EM>Emre Arolat ve Yalçın Ayaydın, İpekyol
Fabrikası ile kazandıkları ödülü Aga Khan ve Katar Emiri'nin elinden
aldılar.
Bu yıl on birinci kez düzenlenen Ağa Han Ödülleri'nin kazananları
belli oldu. Jüri, geçtiğimiz Mayıs ayında açıklanan 19 finalist proje arasından
2010 ödüllerine değer görülen projeleri belirledi. Ödül kazanan beş proje
arasında Emre Arolat Mimarlık'ın (EAA) İpekyol Tekstil Fabrikası da yer alıyor.
2010 Ağa Han Ödülleri, bugün (24 Kasım 2010 Çarşamba) Doha’daki
İslam Sanatı Müzesi’nde, Aga Khan'ın başkanlığında,
Katar Emiri Sheikh Hamad bin Khalifa Al Thani ve eşi
Sheikha Moza bint Nasser'in katılımıyla gerçekleşen törende
sahiplerini buldu.
Jüri raporunda, ödül kazanan projelerin; zengin ve
çoğulcu bir vizyona sahip olmalarına ve içinde bulundukları yapılı çevrenin
iyileştirilmesindeki dönüştürücü rollerine dikkat çekildi. Raporda ayrıca,
projelerin öneminin Müslüman toplumuyla olan özel ilişkileri nedeniyle daha da
arttığı ve ekonomik yükselişteki ülkelerde yaşayan çeşitli topluluklar için rol
modeli işlevi görebileceği de belirtildi.
Ödüle değer görülen projeler ve
bunları hayata geçiren mimarlık ofisleri şöyle sıralanıyor:
-
Wadi Hanifa Arazisi, Riyad, Suudi Arabistan Moriyama & Teshima
Planners Limited & Buro ve Happold ortak girişimi
- Yakın
Dönem Tunus Mirasının Yeniden Canlandırılması Projesi, Tunus,
Tunus Association de Sauvegarde de la Médina de Tunis (Tunus Kenti
Koruma Derneği)
- Madinat Al-Zahra Müzesi, Cordoba,
İspanya Nieto Sobejano Arquitectos, Fuensanta Nieto & Enrique
Sobejano
- İpekyol Tekstil Fabrikası, Edirne,
Türkiye EAA - Emre Arolat Mimarlık
- “Bridge School”,
Xiashi, Çin Li Xiaodong Atelier
Programa Başvuran 410
Proje Arasından Seçildi
EAA'nın İpekyolu Tekstil
Fabrikası, 2010 Ağa Han Ödül Programı'na başvuran 410 proje arasından
seçilerek, diğer dört proje ile birlikte, dünyanın en prestijli mimarlık
ödüllerinden Ağa Han'ın bu yılki galipleri arasında yerini aldı.
Ödül kitapçığında,
Türkiye'yi onurlandıran proje için şu açıklamaya yer verildi:
"İpekyolu Tekstil Fabrikası, işveren ve mimarın başarılı
işbirliğinin bir örneği olarak, bütünleşik bir mekansal straje ile hem üretim
hedeflerini hem de çalışanların konforunu bir arada sağlıyor. Temel tasarım
hedeflerinin U biçimli tek bir hacimde toplanması ile proje alanı verimli bir
şekilde kullanılırken, yerel malzeme seçimi, düşük enerji tüketimi ve gelişmiş
ısı performansı projenin diğer öne çıkan özellikleri arasında sıralanıyor.
Yapının cam kaplı güney cephesi, iç avluları, bahçeleri ve ışık kuyuları tüm
kullanıcıların doğal aydınlatmadan ve manzaradan faydalanmasını sağlarken,
çalışanlar için rekreasyonel mekanlar da yaratılmış
oluyor."
Jüri, EAA'nın projesi için ne
dedi?
