|
TMMOB ve bağlı meslek odalarının Gezi davası hukuk katline karşı başlattığı Adalet Nöbeti 150. Günü devirdi. Meslek odaları Adalet Nöbeti’nin 5. Ayında Mimarlar Odası’nda basın açıklaması yaptı.
Basın açıklamasına Mimarlar Odası Şube Başkanı Tezcan Karakuş Candan, Mimarlar Odası Ankara Şube Başkan Yardımcısı Ali Atakan, Mimarlar Odası Ankara Şube Sekreteri Nihal Evirgen, Mimarlar Odası Ankara Şube Yönetim Kurulu Üyesi Muteber Osmanpaşaoğlu, Şehir Plancıları Odası Genel Sekreteri Ayhan Erdoğan, Şehir Plancıları Odası Ankara Şube Başkanı Ceren İlter, Halkevleri Bölge Temsilcisi Serdar Kibar katıldı.
Arkadaşlarımız serbest kalana kadar Adalet Nöbetini bırakmayacağız
Mimarlar Odası Şube Başkanı Tezcan Karakuş Candan şunları söyledi: “Adalet Nöbeti’nin beşinci ayındayız, 26 Nisan’dan bu yana Mücella Yapıcı, Can Atalay ve Tayfun Kahraman arkadaşlarımız bizlerden uzakta ve özgürlüklerinden mahrumlar. Beş aydır Adalet Nöbeti’ni sürdürüyoruz. Kimse Adalet Nöbetimizin bittiğini düşünmesin. Arkadaşlarımız dışarı çıkana kadar Adalet Nöbetlerimiz İstanbul’da İzmir’de ve Ankara’da saat 17:00-20:00 arasında sürecek. Türkiye’de gün geçmiyor ki yeni adaletsizlikler yaşanmasın. Gezi Davası ile başlayan tutuklamalar, arkasından Canan Kaftancıoğlu’na getirilen siyasi yasak, sonra sesini çıkaran herkese karşı hedef göstermeler, geçtiğimiz haftalarda benim hukuksuz bir şekilde devlet memurluğundan çıkartılmam, Musa Anter davasının zaman aşımıyla karşı karşıya kalması, Ekrem İmamoğlu hakkında açılan davada bir sıkıyönetim mahkemesi uygulaması, Mimarlar Odası Ankara Şubesi’nin Emre Madran Basın Ödülleri kapsamında terör örgütü propagandası yapmaktan yargılanması; tüm bunlar Türkiye’de yaşanan adaletsizliklerin bir ürünüdür. Arkadaşlarımız serbest kalana kadar Adalet Nöbetini bırakmayacağız. Çünkü bu ülkede her gün bir adaletsizlik yaşandığını görüyoruz. Yarın kimin başına nasıl bir adaletsizlik geleceğini bilmediğimiz bir hukuksuz süreçle karşı karşıyayız.”
Vera’nın döktüğü her gözyaşının hesabını yargı önünde soracağız
Candan sözlerine şöyle devam etti: “Türkiye’de yaşanan adaletsizlikler seçim sürecine giderken nasıl bir hukuksuz süreçle karşı karşıya kalacağımızın örnekleridir. Dolayısıyla Adalet Nöbetlerinin de ne kadar anlamlı olduğu bir kez daha ortaya çıkmış oluyor. Onun için beş aydır içerde olan arkadaşlarımıza bir kez daha buradan selam gönderiyoruz ve acilen serbest bırakılmaları gerektiğini bir kez daha kamuoyuyla paylaşıyoruz. İstanbul’daki arkadaşlarımızla cezaevlerinde görüşmeler devam ediyor. Bunların arasında beni en çok her Cuma günü görüş sonrasında Tayfun Kahraman ile kızı Vera’nın ayrılık süreci etkiliyor. Vera babasından ayrılırken her seferinde çığlıklar içinde ağlıyormuş. Vera’nın döktüğü gözyaşının hesabını yargı önünde sormak ve takip etmek de bizim sorumluluğumuzdur.”
