Uluslararası Çalışma Örgütü’nün (ILO) rakamlarına göre, dünyada her yıl yaklaşık 2 milyon 200 bin insan iş kazaları ve meslek hastalıkları nedeniyle yaşamını yitiriyor. Yaklaşık 270 milyon iş kazası gerçekleşiyor; 160 milyon insan meslek hastalığına yakalanıyor. Türkiye'de ise sigortalı her bir işçinin iş kazası sebebiyle ölüm riski ortalama 0,5. Avrupa’da bu oran 0,1. Yani Türkiye’de iş kazası nedeniyle ölüm oranı Avrupa’nın tam 5 katı. Sosyal Güvenlik Kurumu verilerine göre, 2009 yılında ülkemizde 64 bin 316 iş kazası ve 429 meslek hastalığı vakası meydana geldi. Bu vakalarda bin 171 kişi hayatını kaybederken, bin 885 kişi sürekli iş göremez duruma düştü.
İş sağlığı ve güvenliği alanında hizmet veren İvme Yönetim Danışmanlık’ın Kurucusu ve Genel Müdürü Fırat Şükrü Eker, İSG’de temel amacın, çalışanların sağlığına zarar verebilecek unsurların önceden belirlenerek gereken önlemlerin alınması, güvenli bir çalışma ortamı sağlanması, çalışanların iş kazaları ve meslek hastalıklarına karşı korunması olduğunu belirtti. ILO verilerine göre iş kazalarının yüzde 98’inin insan hatasından meydana geldiğine dikkat çeken Eker, en büyük eksikliğin yönetim yetersizliği ve eğitimsizlik olduğunu söyledi.
İş kazaları ve meslek hastalıklarının yıllık maliyeti 38 milyar TL
ILO’ya göre gelişmekte olan ülkelerin iş kazaları ve meslek hastalıkları maliyetleri, gayri safi yurt içi hasılalarının (GSYİH) yüzde 4'ü tutarında. Buna göre ülkemizin 2008 yılı GSYİH’si dikkate alınırsa, iş kazaları ve meslek hastalıklarının toplam maliyeti 38 milyar lira. Eker, bu maliyet detaylandırıldığında hem devlet hem işveren hem de işçi açısından maddi kayıpların oldukça yüksek olduğuna dikkat çekti. Eker, “İş göremezlik ödemeleri, sağlıkla ilgili giderler, tazminat ödemeleri, iş kayıpları, gecikme bedelleri, işyeri kapatma veya iş durdurma cezalarından dolayı oluşan maliyetler, idari para cezaları, verimsizlik maliyetleri, sigorta primlerindeki artışlar, iş kazasında zarara uğrayan sabit varlıklar gibi kayıplar oluşuyor” dedi.
Türkiye’de sağlık ve güvenlik konusunda özellikle AB uyum süreci doğrultusunda 2003 yılı Aralık ayından itibaren birçok yasal düzenleme yapılmasına rağmen, iş kazalarının sayısının arttığını ifade eden Eker, bazı yasal düzenlemelerin ilgili tarafları memnun etmemesi ve sürecin bir türlü istenilen sonuca ulaşmamasının, bu alanda çalışan profesyonelleri de ciddi hayal kırıklığına uğrattığını anlattı.
İşverenlerin işyerinde pozitif güvenlik kültürünü oluşturmadıkça ne kadar yasal düzenleme yapılsa da yeterli olmayacağının altını çizen Eker, eğer kuruluş bünyesinde yapılan çalışmalar sistematik değil ve çalışan da alınan önlemler karşısında yeterince bilinçli değilse, sorunun artarak devam ettiğini belirtti. Bu noktada başta işveren ve yöneticilere büyük iş düştüğünü ifade eden Eker, hem alınacak önlemler hem de çalışanın bilgi ve becerisinin artırılması konusunda yöneticilerin ciddi olarak eğitim almaları gerektiğini sözlerine ekledi.
|