Hasankeyf’in de içinde bulunduğu
Dicle Vadisi’nin UNESCO Dünya Miras Alanı
olarak ilan edilmesini talep eden uluslararası imza kampanyasına şarkıcı
Tarkan, Orhan Gencebay ve Nobel Ödüllü yazar
Orhan Pamuk’tan sonra bir destek de Türk edebiyatının dev ismi
Yaşar Kemal’den geldi. Dilekçeyi imzalayan Yaşar Kemal yaptığı
açıklamada, doğasını, tarihini ve kültürünü yok eden toplumların ayakta
kalamayacağına dikkat çekerek, şunları söyledi:
"Bütün yüreğimle inanıyorum ki doğayı yok etmek suçların en büyüğüdür. Hiçbir
şekilde bağışlanamaz. Bugüne kadar insanlığı ne kadar savunduysam doğayı da o
kadar savundum. Şunu bilmeliyiz, doğanın yok olduğu gün insanlık da yok
olacaktır. Bir zamanlar barajlar ekonomik kalkınmanın ‘olmazsa olmazı’
sanılırdı. Oysaki bilinçsizle yapılan barajlar doğayı yok eden nedenlerin
başını çekti. Örneğin, Sovyetler Birliği’ni ne reformlar ne de Gorbaçov
yıkmıştır. Sovyetler Birliği’nin yıkılmasının ana nedeni barajlardır. Sovyetler
Birliğinde barajlar üstüne yapılan yanlışlar buğday ambarı sayılan bir bölgeyi
yok etti, 1963’te buğdayını Kanada’dan getirtmek, ekmeği karneye bağlamak
zorunda kaldı. Bugün hala Aral Gölü topyekûn çöl olmasın diye uğraşılıyor.
Barajlar doğayı yok etmekle kalmıyor, toprak tuzlanması, çölleşme, hastalıkların
artması gibi tahribatlar yanısıra kültürü ve verimli tarım arazilerini de yok
ediyor. Nehir yatakları dünyanın en verimli tarım arazileridir. Barajlar bu
toprakları yok etmiştir.
Tarihi miras tüm dünyaya bırakılan bir mirastır. Taliban, Afganistan'da
Bamyan’da Buda heykellerini yıktığında dünya ayağa kalkmıştı. Doğasını ve
tarihini yok eden bir toplumun gelecekte ayakta kalması mümkün değildir.
Hasankeyf’te doğayla tarih birbirinden ayrılamaz biçimde içiçedir. Bu
bütünlüğüyle bugüne ulaşmış Hasankeyf’in zenginliğini kurtarma kazılarıyla, hele
hele uygulaması imkansız olan başka yere taşıma önerileri ile yok etmek dünyanın
mirasını yok etmektir. Hasankeyf için Doğa Derneği’nin başlattığı kampanyayı da
sonuna kadar savunacağım. Hasankeyf bir dünya mirasıdır ve UNESCO Dünya Miras
Alanı olarak ilan edilmelidir".
Doğa Derneği ve Atlas Dergisi tarafından
hazırlanan dilekçede, Hasankeyf’in en az 10 bin yıllık geçmişi ve küresel
ölçekte nesli tehlike altındaki canlı türleri ile UNESCO’nun 10 dünya mirası
kriterinden 9’unu karşılayan insanlığın sahip olduğu en eski kentlerden birisi
olduğuna dikkat çekiliyor. Barajın yapılması halinde tarihi kent Hasankeyf ile
birlikte 300'den fazla arkeolojik alanın sular altında kalacağı ifade edilen
dilekçede, Ilısu Barajı’nın birçok endemik ve küresel ölçekte nesli tehlike
altında canlı türünü de tehdit ettiğine işaret ediliyor.
Dilekçe, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile projeye kredi
sağlayan ülkelerden Almanya Başbakanı Angela Merkel,
Avusturya Başbakanı Werner Faymann ve İsviçre Başbakanı
Hans-Rudolf Merz’e iletilecek.
|