"Bunlar" Tasarım Sergisi
Bige Ökten küratörlüğünde düzenlenen “BUNLAR” başlıklı, “Duyu” ana temalı tasarım sergisi, 08-29 Mayıs tarihleri arasında Gergedan Sanat Atölyesi'nde ziyarete açık olacak.
Sergiler
BAŞLANGIÇ TARİHİ: | 8 Mayıs 2014 |
BİTİŞ TARİHİ: | 29 Mayıs 2014 |
YER: | Gergedan Sanat Atölyesi, Galata, İstanbul |
DÜZENLEYEN: | |
DİĞER BİLGİLER: |
A: Serdar-ı Ekrem Caddesi Hoca Ali Sokak No: 12/2 Galata, Tünel |
+ Ajandama Ekle |
Tasarım sanata ne kadar yaklaşabilir? Bizler duyumuza ne kadar teslim olup kendimizden ne kadar şüphe edebiliriz? Küratör Bige Ökten’in, "sanatçı bu başarıya ancak seyircisiyle karşılaşmasıyla, onunla içten, görünür bir biçimde yüzleşmesiyle ulaşabilir" düşüncesinden yola çıkarak davet ettiği Bahar Korçan, Fem Güçlütürk, Serhan Gürkan, Mânâ Yıldız, Tansu Erkal Komar ve Erdin Ersoy “BUNLAR” projesinde buluştu. Tasarımcı genelde çevremizde dolanan hayata açık bir duyarlılıkla bakıyor ve kendi gördüklerini duyular sayesinde bize anlatır. Sadece tasarım yapacağı malzemeyi ustalıkla kullanmanın ötesinde, farklı anlatımlarla örülü, çoklu bir söylem çıkarır. “Bunlar” sergisinde yer alan tasarımcılar da, yaptıkları çalışmalarda kullandıkları dilden yola çıkarak hazırladıkları kompozisyonları, farklı disiplin ve tekniklerle ürettikleri yeni işleri bir bütünlük içinde izleyiciye sunuyor. Sergi süresince her bir sanatçı Salı günleri saat 18:30 ve Cumartesi günleri saat 11:30'da workshop'lar düzenleyecek. FEM GÜÇLÜTÜRK Birinin fikrini birine anlatmakla yıllarını geçirdi. Şimdi sadece dinlemek istedikleri ile vakit geçiriyor. Bitkileri dinliyor, dillerini öğreniyor ve tercüme ediyor. “Bunlar” diye kategorize eden, ayırımcı hitaplardan, baskılardan hoşlanmıyor. Her canlı ve cansızın kendine özgüllüğünden, estetiğinden, kusurları ile güzelleşen şaşırtıcılığından, doğum/yaşam/ölüm döngüsünden yola çıkarak her iğne yapraklıyı “çam” diye tanımladığımız, her bitkiyi “çiçek” diye genellediğimiz, bahçemizdeki binbir yosuna ot dediğimiz, bir nevi bizim de “bunlarlaştırdığımız” dünyayı kendince keşfediyor. Yeni dünyasını koklayarak, konuşarak, tadarak ve hatta dinleyerek belki de sadece bu bağlamda iyi kabul edilebilecek bir bitkisel hayat sürerek sürdürüyor. Ot dediğin yerde biter! Hayır, bazısı duyularımızı alt üst edecek şekilde kökünü başka ağaca dayar, gökten tepemize de iner. Muzu potasyum niyetine afiyetle eriten, yanlış yere düşmüşse sineği meze yapan Platycerium’lar yaşamak için yerdeki toprağa değil gökteki ağaca sarılırlar. Bu sergi süresince de bu özellikleri ile tavandan sarkarak kafamızı kurcalıyorlar! * SERHAN GÜRKAN Hayat başkalarının yarattıklarını yeterli bularak yaşayacak kadar sıkıcı değil. Bugün, yarın yaratılmış en büyük mucizeden esinlenerek bana görünebilen bilinmezleri, onun estetiği içinde kendi algılarımla bilinebilir hale getirebilme.. Yaradılış sürecinde kendimi tatmin edebilmek. * MÂNÂ YILDIZ TANSU ERKAL KOMAR * ERDİN ERSOY 1971, Berlin/ Almanya doğumlu olan Erdin Ersoy, Hacettepe Üniversitesi Fransız Dili ve Edebiyatı bölümü mezunudur. Daha öğrencilik yıllarında çalışma hayatına başlayarak kuyumculuk sektörüyle tanışan Ersoy, farklı kuyum firmalarında ihracat müdürü olarak çalışır. Uzun yılların birikimi, birçok uluslararası fuarlarda (New York, Hong Kong, Mumbai, Bangkok, Seul, Basel, Dubai, Vicenza, Frankfurt, Kiev…) edindiği tecrübe ve birikimleri bugün Ersoy’un tasarımcı altyapısını oluşturmaktadır. Son iki senedir Kapalıçarşı’daki atölyesinde özgün erkek takı tasarımları üzerine çalışmalarını sürdürmektedir. * Tüm duyulardan sıyrıldığımızda, yargısız bir alana yükseliriz. Bunu anlatmaya çalışacağız. Eserin adı: HEPLİK-HİÇLİK Bu proje Ayten-Bahar projesidir. |