerindendir. Gar estetik değeri ve mimari nitelikleriyle de yapım amacına uygun olarak korunması ve yaşatılması gereken bir yapıdır. Haydarpaşa ayrıca Türkiye’deki en önemli kamusal alanlarından biri olduğu gibi ve toplumsal belleğimizin de en değerli mekânlarındandır. Haydarpaşa Garı ne yanabilir ne yıkılabilir ne de kendinden başka bir şeye dönüştürülebilir. Çünkü Haydarpaşa, İstanbul’un; İstanbullunundur. Haydarpaşa İstanbul’a bir kez bile gelmese de onu bir kez anmış olan herkesindir. Haydarpaşa Garı’nın kime ait olduğunu Nazım Hikmet de bir şiirinde şöyle ifade etmiştir: "Denizde balık kokusuyla
|