12 Haziran seçimlerine sayılı günler kala hükümet
İstanbul ile ilgili projelerini peşpeşe açıkladı. Önce çılgın proje
Kanal İstanbul sonra da İstanbul’un iki yakasına
kurulacak iki şehir. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir
Topbaş, hazırlanan projelerin bir bütünün parçası olduğunu ve
İstanbul’un sadece Türkiye için değil dünya için önemli ve lokomotif bir şehir
olduğunu söyledi. Çılgın projeden yeni projelere kadar yapmak istediklerini ve
şimdiye kadar yaptıklarında karşılaştıkları zorlukları VATAN’a anlattı. İşte
şehr-i İstanbul’un belediye başkanının ağzından İstanbul projeleri...
Trafik yeraltına iniyor
“Başbakan, Taksim ile ilgili projeyi bugün açıklayacak. Trafik yer altına
alınacak. Projenin ilk aşaması bitti. Başbakanımızın, İstanbul Büyükşehir
Belediye Başakanlığı dönemindeki düşünceleri dikkate alındı ve günümüzün
ihtiyaçlarına göre projelendirildi. Teknik çalışma tamamlanma aşamasına geldi.
Projelendirme yapılacak. Kent hayatında, barış çok önemli ve demokrasi
alanlarına ihtiyaç var. İhtiyaçlyara göre Taksim Meydanı yeniden yapılacak.
Bizim işimiz zor, işimiz kötü terzi elinde kesilmiş kumaştan iyi bir elbise
yapmaya benziyor. Yapılacak çalışmayla ilgili tek bir şey söylebilirim. Örneğin
şu anda Taksim’deki metro çıkışları çok yanlış. Meydanın göbeğinde kocaman bir
çıkış. Çok hantal. Oysa Sıraselvilere, Eyüp Paşa’ya, Cumhuruyet Caddesi’ne
çıkışlar verilmeli. Ahtapot kolları gibi olmalı. İnsanlar gideceği yerlere doğru
çıkış noktaları konmalı. Yürüme mesafeleri uzun olduğunda ise yürüme bantları
olacak. Hatta bu tüneller reklam karşılığı bile yapılabilir. Çıkışlar zarif
olacak, kütük gibi duvarlar olmayacak. Havalandırma boruları da çok çirkin.
Şeffaf olmalı. Soyut sanat eseri gibi olmalı.
Manhattan olmayacak!
Kuzey’de yapımı planlanan 1 milyonluk şehir için çalışmalara başlandı.
Michigan Üniversitesi’nin çizdiği projeler gündeme geldi ama onların ki Amerikan
mantığı ile yapılmış bir çalışma. Manhattan gibi olmuş. Hantal bir proje. Zaten
proje de 2.5-3 milyon kişiye göre planlanmış. Biz böyle istemiyoruz.
Başbakanımız da açıkladı. 1 veya 1.5 milyon kişi için tasarlanacak. Manhattan
gibi olmayacak. Üsküdar kokacak, Ortaköy kokacak, Beylerbeyi kokacak. Mahalleler
olacak. Büyük bir site yapmayacağız, şehir yapacağız. Örneğin her mahalleyi
başka bir mimarın çizmesini istiyoruz. Yurt binası ya da askeri kışla gibi tek
tip binalar olmasını istemiyoruz. Şehrin bir harmonisi olsun istiyoruz.
Medeniyetler kurmuş milletiz. Öyle bir şehir kuralım ki dünyada parmakla
gösterilsin. Şehir olsun, ihtiyaçları içinde karşılansın.
Para kazanma hedefi yok
Kurulacak yeni şehrin yüzde 50’sine, deprem riski yüksek yerde yaşayanların
naklini planlıyoruz. Bu zorla olmayacak. Zaten vatandaşlar bu konuda bana buraya
taşınmak istediklerini söyleyenler var. İlgi hoşumuza gidiyor. Başbakan da
açıkladı burada para kazanmak gibi amacımız yok. Demek ki gerekirse kaynak da
aktarılacak. Yeni göç tetiklemesi de olmayacak. Bunlara dikkat edilecek. Deprem
riski olan yerlerden yapılacak nakiller ile, deprem riski olan alanlar da bina
donatısı seyrekleştirilecek. Yeşil alanlar yapılacak.
Kafes gibi değil!
Nüfusu 750 bini geçen illerin büyükşehir olmasının yolu açıldı. Ancak
Malatya, Trabzon, Denizli’de köylerle birlikte 750 bin nüfus aşılıyor. Oysa yeni
şehirde 1 milyon nüfus düşünülüyor. Burada sıfırdan bir şehir kurulacak. Bu
büyük bir site olmayacak. Çünkü siteler kafes gibi. Kimse 16-17 yaşına gelen
çocuğunu burada tutamıyor.
