Nükleer Mühendisler Derneği ve Sürdürülebilir Üretim ve Tüketim Derneği'nin Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı'nın desteğiyle düzenlediği 'İstanbul Nükleer Santraller Zirvesi', İstanbul'da başladı. Zirvede konuşan Akkuyu NGS Genel Müdürü Fuad Akhundov, projede önceliklerinin güvenlik olduğunu belirterek; "Maliyeti ne olursa olsun, garanti ediyorum ilk önceliğimiz güvenlik" dedi.
Türkiye'de nükleer enerji konusunun 1956 yılından bu yana görüşülmesine karşın geri durumda olduğunu söyleyen Akhundov, Akkuyu NGS projesine ilişkin şunları kaydetti:
"Akkuyu bugün tam kapasite çalışıyor olsaydı Türkiye'nin elektrik talebinin yaklaşık yüzde 17'sini tek başına karşılardı. Rusya, Akkuyu'da ciddi yatırımlar gerçekleştirdi ve buna devam edecek. Türkiye'ye inancımızdan bu projeyi yapacağız işleteceğiz ve 60 yılın sonunda faaliyetine son vereceğiz. Bu yatırım yaklaşık 20 milyar dolar değerinde. Bu tek seferde gerçekleştirilen en büyük yabancı yatırım. Akkuyu'da Türk yapı firmaları için de fırsatlar var. Akkuyu'nun büyük kısmı Türk firmalarca yapılacak. Bu deneyimler ve bilgilerin transferiyle Türk firmalar bu işi dünyanın her yerinde gerçekleştirebilecek. Projeye, Türk firmaları sadece yapı, inşaat ve malzemede değil, makina ve ekipmanda da katkıda bulunacak. Reaktör ve güvenlik unsurları Rus firmaları tarafından yapılacak. Yaklaşık 6 milyar dolarlık fırsat, yerli üreticilere sunulacak.
İlk önceliğimiz kesinlikle güvenlik. Güvenlik ilk gelir. Maliyeti ne olursa olsun garanti ediyorum ilk önceliğimiz güvenlik. Akkuyu'da en gelişmiş teknolojiyi kullanacağız. Aktif ve Pasif güvenlik teknolojileri kurulacak. Hiç insan olmasa dahi olağandışı bir olayda kendisini otomatik olarak kapayacak bir sistem olacak. Santralin devreye alınmasıyla çevre ve radyasyon değerleri devamlı yayınlanacak. Biz, projenin her aşamasında Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu (IAEA) ve Türkiye Atom Enerjisi Kurumu (TAEK) denetimine açığız".
"İstanbul'a Akkuyu'dan daha yakın mesafede çalışmakta olan bir çok nükleer güç santrali var"
Günümüzde hükümetlerin en önemli görevinin güvenli ve kesintisiz enerji sağlamak olduğunu ve Türkiye'nin nükleer güç santrali kurmakta geç kaldığını belirten Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakan Yardımcısı Murat Mercan da; ABD'de 100'ün üzerinde nükleer santral olduğunu, Fransa'nın da toplam elektrik ihtiyacının yüzde 75'ini nükleer santrallerden sağladığını anlattı. Türkiye'nin enerji sektöründe yerli ve yabancı yatırımcılar için çeşitli fırsatlar olduğunu, toplam kurulu gücün yaklaşık 65 bin megavat olduğu Türkiye'de, 2023 yılına kadar yaklaşık 128 milyar dolarlık yatırımla 2 katına çıkarılmasının öngörüldüğünü bildirdi. 31 ülkede 437 nükleer güç santrali işletildiğini, 72 santralin de inşa aşamasında olduğunu belirten Mercan, İstanbul'a Akkuyu'dan daha yakın mesafede çalışmakta olan bir çok nükleer güç santrali bulunduğuna dikkati çekti.
Japonya'da, Fukuşima kazasından sonra kapatılan santrallerin iki tanesinin ticari olarak çalıştırılmaya başladığını, 12 santralin de güvenlik testlerini geçmeleri halinde tekrar işletmeye alınmasının beklendiğini dile getiren Mercan, Türkiye'de nükleer güç santralleriyle ilgili tüm düzenlemelerin Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu (IAEA) ile işbirliğinde, ABD ve Avrupa standartlarında yapıldığını belirterek, "Dünya standardı ne ise bunu uygulayacağız. Bu konuda her çalışmayı yapıyoruz" dedi.
İnşa edilecek santrallerde yerli katkı oranını arttırmak istediklerini, bu konuda operatör kuruluşlarla yakın ilişkide olacaklarını aktaran Murat Mercan, "Dünyadaki en iyi uygulamalarla işbirliği yaparak bu alanda ilerlemek arzusundayız. Nükleer alanda yerli üreticilerin gelişmesini bekliyoruz" dedi.
Mercan, Türkiye'de nükleer güç kültürünün ve farkındalığının arttırılması gerektiğini, bu doğrultuda özellikle yurtdışında çalışan nükleer mühendislerin Türkiye'ye geri dönmesini sağlayacak adımlar attıklarını belirtti.
|