BR>
Şimdiye
kadar olan başarı tanımımıza değinen Tarhan, genel yargının “geleceği ne kadar
iyi okursak, iyi tahmin edersek o kadar başarılı oluruz” şeklinde olduğunu,
bunun da insanları “gelecek oluşmuş bir şeydir, biz de onu tahmin edebiliriz”
sonucuna varmalarına neden olduğunu dile getirdi. Bu süreçte insanın edilgen
olduğuna vurgu yapan Tarhan, Fütürizmin bu bakış açısına karşı çıktığını,
“gelecek oluşmuş bir şey değildir, biz onu tasarlar ve oluştururuz” şeklinde
genel bir fikre sahip olduğunu anlattı. Bu bağlamda Fütürizm’in kehanetlerden
oluşmadığının altını çizen Tarhan, daha uzun vadeli planlar yapmaya insanları
yönlendirdiğini aktardı.
Geleceğe inanmak için geçmişin hızını
değerlendirmenin gerekli olduğunu belirten Tarhan, bilgisayar, internet ve GSM
sürecine geçişin 25-30 senelik bir zaman dilimine ait olduğunu, insanlık tarihi
içindeki büyük değişimlerin her bir yenisinin bir öncekine oranla daha hızlı
yaşandığını söyledi.
Nanoteknoloji ve genetiği keşfetmiş ve bununla
ilgili yaratıcılığa kavuşmuş durumda olduğumuzu ifade eden Tarhan, “Bir takım
şeyleri geliştirirken sonunda gelip takıldığımız nokta; plazaların içinde,
bilgisayarların önünde robotlaşmış insanlara dönüşmemiz oldu. Bir taraftan
dünyayı bir taraftan kendimizi tükettik. Bunun üzerine düşünüp artık bu şekilde
yaşayamayacağımıza karar verdik ve yeni bir şeyler geliştirdik, robotları”
dedi.
Tarhan
sözlerine şöyle devam etti:
“Kurguladığımız sistemlerde yaşayabilmemiz
için para kazanmaya, para kazanabilmek için işe ihtiyacımız var. İş ise kurumsal
çalışma ortamlarını beraberinde getiriyor. Bu durumdan ise bunalıyoruz, paramız
yetmiyor, yaşam koşullarından memnun değiliz. Bu durumu kolaylaştırmak için
robotları üretmeye, kullanmaya başladığımızda ise işimizi kaybetmekten
korkuyoruz. Korkmayalım çünkü Fütürizm bu bulanıklaşmış gelecekte yardımcı
olacak bir araç olarak karşımıza çıkıyor”.
Fütürist’in aslında olumlu
gelecek tasarımcısı olduğunu belirten Tarhan, hayatımızı daha mutlu
yaşayabilmemizi sağlayacak olan teknolojiyi kullanmamız gerektiğini söyledi.
Artık sanal bir çağda olduğumuzu aktaran Tarhan, akıllı sistemler ve robotlarla
iç içe yaşayacağımız bir dönemde olduğumuza vurgu yaptı.
|