BR> Gökçek’e yönelik suçlamalar
- İdare Mahkemesi
kararlarını uygulamamak
- Mahkeme kararlarını etkisiz hale getirmek
amacıyla Belediye Meclis ve encümen kararları almak suretiyle görevi kötüye
kullanmak,
- İhale kanunlara aykırı davranmak
- İhaleye fesat
karıştırmak
‘İhale şartnamesine aykırı karar’
Bu
ihale bedelinin yüzde 50’sinin peşin, geriye kalanının da 24 ay vadeli
olacağının kararlaştırıldığını anımsatan Altınışık, bu ihale kararından sonra
taraflar arasında noter onaylı gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi imzalandığını
anlattı. İhale şartnamesi ve ihaleden sonra imzalanmış olan sözleşme hükümlerine
karşın, Belediye Encümeni’nce alınan kararla, taksitlerin düzenli olarak
ödendiği, satılan taşınmazların üzerinde idareye ait borçlardan dolayı haciz ve
icra uygulamasının bulunduğu, tapu devrinin yapılamadığı, projenin aksamadan
devam edebilmesi ve zamanında bitirilmesinin mali sıkıntı nedeniyle kesintiye
uğramaması için, idarece tapu devrini etkileyen sorunlar çözülünceye kadar
taksit ödemelerinin herhangi bir gecikme faizi uygulanmaksızın ertelenmesine
karar verildiğini aktaran Altınışık, şunları kaydetti:
“Bu karar ihaleyi
alan firmaya bildirilmiştir. Belediye encümenince alınmış olan bu karar açık
biçimde ihale şartnamesine, yapılan sözleşmeye ve ihale kanununa aykırılık
teşkil etmektedir. Zira 2886 sayılı Devlet İhale Kanunu’nda da belirtildiği
üzere ihale yapılıp sözleşme imzalandıktan sonra ihale şartnamesinin
değiştirilmesi mümkün değildir... Belediyeye ait konutların projeyi yürüten
firmalardan satın alınması bu ihalenin bu firmalara çıkar sağlanması amacıyla
yapıldığını ortaya koymaktadır. Öte yandan sözleşme ve şartnameye rağmen taksit
ödemelerinin ihaleyi alan firmalar tarafından durdurulmasının istenmesi ve bu
talebin belediyece kabul edilmesi açık biçimde idare zararına neden olduğu gibi
ihaleye fesat karıştırma suçunu da oluşturmaktadır.”
*
‘Kamu eliyle ihya’
“Bütün bu
anlatımlarımdan anlaşılacağı üzere, şüphelilerin yetkilisi bulunduğu belediye
tarafından çocuklarımla birlikte maliki bulunduğum taşınmazın neden ve nasıl
işgal edildiği ortaya çıkmaktadır” tespitini yapan Altınışık, taşınmazının
bulunduğu alanda kat karşılığı inşaat sözleşmesi ile yapılmış olan bağımsız
bölümlerin, belediye tarafından projeyi yapan firmaya satıldıktan sonra bu firma
tarafından üçüncü şahıslara çok yüksek bedellerle satıldığını vurguladı. Bir
taraftan kamu eliyle kendisinin ve çocuklarının zarara uğratılırken, diğer
taraftan yine kamu eliyle bazı şahısların “ihya edildiğini” kaydeden Altınışık,
“Mahkeme kararlarına rağmen taşınmazımın tarafıma iade edilmemesi şüphelilerin
hukuk tanımaz bir mantık içinde hareket ettiğini ortaya koymaktadır. Belediye
Meclis ve encümen üyelerinin sürekli aynı kararı almaları ve imar daire başkanı
ile harita şube müdürünün aynı öneriyi meclis ve encümene yapmaları mahkeme
kararlarını göz önüne almamaları yukarıda belirttiğimiz üzere ihale kanununa
aykırı davranılmış olması nedeniyle iş bu şikayeti yapmak zorunda kalmış
bulunuyorum” dedi.
Altınışık, dilekçesinin “sonuç” kısmında
“anlatımlarıyla gerek Anakent Belediyesi’nde bulunan dava ve ihale dosyaları
üzerinden gerekse tapu sicil ve kadastro müdürlüklerinde yapılacak inceleme
sonucunda, şüpheliler hakkında soruşturma yapılarak kamu davası açılmasını ve
cezalandırılmalarını” talep etti.
*
Danıştay: Ruhsat iptal
edilmeli
Danıştay 6. Dairesi,
Yaşar Altınışık’ın taşınmazının da bulunduğu Dikmen Vadisi 3. Etap Kentsel
Dönüşüm ve Gelişim Projesi alanındaki parselin üzerindeki yapıların
ruhsatlarının ‘iptali gerektiği’ kararını verdi.
ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Yaşar Altınışık ve çocukları, kendi taşınmazının da içinde yer aldığı
7050 ada 43 parsel üzerindeki taşınmazların yapı ruhsatlarının iptali istemiyle
Ankara 14. İdare Mahkemesi’ne dava açtı. Ancak İdare Mahkemesi davayı reddetti.
Bunun üzerine Altınışık, Danıştay 6. Dairesi’ne temyize gitti. Daire de “Olayda
uyuşmazlık konusu taşınmazın konut alanı olarak belirlenmesine ilişkin imar
planları ile parselasyon planları ve bu planlara göre verilmiş olan yapı ruhsatı
yapılar tamamlanmadan ve yapı kullanma izne düzenlenmeden iptal edilmiş
olduğundan yargı kararı geriği yerine getirilmeksizin aynı içerikte düzenenlenen
yapı ruhsatında hukuka uyarlık buluunmadığından iptali gerekirken aksi yöndeki
idare mahkemesi kararında hukuki isabet bulunmamaktadır” kararını verdi. Daire
bu nedenlerle Ankara 14. İdare Mahkemesi’nin kararını oybirliğiyle
bozdu.
|