Souleymane Bachir Diagne, Omar Abdulaziz Hallaj,
Salah Hassan, Faryar Javaherian, Anish Kapoor, Kongjian Yu, Jean Nouvel, Alice
Rawsthorn ve Basem Al Shihabi'nin yer aldığı jüri ise
proje için aşağıdaki değerlendirmede bulundu:
"İpekyol Tekstil
Fabrikası'nın akıllı ve yaratıcı tasarımı ve mühendisliği, tekstil sanayinde az
rastlanır nitelikte bir çalışma ortamı sunarak, bu anlamda rol modeli
oluşturuyor.
İşlevsel verimin insancıllık ile bütünleştiği yapı,
işverene ticari avantaj sağlıyor. Yerel malzemeler kullanılarak yapılan
fabrika, proje arsası üzerine hafifçe oturuyor.
Yüksek tavanlar ve iç
avlular günışığından ve doğal havalandırmadan azami ölçüde faydalanmayı
sağlarken, hem daha estetik çalışma mekanları sunuyor hem de enerji tüketimini
azaltıp, ısı performansını iyileştiriyor.
Çatıdan elde edilen yağmur
suyu, binanın yerel sistemine aktarılabildiği gibi, fabrikada kullanılmak üzere
de geri dönüştürülebiliyor.
Üretim ve yönetim birimlerinin aynı
binada yer alması ekiplerin birbirlerini görebilmesini sağlıyor. Bu da iç
iletişimi geliştirerek takım ruhunu güçlendiriyor.
Müslüman dünyasının
hızla sanayileştiği bir dönemde, Türkiye dahil olmak üzere pek çok ülkenin,
artan işgücü maliyetlerine karşı daha kaliteli ürünler geliştirmesi gerekiyor:
İpekyol Tekstil Fabrikası, açık fikirli bir tasarımın nasıl daha temiz, daha
güvenli, daha verimli bir işyeri yaratılabileceğinin ve böylelikle yüksek
verimlilik ve karlılık elde edilebileceğinin
kanıtıdır."
Proje Künyesi
İşveren: İpekyol Giyim Sanayi, Yalçın
Ayaydın Mimari Ekip: EAA - Emre Arolat Mimarlık Emre
Arolat, Gonca Paşolar, Eda Yazkurt, Ertuğrul Morcol, Meltem Emden, Ekin Erik,
Gülseren Gerede Tecim Statik Projesi: Turin Turizm İnşaat ve
Ticaret A.Ş.; Semih Çetin. Mekanik Tesisat: Toptaş Mekanik
Tesisat Sanayi; Ali Toptaş. Elektrik Tesisatı: Truva
Elektrik Makine Ltd. Şti.; Hüseyin Örs. İnşaat Alanı: 20,000
m² Proje Tarihi: 2004-2005 Yapım Tarihi:
2005-2006
Ödül kazanan diğer projeler
hakkında
Wadi Hanifa Arazisi (Moriyama & Teshima
Planners Limited & Buro ve Happold ortak girişimi)
Suudi Arabistan
Krallığı'ndaki Najd Platosu'nun tam ortasında yer alan Wadi Hanifa (Hanifa
Vadisi), başkent Riyad yakınındaki en önemli vadi ve 4 bin kilometrekareyi kat
eden doğal drenaj yolu ile bu kurak coğrafya için eşsiz bir kaynak. Arriyadh
Development Authority, vadideki doğal kaynaklar ve çevrede yaşayan insanlar
arasındaki dengeyi yeniden düzenlemek amacıyla kapsamlı bir kalkınma stratejisi
gerçekleştirmek üzere yola çıktı. Program kapsamında Wadi Hanifa, ekolojik,
rekreasyonel ve turistik bir kaynak olarak restore edilerek geliştirildi.
