br >
Canbolat, bir sit alanının bu şekilde kullanılmasına sessiz kalamayacaklarını
vurgulayarak “Daha önce kentsel dönüşüm kapsamında yıktıkları Sulukule’den gelen
Romen vatandaşlar da Gazhane’ye yerleşmişlerdi. Bu insanlar kendilerine sağlıklı
bir yaşam alanı yaratılmadığı için buraya sığındılar. Ancak hem bu insanlar için
hem de tarihi Gazhane binaları ve çevresi için bu durum zarar vericiydi. Yoğun
çalışmalar sonucu bu insanları buradan çıkardılar ancak yine onlara doğru dürüst
bir yer verilmedi. Koruma Kurulu’nun kararıyla tescilli parselin koruma alanları
belirlenerek kültürel tesis yapılmasına onay verildi ancak İstanbul 2010 Kültür
Başkenti projeleri kapsamında yapımı gündeme gelen bu tesis de rafa kaldırıldı.
Şimdi de bu sit alanı şantiyeye dönüştürülmüş durumda. Biz Kooperatif olarak,
Gazhane’deki şantiyeye biran önce son verilmesini istiyoruz” diyor. Canbolat,
granit taşlarından çıkan tozların çevre halkın sağlığını tehlikeye soktuğuna da
dikkat çekiyor.
Hasanpaşa Gazhanesi Kültür Merkezi projesine ne oldu?
İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti projeleri kapsamında
Kadıköy’ü ilgilendiren en önemli proje Hasanpaşa Gazhanesi Kültür Merkezi
projesiydi. Yürütücü 2010 AKB Ajansı’nın internet sitesinde projeyle ilgili şu
bilgilere yer verilmişti:
“Bu proje ile Hasanpaşa Gazhanesi’nin yeniden işlevlendirilmesi hedefleniyor.
Bu endüstriyel tesis içindeki işlevini yitiren mekânların, hazırlanan proje ile
bir kültür merkezi olarak yeniden programlanması, kentin Anadolu yakasında
ihtiyaç duyulan kültürel etkinliklere hizmet vermesi, proje yönetiminin ve
işletme modelinin geliştirilmesine yönelik çalışmaların yapılması amaçlanıyor.
2010’un kalıcılaştıracağı önemli gelişmelerden biri de projenin uygulama
aşamasında kurumsal yapısının da tanımlanmış olması. Böylece Hasanpaşa Gazhanesi
kentin kültür altyapısındaki gelişmelere bir örnek olacak.”
Ancak yüklü bir bütçe ayrılmasına rağmen proje hayata geçirilemedi çünkü
ajansın uygulamaya geçmesi için mülkiyet sahibi olan İstanbul Büyükşehir
Belediyesi ile protokol imzalaması gerekiyordu. İki yıl boyunca bu protokol
imzalanmadığı için proje gerçekleştirilemedi. Gazhane Çevre Kültür ve İşletme
Kooperatifi’nden Nilgün Canbolat, bir daha o bütçeyi oluşturmanın çok zor
olduğuna dikkat çekerek “Tren kaçtı!” diyor.
118 yaşında bir endüstri mirası
1800'lü yıllarda Anadolu yakasında ortaya çıkan gaz talebini karşılamak üzere
Hasanpaşa'da yeni bir gazhane daha yapılması kararlaştırıldı. Gazhanenin işletme
imtiyazı, 1 Ağustos 1891'de 50 yıl için Parisli bir sanayici olan mühendis
Charles George'a verildi. 1892'de hizmete giren Hasanpaşa Gazhanesi'nin işletme
sözleşmesi 1924'te 50 yıl için yenilendi. Kadıköy-Üsküdar ve Anadolu Yakası
Havagazı Şirketi, 1926'da Yedikule Gazhanesi'ni de satın aldı. Bu şirket daha
sonra işletme imtiyazlarını ve tesislerini 21 Nisan 1931'de İstanbul Elektrik
Şirketi'ne sattı. Ancak İstanbul Elektrik Şirketi'nin millileştirilmesinin
ardından havagazı şirketi ayrılarak 31 Aralık 1937–01 Ekim 1944 arasında
faaliyetlerine müstakil olarak devam etti. Ancak zarar eden bu şirket, devlet
tarafından satın alındı ve 1 Temmuz 1945'te İstanbul Belediyesi Elektrik Tramvay
Tünel İdaresi'ne (İETT) bağlandı. Gazhane'ye zaman içinde yeni fırınlar eklendi.
Böylelikle o yıllar için Anadolu yakası gaz ihtiyacının üzerinde bir üretim
rakamına ulaşıldı ve önemli bir kömür tasarrufu sağlandı. Ancak daha sonraları
talep azalması nedeniyle gazhane 13 Haziran 1993'de faaliyetine son verdi.
Türkiye’nin en önemli endüstriyel kültür miraslarından biri olan Hasanpaşa
Gazhanesi, üretimin durmasıyla İstanbul’da türünün son örneği olarak kaderine
terk edildi. Gazometreleri sökülüp satıldı, hurda deposu ve çöplük haline
getirildi. Farklı dönemlerde kömür deposu, otobüs garajı, İETT deposu olarak
kullanıldı.1994 yılında kalan parçaları da sökülmek üzereyken, SİT alanı ilan
edilerek koruma altına alındı. Haber: Semra
ÇELEBİ Fotoğraflar: Eylem Başak ŞENTÜRK
|