Siyanür Sızdıran Madene Sahasını...
Develi’deki Altın Madeninin...
Lapseki’de Altın Madeninde...
Bilecik'te Keşfedilen 109...
Altın Madenlerinin Yeni Hedefi Trabzon
Doğanşehir’deki Madenin ÇED...
Ormandaki Madenin Kapasitesi...
Altın Madenindeki Cıva Zehirlenmesi...
Siyanür Sızdıran Maden Yeniden...
Erzincan’daki Siyanür Sızıntısı...
Siyanür Felaketiyle Gündeme...
Siyanür Sızıntısında Gözden...
Çöpler Altın Madeni'nden Siyanür...
Siyanür Kullanan Şirketin...
Çöpler Altın Madeni'nde Bilirkişi...
Çöpler Altın Madeni’nin Kapasite Artırımı Davası Görüldü
Bölgeyi siyanür havuzuna çeviren Çöpler Altın Madeni’ne ilişkin davanın duruşması görüldü. Yürütmeyi durdurma taleplerinin reddedildiğini hatırlatan TMMOB Genel Sekteri Dersim Gül, “Kararın iptali hayati öneme sahip” dedi.
Erzincan İliç’te faaliyet gösteren Çöpler Altın Madeni’nin kapasite artırımına karşı açılan davanın duruşması 30 Kasım Çarşamba günü görüldü. Duruşma sırasında Anagold Madencilik’in İstanbul’daki binası ile Çalık Holding’in Ankara binası önünde protesto gösterileri yapıldı. İstanbul ve Ankara’da toplanan yaşam savunucuları madenin bölgede yarattığı çevre katliamına dikkat çekti. BirGün’den Gökay Başcan’ın haberine göre; Anagold Madencilik tarafından işletilen altın madeninin ikinci kapasite artışı için, Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı bir süre önce ÇED olumlu kararı verdi. Daha önce bölgede yaşanan çevresel yıkımları hatırlatan TMMOB karara karşı dava açtı. Kararın duruşması 30 Kasım Çarşamba günü Erzincan İdare Mahkemesi’nde görüldü. Bölgede yaşananları hatırlatan TMMOB üyeleri ve avukatları, projenin iptalini talep etti. Tarafları dinleyen mahkeme, 1 ay içerisinde karar verecek. Duruşmanın ardından açıklama yapan TMMOB Genel Sekteri Dersim Gül, ÇED olumlu kararının toprak, orman, mera, tabiat varlıklarını koruma kanunlarına ve uluslararası sözleşmelere aykırı olduğunu belirtti. Proje alanı ve genişleme sahasının, ülkemizin en geniş havzasına sahip Fırat Nehri’nin yanı başında olduğunu hatırlatan Gül, şunları söyledi: “Ayrıca saha, Munzur Dağları ekosisteminin ve ülkemizdeki önemli biyoçeşitlilik koruma alanının bir parçası. Saha aynı zamanda büyük depremler üreten fayların da yakınında bulunmakta. Bu tablo, karşı karşıya olduğumuz tehdidin sınırlarının anlaşılması açısından yeterince açıklayıcı. Orman alanlarının, ekolojik ve biyolojik değerlerin, tarım ve mera alanlarının, su kaynakları ve havzalarının tahribine yol açan siyanürlü maden işletmeciliğine ilişkin proje, çevre ve insan sağlığı üzerinde geri dönüşü olmayan tahribatlara yol açmakta. Ortaya çıkan somut çevresel etkiler ve riskler göz önünde bulundurularak, kapasite artırımı işleminin acilen iptal edilmesi, durdurulması ve işletmenin kapatılması hayati öneme sahip.” Haberin tamamına linkten ulaşılabilir. |