|
stanbul Büyükşehir Belediyesi Başkanı Kadir Topbaş İETT arazisinin satışından gelecek gelirin "İstanbul trafiğini çözmek için kullanılacağı"nı söylese de mimarlar ve şehir plancıları "Dubai Kuleleri"nin kenti yeni ve daha büyük sorunlarla karşı karşıya bırakacağından emin.
Meslek odaları arazinin satışıyla kent için deprem ve benzeri afetlerde gerekli bir alanın kaybedildiği, yapılaşmayla bölgeye yığılacak yeni nüfusun yeni sorunlar da getireceği, alt yapı sorunu için harcanacak paranın halktan kesileceği ve çevrede yaşayanların Sulukuleli Romanlar gibi topraklarından sürüleceğinde birleşiyor.
İstanbul Elektrik Tramvay ve Tünel İşletmeleri Genel Müdürlüğü'nün (İETT) Levent'teki garajının arazisi için yapılan ihaleyi 1.1 milyar YTL'yle Dubai Şeyhi Maktum'un şirketlerinden Sama Dubai kazandı. .
İstanbul Büyükşehir Belediyesi Başkanı Kadir Topbaş ise, Şehir Plancıları Odası (ŞPO), Mimarlar Odası ve İnşaat Mühendisleri Odası'nın (İMO) dava ettiği bu ihaleyi çok başarılı bir "satış" olarak savunuyor.
Sama Dubai aynı arazi için 2 yıl önce İstanbul Büyükşehir Belediyesi ile bir anlaşma yapmış, Şeyh El Maktum ve Başbakan Erdoğan da anlaşmayı onaylamıştı.
Anlaşmaya göre Sama Dubai iki burgu kule yapacak,. arsayı veren Büyükşehir Belediyesi ayni sermaye olarak projenin yüzde 20’sine sahip olacaktı.
Böylece ekonomik değerin yüzde 20’si Büyükşehir Belediyesi’nin olacaktı. Ancak ihalesiz yapılan anlaşma kamuoyunun tepkisini çekince anlaşma gerçekleşmedi.
Anlaşma yapılsaydı belediyenin 832 milyon dolar kazanması için İETT arazisinde 4 milyar dolarlık proje üretilmesi gerekiyordu. U
Ekonomistler bu rakamın 2 değil ancak 10 kule ile sağlanabileceğine dikkat çekmişlerdi.
İlk bilgilere göre, 46 bin 241 metre kare yüzölçümü olan alan üzerinde 300'er metre yüksekliğinde ikişer kule inşa edilecek. Açık alanları giderek azalan İstanbul gibi bir yoğun nüfuslu bir metropol için çok önemli bir arazi kamusal kullanımın dışına çıkarılmış olacak.
"Trafik sorunu çözülmez, artar"
Satışı değerlendirmesini istediğimiz, Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi Yönetim Kurulu Sekreter Üyesi Sami Yılmaztürk "Maslak-Beşiktaş ve Taksim-Maslak arasındaki aks bugün mevcut olan trafik yoğunluğunu kaldırmıyor, bu binayla birlikte ciddi bir nüfus, yeni bir trafik yoğunluğu gelecek" diyor.
Yılmaztürk, bölgede meydana gelecek trafik yoğunlaşmasını söyle açıklıyor: "Düşünün ağzınızda bir lokma var, ikinci ve üçüncü lokmayı da atarsanız, boğulursunuz."
Belediye başkanının ihaleden gelen parayı trafik sorununu çözmeye ayıracaklarını söylemesini şaşkınlıkla karşılayan Yılmaztürk "Trafik için harcama yapacak bir alt yapı, alan kalmadı ki..." diyor.
"Kulelerin oluşturacağı nüfusu karşılayacak sosyal donatı yok"
Yılmaztürk, kulelerin orada bir çekim merkezi yaratarak, bölgenin nüfusunu arttıracağını ve orada bu nüfusu karşılayacak sosyal donatı alanlarına sahip olmadığını söyledi.
"Bu binanın çekeceği su ve elektriği karşılayacak bir alt yapı da yok ve bu tesisatın sonradan kurulamaz."
"Dava sürüyor"
Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi, İETT garaj alanıyla ilgili plan tadilatının iptali istemiyle, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı'na karşı dava açmıştı, dava İstanbul 7. İdare Mahkemesi'nde sürüyor.
Projede mimari mevzuata aykırılık söz konusu olduğunu belirten Yılmaztürk, bir mimari sorun yokmuş gibi gösterilerek halkın kandırıldığını söyledi.
"Orası afet anında sığınılacak tek açık alan"
Yılmaztürk, "En kötüsü de o arazi bölgedeki tek açık alan, kentlinin bir afet anında toplanabileceği tek alan. Sakarya ve Kocaeli depremlerinde insanlar toplanacak yer bulamadılar, bunun için Kocaeli'de ormanlar kesildi, tarım arazileri betonlaştırıldı" diyor.
"Romanlar gibi onları da mı atacaklar?"
Yılmaztürk ayrıca o çevrede yaşayanların Sulukule'deki Romanlar gibi atılmasına yönelik planlar olduğunu ve buna "dur" diyecek birinin olmadığını ekledi.
Yılmaztürk, Gültepe'de Dubai kulelerinin yapılması konusunun tartışıldığı günlerde Gültepelilerin bu inşaatı istemedikleri yönünde bir girişimi olduğunu hatırlattı.
Kahraman: Plan şehircilik ilkelerine uygun değil
ŞPO İstanbul Şube Sekreteri Tayfun Kahraman , "İstanbul Büyükşehir Belediyesi 'dava yok' dedi. Oysa, hem biz, hem İnşaat Mühendisleri Odası ve hem de Mimarlar Odası dava açtık. Yürütmeyi durdurma kararı çıkmadığı sürece engel olamadıklarını belirten Kahraman, "burada hukuki bir uygunsuzluk var. Galataport ihalesi bizim davamız sonucu iptal edildi. Bu planın da ilk aşamada şehircilik ve planlama ilkelerine uygunluğu yok" dedi.
Planda zemin altında üç kat bodrumun iskân edilebilir kılındığını aktaran Kahraman, "bunlar yapılaşma hakkına uygun değil" dedi.
Kulelerin içinden çıkılmaz olan trafiği daha da zorlayacağını söyleyen Kahraman, inşaatın alt yapı olarak da alanı çok zorlayacağını belirtti.
Bölgenin kuleler nedeniyle büyük bir su ve elektrik sıkıntısı çekeceğine dikkat çeken Kahraman, "Bu nedenle alt yapı çalışmaları yapılmalı. Bunun faturası da yine vatandaştan çıkar. Alınan paralar yine buranın alt yapısına harcanır" dedi.
2005'te itiraz edilmişti
Proje ortaya çıktığında İstanbul Şehir Plancıları Odası 2. Başkanı Pınar Özden bianet'e "Sözkonusu projelerin ortak özellikleri hepsinin yabancı yatırım üzerinden gidiyor olması ve üstten gelen tepeden inme kararlarla hayata geçirilmesi" açıklamasında bulunmuştu.
Karikatürist ve yazar Behiç Ak da o dönem, "bu kararların alınma şekli şeffaf değil, altında şehirde yeni rant sahalarının açılması fikri var, İstanbul'un ihtiyacı olan planlama tartışılmalı" diye konuşmuştu.
|
