Deprem Bölgesinde Asbest Riski Artıyor
Bina Yıkımında Asbest Önlemi Yok
ŞPO İzmir, Tüm İzmirlileri...
Soyer'den Yıkılan Buca Cezaevi...
Bina Yıkımında 'Asbest' Uyarısı
Binalar Yıkıldıktan Sonra...
Fetihtepe'de Yıkılan Binalar...
Binaların Yıkılmasına İlişkin...
Buca’da Halk, AVM Değil Yeşil...
“Buca Cezaevi Ranta Açılmasın”
Buca Cezaevi’nin Yıkımına...
Buca Cezaevi’ne İlk Kepçe Vuruldu
Buca Cezaevi Ne Olacak?
Buca Trafiği, Cezaevinin Kalkmasıyla...
Buca Cezaevi'nin Yıkımı için Asbest Uyarısı
62 yıllık Buca Cezaevi'nde yapılan ihalenin ardından yıkım mesaisi başladı. Cezaevi önünde açıklama yapan demokratik kitle örgütleri, yıkımda ortaya çıkacak asbeste tehdidine dikkat çekti.
Adalet Bakanlığı kararıyla geçen yıl kapatılan Buca Cezaevi'nin yıkımına başlandı. Buca'da Yaşanabilir Buca Derneği, Buca Atatürkçü Düşünce Derneği, Buca Kaynaklar Çevreyi Koruma Derneği, Buca Sosyal Dayanışma Platformu, Buca Kızılçullu Derneği, Buca Muhtarlar Derneği, Eski Bucalılar Platformu, ortak bir açıklama yaparak yasal yollara başvuracaklarını açıkladı. BirGün’de yer alan habere göre; Buca Cezaevi önünde açıklama yapan demokratik kitle örgütleri, yıkım ihalesini alan firmanın hiçbir önlem almadığını belirterek, asbest tehlikesine dikkat çekti. Yapılan açıklamada, "Yıkım işlemi esnasında başta Anayasa olmak üzere kanun ve yönetmelikler açıkça ihlal edilmekte, yıkım şirketi yıkım esnasında insan sağlığına, çevreye son derece zararlı olan asbestin zararlarını gidermek için hiçbir önlem almamıştır. Şu anda dahi asbest soluyoruz. Buca Cezaevi 1959 yılında yapılan bir bina olduğundan pek çok yerinde asbest kullanılmıştır. Yıkımı sırasında koruyucu önlemler gerekirken hiçbir önlem alınmaksızın yıkım yapılmakta olup Buca Cezaevi etrafında yaşayanlar risk altında bırakılmıştır." denildi. 'Katılımcı süreç işletilmeli' Açıklamada, “Bu kapsamda, söz konusu alanın toplumsal hafızamızdaki yeri, Buca İlçesindeki mevcut yapı yoğunluğu ve kamusal alan yetersizliği dikkate alındığında, bu alanın nitelikli bir kamusal mekâna dönüştürülebilmesi konusunda sorumluluğu bulunan kurumların sergilediği ‘Ben yaptım oldu’ şeklindeki yaklaşımlar yerine, meslek odaları ve akademi başta olmak üzere ilgili tüm kesimleri dahil edecek katılımcı bir süreç işletilmelidir.” ifadeleri kullanıldı. |