Murat Kurum: İmar Affı Değil İmar Barışı
Depremde Yıkılan Bina, İmar...
İmar Affı, 'Affedilemez Suçlar'...
Cumhurbaşkanına İmar Affı Tepkisi
ŞPO İzmir’den “İmar Affı Anayasada...
Diyarbakır’da 34 Bin Bina...
Depremin Vurduğu 10 İldeki...
"Yeni Bir İmar Affı Girişimiyle Karşı Karşıyayız"
TBMM Başkanlığı’na sunulan “İmar Kanunu’nda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi”ne ilişkin değerlendirmede bulunan Mimarlar Odası Ankara Şubesi “Kent suçlarını yasallaştıracak ve afetleri cinayete dönüştürecek yeni bir imar affı girişimiyle karşı karşıyayız” açıklamasını yaptı.
Mimarlar Odası Ankara Şubesi, 10 Ocak 2025 tarihinde TBMM Başkanlığı’na sunulan “İmar Kanunu’nda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi”ne ilişkin değerlendirmede bulundu. Mimarlar Odası Ankara Şubesi tarafından yapılan açıklamada, “Ne yazık ki planlama ve şehircilik ilkelerini devre dışı bırakacak, sağlıksız kentleşmenin önünü açacak, hukuksuzluğu meşrulaştıracak, kaçak yapıları aklayacak ve doğal çevreyi katledecek yeni bir imar barışı teklifiyle karşı karşıyayız. 1984’ten bu yana imar mevzuatına aykırı yapıların meşrulaştırılması için 13 kez imar affı çıkarılmıştır. Yine popülist söylemlerle süslenen ancak afetleri cinayetlere dönüştürecek bir imar barışı daha gündemdedir. Bilim ve teknik devre dışı bırakılarak, imar aykırılıkları meşrulaştırılmak istenmektedir. Mimarlar Odası Ankara Şubesi olarak, bir kez daha uyarıyoruz: Bu yasa teklifini geri çekin!” denildi. Açıklamada şu ifadelere yer verildi: “Yanlış kentleşme politikaları nedeniyle Türkiye’de yüzde 70’i riskli olan yapı stoğuyla karşı karşıyayız. İmar afları kaçak yapılaşmayı artırmış, geçmişten günümüze yaşadığımız afetlerde bu nedenle çok sayıda vatandaşımız hayatını kaybetmiştir. Dere yataklarına, orman alanlarına, tarım alanlarına, tarihi ve doğal arkeolojik SİT alanlarına yapılar inşa edilmiştir. Meslek odalarının sağlıklı kentleşme ve nitelikli mimarlık için verdiği hukuksal mücadele sonucu iptal edilen ruhsatlar ve plan değişiklikleri imar aflarıyla yasalaştırılmıştır. Depremlerden ve doğal afetlerden ders çıkarılmamıştır. Sağlıksız yapılar nedeniyle çok sayıda vatandaşımızın hayatını kaybetmesine karşın imar affı uygulamalarından vazgeçilmemiştir. TBMM Başkanlığı’na 10 Ocak 2025 tarihinde ‘İmar Kanunu’nda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi’ sunulmuştur. Bu teklifte de yine imar aykırılıkları meşrulaştırmak istenmiştir.” Uzmanların sık sık deprem riski uyarısı yaptığı ülkemizde imar affı girişiminde bulunmak akıl tutulmasıdır “Teklifte ‘Yasanın uygulama şartlarının vatandaşlar tarafından tam olarak anlaşılamaması; başvuru şartları nedeniyle belgeleri iptal edilen yurttaşların mağduriyetinin giderilmesi; iptal edilen hakkında uygulanan idari ve para cezalarının iptal edilmesi’nin amaçlandığı belirtilmektedir. Ancak İmar Kanunu’nun Geçici 16. maddesinde getirilen düzenleme incelendiğinde; yalnızca başvuru sürelerinin uzatılması ile yetinilmediği görülmüştür. Daha önce imar affı kapsamına alınan 31 Aralık 2017 tarihinden önce yapılmış İmar Kanunu’na ve ilgili mevzuata aykırı ve kaçak yapıların kapsamı genişletilerek 31 Aralık 2024 tarihinden önce yapılmış yapılara af getirilmekte; mevzuata aykırı ve kaçak yapılara yönelik idari ve mali yaptırımlar ortadan kaldırılmaktadır. Böylece devletin yapıların afet risklerine karşı dayanıklılıklarını kamu adına denetim sorumluluğu yok sayılmış kaçak ve güvensiz yapılaşma teşvik edilmiştir. Uzmanların sık sık deprem riski uyarılarında bulunduğu, yapı stoğunun güçlendirilmesi ve deprem dirençli kentler inşa edilmesi çağrısı yaptığı bir dönemde, kaçak yapılaşmayı meşrulaştıracak imar affı girişiminde bulunmak akıl tutulmasıdır. Doğa olaylarını afete dönüştürecek, yeni can kayıplarına neden olacak imar affı girişimlerine son verilmeli. Kamu denetim mekanizmaları güçlendirilerek, sağlıklı kentleşme süreçleri işletilmelidir.” |