Gezi onurumuzdur, yargılanamaz
Şehir Plancıları Odası Genel Sekreteri Ayhan Erdoğan ise “150 gündür adalet nöbetindeyiz, hukuksuz tutuklamaların son bulması için çağrıda bulunmaya devam ediyoruz. Hiçbir hukuki gerekçe sunulmadan arkadaşlarımız 150 gündür tutsak ediliyor. Nasıl ki arkadaşlarımız mesleki etik ilkelerini savunarak bu Gezi sürecinin parçası olmuşlarsa, aynı şekilde yargıçlarında kendi mesleki etik ilkeleri doğrultusunda karar vermeleri için mücadele veriyoruz. Yargıçlara ‘Bu utancın bir parçası olmayın’ diyoruz. Yargıçlara halka ve hukuka karşı sorumluluklarını bir kez daha hatırlatıyoruz. Arkadaşlarımız özgürlüklerine kavuşana kadar bu mücadelemiz kararlılıkla devam edecek, Adalet nöbetlerimiz sürecek.” dedi.
Şehir Plancıları Odası Ankara Şube Başkanı Ceren İlter de şunları dile getirdi: “Buradaki kararlılığımız sürüyor, arkadaşlarımız serbest kalana kadar burada olmaya devam edeceğiz. Arkadaşlarımız kamu yararı mesleki etik ve ilkeler doğrultusunda, meslek örgütlerinin vermiş oldukları anayasal sorumlulukla hareket ettiler ve kamusal alanı korumak için mücadele ettiler. Bu mücadele çok geniş kitlelere ulaştı. Dolayısıyla Gezi’nin haklılığının yargılanması mümkün değildir. Gezi’de olan biten her şey bir yeşil alanı korumak içindi ve betonlaşmaya karşı bir duruştu. Gezi onurumuzdur. Gezi yargılanamaz.”
Tüm toplumun adalete ve hukuka açlığını dile getiriyoruz
Mimarlar Odası Ankara Şube Sekreteri Nihal Evirgen ise şöyle konuştu: “Dün Adalet Bakanı’nın da olduğu bir toplantıda bir medya kanalının hem toplantıya yasaklı hale getirilmesi hem de soru sorulmaması için nasıl bir yöntem uyguladığına ilişkin görüntüleri ekranlardan izledik. Adalet Bakanı’nın danışmanı bir gazeteciye ‘lütfen soru sormayın’ diyerek ısrarla ricacı oluyor. Ülkemizde ne yazık ki adaletin geldiği durum bu. O gazeteciyi ikna edemedikleri için Adalet Bakanı başka bir kapıdan çıkışı yapıyor. Gelinen nokta bu. Dolayısıyla biz bu Adalet Nöbetlerini beş aydır tam da bu sisteme karşı durmak için tutuyoruz. Beş aydır buradan sesimizi Ankara’dan, İzmir’den ve İstanbul’dan yükseltiyor ve adaletsizliğe uğrayan toplumun tüm kesimleri için adalet arıyoruz. Yalnız Gezi’de haksız ve hukuksuz yere tutuklanan Mücella Yapıcı, Can Atalay ve Tayfun Kahraman için değil tüm toplumun adalete ve hukuka açlığını dile getiriyoruz. Toplumun tüm kesimlerine, demokratik kitle örgütlerine, sivil toplum kuruluşlarına adalet nöbetlerine destek vermeleri için yeniden çağrıda bulunuyoruz. Her akşam Mimarlar Odası önünde tuttuğumuz nöbete saat 17:00 ile 20:00 arasında katkıda bulunmaları ve yan yana olabilmek için çağrı yapıyoruz. Umarım bir gün arkadaşlarımızla yeniden kucaklaşacağız ve adalet tecelli edecek o gün de adalet önünde tüm hukuksuzlukların hesabı sorulacak.”
Halkevleri Bölge Temsilcisi Serdar Kibar ise “Gezi bir halk isyanıdır ve halk direnişidir. Halk evleri olarak adalet nöbetlerine destek vermeye ve adalet nöbetlerinde bir arada durmaya devam edeceğiz.” şeklinde konuştu.
|
