Türk müteahhitleri, iklim koşulları ve sosyal hayat
açısından yurtdışındaki zorlu pazarlarda aldıkları
projelerin şantiyesine villa konforuna sahip kamplar kurarak
kalifiye eleman tavlıyor. Son dönemde Türk müteahhitlerin
yurtdışında en çok iş yaptığı Libya'da
mühendis ve mimar gibi kalifiye eleman
sıkıntısını lüks şantiye villaları kurarak aşma yolunu seçen
inşaat şirketleri, prefabrik villalar kuran Vefa Group'un
işlerini de katladı.
2009'da Türk müteahhitlerin ihale
aldığı ülkeler içinde 4 milyar doları aşan iş hacmiyle ilk sırada yer
alan Libya'da sadece Vefa Group'un yaptığı
lüks prefabrik inşaat kampları, iki yılda 150 bin
metrekareyi geçti. Prefabrik yapılardan oluşan kamplarda beyaz yakalı
çalışanlara dayalı döşeli ev ve temizlik hizmeti verilirken bunun yanı sıra
ibadethane, eğitim yerleri, internet ve spor alanları gibi sosyal
olanaklar da sağlanıyor.
Fransa'dan Afganistan'a, Sibirya'dan
Sudan'a kadar dünyanın 30 ülkesine şantiye binaları kuran Vefa Group'un İş
Geliştirme ve Pazarlama Müdürü Mimar Ülkü Ekinci, krizle
birlikte Libya pazarının ön plana çıktığını belirterek şunları söyledi:
"Libya'da son iki yılda; konuttan hastaneye, okuldan alışveriş merkezine,
altyapıdan otobana kadar inşaat yatırımları hız kazandı. Bizim de bu doğrultuda
şantiyelere kurduğumuz prefabrik yapılar için siparişlerimiz arttı. Gidişata
bakılırsa Libya pazarında kısa vadede 250 bin metrekarelik prefabrik yapı
kuracağız" dedi. Yerel ortakla fabrika
kuracak
Dünyanın en büyük 225 müteahhit firmasından 20'sinin
Libya'da iş yaptığını, bu nedenle ülkenin ciddi bir potansiyel taşıdığını
kaydeden Ekinci, buraya gelen her firmanın çalışanları için konforlu yaşam
alanları kurduğunu söyledi. Şimdiye dek aralarında STFA, TML, Saaporji
Palonji, Rönesans, Sembol ve Summa gibi firmaların da bulunduğu 20
kadar firma için prefabrik yapı kurduklarını kaydeden Ekinci, iki yılda
kurdukları işçi kamplarının 150 bin metrekareye ulaştığını ifade
etti.
Libya'da temsilcilik düzeyinde iş yaptıklarını ancak ülkede artan
iş hacminden dolayı yerel bir işadamıyla ortaklık anlaşması yapacaklarını
belirten Ekinci, şu an yaptıkları satış ve pazarlama işini en kısa sürede
üretime de çevirmeyi istediklerini kaydetti. Şimdiye kadar Libya'da kurdukları
her bir prefabrik yapıyı gemilerle Türkiye'den getirdiklerini ve montajını
Libya'da yaptıklarını söyleyen Ekinci, "Yerel ortaklık kurarak prefabrik yapı
üretmek istiyoruz. Libya'da iş yapmak için yerel ortaklık şart. Şirketin yüzde
70'i bizde, yüzde 30'u Libyalı firmada olacak" diye konuştu.
3 milyon dolarlık prefabrik
mahalle
Rönesans İnşaat'ın Libya'da üstlendiği;
içinde ofis, alışveriş merkezi ve otelin de yer aldığı 1 milyar dolarlık
projenin şantiyesinde Vefa Group'un prefabrik
yapıları kullanılıyor. 1500 kişilik işçi grubunun yaşadığı prefabrik
mahallenin Rönesans İnşaat'a maliyeti 3 milyon dolar. Rönesans İnşaat'ın Libya
Müdürü Cengiz Türkmen, 700'ü Türk, 350'si Vietnamlı ve 450'si
Libyalı olmak toplam 1500 kişinin kaldığı kampta; ayrıca Cezayirli, Faslı,
Mısırlı, Tunuslu ve Pakistanlı pek çok farklı kültürden insanın bir araya
geldiğini belirtti. 150'ye yakın beyaz yakalı personelin kaldığı kampta, aileler
için prefabrikten 2+1 ve 3+1 konut yaptıklarını, bekârlar için 44 metrekarelik
stüdyo daireler yaptıklarını söyleyen Türkmen, şöyle konuştu: "Beyaz eşya,
oturma grubu, plazma TV ve mutfak araç gereçleri olan evler hazırlıyoruz. Ayrıca
her gün beyaz yakalılar için yerel kadınlar, temizlik ve ütü hizmeti veriyor."
Krizden önce işçi ve mühendislerin Avrupa ve Rusya'da iş aramaya alışkın
olduklarını ancak krizden sonra işlerin Libya'ya kaydığına dikkat çeken Türkmen,
"Ülkenin şartları sıkıntılı ve insanların iş dışında iyi vakit geçirebilecekleri
alanların olmaması nedeniyle kamp şartlarımızı, her türlü açıdan iyi tutmaya
çalışıyoruz. Şunu rahatlıkla söyleyebiliriz ki Libya'nın en iyi kampına sahibiz"
dedi. Bunun dışında Sembol İnşaat ve Summa
gibi birçok firma için de prefabrik şantiye kuran Vefa Group'un 15 günde bir
mahalleyi kurabildiğini ileten Ekinci, şirketin bundan sonraki iş güzergâhının
Kuveyt ve Katar olduğunu söyledi. Türkiye'de bu konfora
sahip değildik
Daha önce Kazakistan'da kalan ve Summa İnşaat'ın Trablusgarp'ta kurduğu
şantiye kampında 3 aydır yaşadığını söyleyen Sena Birim,
yaşadıkları kampı şöyle anlattı: "Eşimin finans müdürü olduğu Summa'nın kampında
kalıyoruz. 19 aylık kızımla birlikte burada Türk ailelerle bir arada olmak,
hayatımızı kolaylaştırıyor. Her gün şehir merkezine servis hizmeti var.
Türkiye'de sahip olmadığımız yaşam konforunu bu prefabrik villalarda buluyoruz."
İki yılda bir ev parası biriktirilebiliyor
Şantiyede kurulu kampta kalan Gülnar Sadioğlu ise eşinin
görevi nedeniyle 1 aydır Libya'da bulunduklarını söyleyerek şöyle konuştu: "İlk
geldiğimizde ev kiraladık ve Arap komşularımızla yaşadık. Ancak İngilizce
bilmedikleri için komşuluk ilişkileri kuramıyorduk. Kampa gelince Türkiye'deki
yaşantımızı buraya taşıdık. Günler yapıp, şehri birlikte gezebiliyoruz.
Elektrik, su ve kira gibi masraflarımız yok. Öyle ki 2 yılda 100 bin liralık bir
ev parasıyla Türkiye'ye dönülebiliyor."
|