İstihdam yarattık
İstanbul, dünyada yaşanılabilir kentler içinde birinci seçildi. Çünkü ekonomi
yüzde 7.3 gelişirken yüzde 5.5 ise istihdam artışı yaşandı. Bizim yaptığımız
metroda çalışanlara, yeni aldığımız otobüslerde çalışacaklara hep istihdam
sağlandı. Sadece fabrika ile istihdam sağlanmaz. Yaptığınız kültür merkezinde,
sosyal merkezlerle de istidam sağlarsınız. Son 7 yıl içinde yatırımlara toplam
44 milyar TL harcandı. Bunun yüzde 55’i ulaşıma ayrıldı. Kılıçdaroğlu diyor ki,
Kanal İstanbul yapılacağına devlet fabrika yapsın. Artık bu devir bitti, o geçen
yüzyılın fikri. Devlet yatırımcının, özel sektörün yolunu açacak. Yoksa üretimin
maliyeti yüksek ve devlet bununla başedemez. Ama yatırımlarla istihdam yaratır,
ekonomiyi büyütürsünüz. Kanal İstanbul’da 100 bin kişiye istihdam
sağlanacak.
Maltepe, Sarıyer ve Kartal’ı neden kaybettik
“Fikirtepe projesi, depremle mücadele için kenti yenilememiz bir model. Bu
modelin temelinde ise imar artışı sağlayarak. bonus vererek insanların evlerini
yenilemek. Çünkü bu konuda çok büyük sıkıntılar çektik. Nereye gidip, yenileme
yapmak istediğimizi söylesek, siyasiler halkı bize karşı kullandı. ‘Evlerinizi
elinizden alacaklar’ dediler. Deprem üzerinden siyaset yaptılar. Son seçimlerde
Kartal, Maltepe, Sarıyer’i bu yüzden kaybettik. Biz insanların evlerine depreme
karşı güçlendirmek istersen yoz bir siyaset anlayışı karşımıza engel olarak
çıktı. Bu noktada bazı yerlerde ise sanayi alanları için proje geliştirdik.
Örneğin Cendere Vadisi. Tabi iş adamları bu değişime daha mantıklı baktılar.
Hatta buralarda dernek kurulmasını ve talepler ile bize gelinmesini istedik.
Haklarını savunsunlar istiyoruz. Cendere, Ayamama, Kartal Dragas’ta bu dönüşüm
modeli uygulandı.”
Tilkicilere dikkat
Vatandaşı ikna etmekte zorlandığımız için fazla imar verelim, bonuslu olsun
dedik. Parsel büyüdükçe yapılacak bina büyüsün istedik. Örneğin bu modeli şimdi
Bakırköy Kartaltepe’de uygulayacağız. Ama vatandaşı da çantacılara, cambazlara,
tilkicilik yapanlara karşı uyarıyorum. Bu model onların depreme dayanıksız olan
evlerinin depreme dayanıklı hale getirilmesi için hazırlandı. Eski evleri modern
evlere gönüşecek. Ama bunu ben bir ev vereyim karşılığında 3 ev alayım
düşüncesiyle bir fırsat olarak görülürse hata yapılır.O zaman devreye çantacılar
girer ve topladıkları vekaletnameler üzerinden rant sağlamaya kalkar. Öyle
olunca da önceden kooperatiflerde yaşanan sorun çıkar. Projeler yarım kalır,
vatandaş da mahkeme sonucu bekler. Bu noktada yatırımcının da kazanması
gerekiyor ki sistem çalışsın. Güvenilir firmalar buraya yatırım yapsın, evler
dönüşsün vatandaş mağdur olmasın.
Yeni Fikirtepe projeleri geliyor
“Kabul etmeliyiz ki İstanbul deprem bölgesi. Bu noktada kentsel dönüşü
yapmamız gerekiyor. Haziran ayındaki İBB Meclis toplantısına yeni kentsel
dönüşüm projeleri gelecek. Yeni yerlere de aynı Fikirtepe’de olduğu gibi bonuslu
imar vermeyi planlıyoruz. Bu yeni yerler ise Bakırköy’deki Kartaltepe ve
Osmaniye mahalleleri, Güngören’de Merter, Şişli’de Ayazağa ve Esenler de bazı
bölgeler.”
Yusufeli taşınacak
Ben Artvin Yusufeliliyim. Baraj yüzünden Yusufeli yok olacak. Biz de oranın
dokosusuna uygun, insanların ihtiyacını belirleyen bir proje hazırladık. Projeyi
size gösterebilirim ama fotoğrafını çekmenize izin vermem. Çünkü bu projeyi
bakan arkadaşlar açıklayacak. Başkan Topbaş daha sonra Yusufeli’nin projelerini
gösterdi. Yeni Yusufeli projesinde TOKİ’nin imzası bulunuyor. Barajın yanına
yapılıyor. Evler Yusufeli mimarisine göre tasarlanmış. Yeşillikler içinde 2
katlı evler planda dikkat çekiyor.
|