Akbelen’de 4 Bin Yıllık Tarihi...
Akbelen’de Yeni Tehlike
İkizköy’den Kamulaştırmaya Büyük Tepki
Akbelen Ormanı Çevresinde...
Akbelen’de Mahkemenin Kararına Tepki
Akbelen’de Patlatılan Dinamitler...
Akbelen'de Maden Çalışmaları Başladı
İkizköylüler'den Doğaseverlere...
Akbelen’deki Kamp Alanı Zorla...
Akbelen için Suç Duyurusu
TBMM'deki Akbelen Görüşmesine...
Prof. Dr. Erdoğan Atmış, Cumhurbaşkanı...
Yerel Mahkemenin Akbelen Kararı İstinafa Taşındı
Yerel mahkemenin, Akbelen Ormanı'nda Yeniköy-Kemerköy Enerji şirketi için verilen maden işletme ruhsatının iptali yönündeki davayı reddetmesi üzerine yaşam savunucuları istinafa başvurdu.
Muğla Milas ilçesi İkizköy'de bulunan Akbelen Ormanı'nda Yeniköy-Kemerköy Enerji şirketi için verilen maden işletme ruhsatı ve işletme izninin yürütmesinin durdurulması talebiyle İzmir Bölge Adliye Mahkemesi'ne istinaf başvurusu yapıldı. Karadam Karacahisar Mahalleleri Doğayı Doğal Hayatı Koruma Güzelleştirme ve Dayanışma Derneği (KARDOK) ve 34 kişi adına avukat Arif Ali Cangı tarafından yapılan başvuruda, aynı talebi 12 Kasım'da reddeden Muğla 1. İdare Mahkemesi'nin kararına itiraz edildi. Gazete Duvar’da yer alan MA kaynaklı habere göre; Akbelen Ormanı için 2017 yılından itibaren verilen hukuki ve fiili mücadelenin aktarıldığı istinaf dilekçesinde, bilirkişi keşfi ile ilgili taleplerin yok sayıldığına değinildi. Yine ilk derece mahkemesinin davacı tarafı görmezden geldiği belirtilen dilekçede, "Davamızda keşif deliline dayanmış olmamıza ve defalarca talepte bulunmamıza rağmen, keşif yapılmadan davanın sonuçlandırılması, en son yürütmeyi durdurma talebi konusunda hiçbir karar verilmeden davanın reddedilmesi, hukuki dinlenilme hakkını yok sayılması anlamına gelmektedir. Yerel Mahkeme kararı öncelikle bu nedenle hukuka aykırıdır. Taleplerimiz doğrultusunda mahallinde keşif ve bilirkişi incelemesi yapılmasını talep ediyoruz." denildi. Maden ruhsatı verilen alanın tamamen orman ve tarım alanlarıyla kaplı olduğu belirtilen dilekçede, bunun bile tek başına iptal gerekçesi olduğu aktarıldı. Alanda bulunan zeytincilik faaliyetlerine ve Zeytin Kanunu'na dikkat çekilen dilekçede, bu tarz alanlar hakkında Danıştay'ın daha önce verdiği emsal kararlara da yer verildi. Alanda 10 bin dekarlık bir tarım alanı bulunduğu kaydedilen dilekçede, "Bölgeye ait tarımsal varlıklar ile bu varlıkların mevcut yaşam düzenindeki vazgeçilemez öncelliği, dava konusu işlemle ruhsatlandırılan açık ocak kömür işletmeciliğinin tehdidi altındadır. Bu tehlikeli gidişin önüne geçilebilmesi için açılan eldeki davada mahallinde bilirkişi incelemesi ve keşif yapılarak dava konusu işlemin zeytinlikler ve tarım alanları bakımından hukuka uygun olup olmadığı denetlenmesi gerekirken, bu konuda hiç bir araştırma yapılmamıştır." ifadeleri yer aldı. ÇED süreci işletilmedi 'Geciken her gün ekolojik yıkıma yol açıyor' |