Zeynep Rona, 70'lerden beri arşiv yapıyor. Bilgi Üniversitesi'ndeki
arşivde, sergiler ve sanatçılar hakkında her tür haber, yorum basılı malzeme yer
alıyor. FOTOĞRAF: MUHSİN AKGÜN
Bilgi Üniversitesi, 2005 yılında kurduğu sanat arşivini kapatıyor.
Arşiv, kurucusu Zeynep Rona'ya devredildi. Sanat tarihçisi Zeynep Rona,
Santralistanbul'daki 50 binden fazla belgeye sahip çıkacak yeni bir kurum
arıyor
Şu sıralar Santralistanbul’daki
Sanat Arşivi, kendine yeni bir ev arıyor. Ekim 2005’te Bilgi
Üniversitesi’nin Santral Projesi kapsamında oluşturulan ve Türkiye’nin
‘sanat belleği’ denebilecek arşiv, haziran ayında kurucusuna
devredildi. Bilgi Üniversitesi’nin yeni yönetim politikaları gereği istenmeyen
arşiv şimdi Zeynep Rona’da. Rona ise 50 binin üzerinde belge
içeren bu arşive sahip çıkacak bir kurum arıyor. Katalog, aylık dergi, haftalık
aktüel dergiler, yazılar, küçüklü büyüklü haberler yani sanat hakkında belirli
bir dönemde çıkmış neredeyse her şeyi kapsayan bir arşiv bu. Araştırma yapan
sanat tarihçiler için paha biçilmez bu arşivle ilgilenenlerin zrona@ttmail.com adresinden
Zeynep Rona’yla iletişime geçmeleri gerek.
Santralistanbul’daki
Sanat Arşivi nasıl oluştu?
Ekim 2005’te Santral
Projesi oluşturulduğu sırada, benden bu proje çerçevesinde bir Sanat
Arşivi oluşturmam istendi. Çok sevinerek kabul ettim; çünkü zaten 1970’lerin
sonundan beri evde yürüttüğüm bir özel arşiv projem var. Arşivin 1 Ocak 2006
tarihinden başlayan belgeleri içermesine karar verdik. Bu tarihten itibaren bana
gelen birçok belgeyi de buraya devrettim.
Buraya sizinle birlikte
birçok kişinin bağışları oldu değil mi?
Çok geniş bir sanatçı,
sanat tarihi çevrem var. Herkes “Bu kurumsallaşıyor, biz elimizdeki
belgelerimizi vereceğiz” dedi. Prof. Dr. Semra Germaner, Candeğer Furtun,
İpek Duben ve 2006’da kapanan Borusan Sanat Galerisi katkıda bulundu.
Arşivde neler var?
Günlük 20 dolayında gazete,
aylık haftalık dergiler, sanat dergileri ve daha birçok belge var. Türkiye’deki
sanatçılar, yurtdışında etkinlikler gerçekleştiren Türkiyeli sanatçılar,
Türkiye’de etkinlikler yapan yabancı sanatçılarla ilgili bütün haberler, sanat
eleştirileri, değerlendirmeler, koleksiyonlarla ilgili her türlü belge ve
kentlerdeki sanat etkinlikleriyle ilgili bilgiler gibi, güzel sanatlarla ilgili
aklınıza gelebilecek her şeyi biriktiriyoruz.
Siz, bu arşiv işine
nasıl başladınız?
Sanat yazıları yazıyor ama belge bulamıyordum.
Önce kesmeye başladım sonra “Ben neden bunu bir arşive dönüştürmüyorum?” dedim.
Bunları kütüphanecilik sistemlerini temel alarak düzenledim. Burada her şeye
ulaşmak, tahmin edilenden çok daha kolay oldu.
Djital ortama
aktarılıyor mu?
Tüm belgelerimizi bilgisayara aktarma çalışması
tasfiye süreci nedeniyle durdurdu. Bunu internet ortamına koymalıyız ki
herkesin, özellikle Anadolu’nun ulaşabilmesini sağlayalım.
Ne
oldu da, üniversite arşivi size devretti?
Bilgi Üniversitesi’nde
bir yönetim değişikliği oldu. Üniversite farklı ilgi alanları geliştirme yoluna
gitti. Santralistanbul’un sanat projeleri azalmaya başladı. Burada daha çok
mühendisliğe doğru bir evrilme var. Bu benim düşüncem ama sanırım burada
anlamsızlaştı bu arşiv. Ama bir yandan da değerini bildikleri ve yok olmasını
istemedikleri için bana devretmeyi uygun buldular.
Şimdi de siz
devretmek istiyorsunuz burayı. Neden?
Bu, tek kişilik bir iş
değil. Gittikçe büyüyor ve yerim yok. Daha ne kadar çalışabilirim?
Sizin devir koşullarınız neler?
En büyük
koşulum, bunun sürdürülmesi. Başka kurumlarda da arşiv var ama ‘kesik’
biriktirmiyorlar. Şimdi diyeceksiniz ki “Kesik arşivi çok mu önemli? Artık
gazeteler internet ortamında.” Hayır, biz onun da araştırmasını yaptık. Bir
günde kestiğimiz 17 haberin sadece yedi tanesine ulaştık internetten.
Siz burayı özellikle bir üniversiteye mi devretmek istiyorsunuz,
yoksa başka kişi ve kurumlar olabilir mi?
Hayır, kişi
istemiyorum. Ben karşımda burayı sahiplenecek bir kurum
istiyorum.
Burayı devrederken bir ekonomik talebiniz var
mı?
Hayır yok. Özellikle Bilgi Üniversitesi için yaptığım
2006-2010 arası arşiv için hiçbir bedel beklentim yok. Çünkü zaten bunu, Bilgi
Üniversitesi’nin bana ödediği maaşla yaptım. Ama kendi arşivim için farklı
düşünebilirim.
Peki, Santralistanbul dağılıyor
mu?
Santralistanbul etkinliklerini bayağı sınırlamış vaziyette.
Ama onun ötesinde inanın bilmiyorum.
Sanat Yıllığı yedi sayı
çıktı
Yılın tüm etkinliklerini içeren Türkiye Sanat
Yıllığı adlı kitap çalışmanız vardı, o neden bitti?
Biz Ahu
Antmen’le birlikte böyle bir maceraya atılalım dedik. Özellikle sesini
duyuramayanların sergilerini yazmak istedik, retrospektifleri, ileriye
kalabileceğini düşündüğümüz sergileri... Ben toplam yedi yıl çıkarttım bu
kitabı. Dördüncü yıllıktan sonra Ahu üniversiteye girdi,yalnız kaldım. Sonra hem
yıllık çıkar, hem arşivi yürüt, yapamadım... Ama listelerimi tutmaya devam
ediyorum.
|