Yakın Dönem Tunus Mirasının Yeniden
Canlandırılması Projesi (Association de Sauvegarde de la Médina de Tunis / Tunus
Kenti Koruma Derneği)
Tunus
Fransız himayesi altındayken kurulan Yeni Tunus Kenti'nde (The Ville Nouvelle of
Tunis), geleneksel kentsel dokudan grid plana geçilmesiyle birlikte, kentin
karakteri de kaçınılmaz olarak değişikliğe uğradı.
Tunus Kenti Koruma
Derneği (Association de Sauvegarde de la Médina de Tunis - ASM) kentin yeniden
canlandırılması projesine öncülük ederek, Bourguiba ve Fransa caddeleri
çevresinde yer alan kamusal alanları, yaya kullanımı ağırlıklı olarak yeniden
düzenledi.
Proje kapsamında ayrıca, Tunus Şehir Tiyatrosu (Théâtre
Municipal de Tunis), Eski İdare Mahkemesi (Ancien Tribunal Administratif) ve
Cinéma Palace gibi anıtsal eserler de restore edilerek yeniden halkın
kullanımına açıldı.
Madinat Al-Zahra Müzesi (Nieto Sobejano
Arquitectos, Fuensanta Nieto & Enrique
Sobejano)
Onuncu
yüzyıldan kalma bir saray kenti olan Madinat al-Zahra, erken dönem İslam
arkeolojisi anlamında dünyadaki en sitlerden biri olarak kabul ediliyor ve
halihazırda kazılara devam ediliyor. Arkeolojik sitin değerlendirilmesi ve
kazılardan çıkan buluntuların sergilenmesi amacıyla tasarlanan Madinat Al-Zahra
Müzesi aynı zamanda, arkeolojik ekibe araştırma merkezi olarak da hizmet
veriyor.
Bridge School (Li Xiaodong
Atelier)
"Bridge
School" (Köprü Okul), küçük bir derenin iki ayrı parçaya böldüğü Xiashi köyünü
bir araya getiriyor. Li Xiaodong Atelier tarafından hayata geçirilen yapı, iki
çelik kafes kullanılarak yaratıldı. Kafesler dere boyunca köprü görevi görürken,
arada kalan alanlar ise okula ait işlevleri karşılıyor. Ana strüktüre asılı
duran ve bunun altından işleyen yaya köprüsü, tüm köylülere hizmet ediyor. Küçük
ve modern bir tasarıma sahip, bulunduğu bölgenin geleneksel yapı tarzına hiçbir
referans içermeyen okul binası, tüm bunlara rağmen nüfusu giderek azalmakta olan
köyün fiziksel ve manevi merkezi haline gelmeyi başardı.
2010 Yönetim Kurulu
Ödülü Oleg Grabar'a
Mimarlık pratiği ya da akademik
çalışmalar anlamında takdire değer başarılar elde etmiş isimleri
onurlandırmak amacıyla oluşturulan Ağa Han Ödül Programı Yönetim
Kurulu Ödülü'nün bu seneki sahibi ise Oleg Grabar oldu.
Harvard Üniversitesi'nde Sanat Tarihi Profesörü iken, aynı
üniversitenin Aga Han Programı'nın ilk İslam Sanatı ve Mimarisi Profesörü
olan Grabar, akademik yaşamını Princeton'daki İleri Araştırmalar
Enstitüsü'nün Tarihsel İncelemeler Okulu'nda emeritus
profesör ünvanıyla sürdürüyor.
Ağa Han Mimarlık Ödülleri
hakkında
Ağa Han Mimarlık Ödülleri programı, 1977 yılında Ağa
Han tarafından Müslümanların büyük bir kesimini oluşturduğu toplumların ihtiyaç
ve hedeflerini ortaya koyan yapı konseptlerini teşvik etmek ve tanıtmak amacıyla
kuruldu. Program çağdaş tasarım, sosyal konut, çevresel ve toplumsal iyileştirme
ve geliştirme, tarihi koruma, yeniden işlevlendirme ve peyzaj mimarlığı
alanlarında verilmiş örnekleri mercek altına alıyor.
|