p>Toplantıda konuşan Türkiye İhracatçılar Birliği (TİM) Başkanı Mehmet Büyükekşi, ''TİM, Türkiye Faktoring Derneği ve EXİMBANK işbirliği ile büyük işlere imza atacağımıza yürekten inanıyoruz. Dünya ekonomilerinde devam eden kriz atmosferine rağmen yılın 8 ayında ihracatta 97 milyar doları aştık, 100 milyar dolar sınırına yaklaştık'' dedi.
Dünya ekonomisinde genele yayılan bir yavaşlama olduğuna işaret eden Büyükekşi, hem dünya ticaretinde yaşanan yavaşlamanın, hem de Avrupa merkezli krizin ihracat artışımızı sınırlandırdığını söyledi. Bu olumsuz havanın ihracatımızda özellikle son iki aydır ciddi biçimde hissedildiğini ifade eden Büyükekşi, ''Temmuz ayında ihracatımızın yüzde 5,5 gerilediğini açıkladık. Fakat külçe altın ihracatının eklenmesiyle TÜİK, temmuz ayı ihracat değişimini yüzde 8,5 artış olarak revize etti. Bu ay açıkladığımız en son ihracat rakamlarına göre, ağustos ayında ihracatımız yüzde 4,6 geriledi'' şeklinde konuştu. ''Ortadoğu'daki gelişmeler ticaret potansiyelimizi olumsuz etkiliyor'' Avrupa'da yaşanılan pazar kayıpları yanında, komşu ülkelerde yaşanan siyasi sıkıntılar nedeniyle de kayıplarının büyüdüğüne değinen Büyükekşi, ''Ortadoğu'da yaşanan gelişmeler ticaret potansiyelimizi olumsuz etkiliyor. Tüm bu faktörleri toplayınca dünya atlasında kırmızı noktaların çoğaldığını gördük. Bu yılın 8 ayında Avrupa'ya ihracatımız yüzde 11 azaldı. Fakat ihracatımız Afrika'ya yüzde 33, Amerika'ya yüzde 22, Asya'ya yüzde 15, Orta doğu'ya yüzde 14 artış kaydetti'' dedi.
Dünyada tüm ülkelerin artık ihracata yöneldiğini anlatan Büyükekşi, ''Bu yılın ilk 6 ayında 233 ülke ve bölgeye mal sattık. Dünyanın en büyük ithalatçısı ABD'dir. Ama ABD de ekonomisini daha sağlıklı hale getirmenin yolunun ihracattan geçtiğinin farkında vardı. ABD bile bütün gücünü ihracata yönlendiriyor. Avrupa ülkeleri, krizden çıkış için ihracatı ön plana alıyor. Bu amaçla AB birçok ticaret anlaşması imzalıyor. Uzun lafı kısası, rekabet her zamankinden daha sert. İşte bu yüzden, ihracatçılarımızın rekabet gücünü artıracak finansman desteklerine, finansman enstrümanlarına her zamankinden daha fazla ihtiyaç var'' diye konuştu.
Ülkemizin ihracatının büyük bir kısmını gerçekleştiren KOBİ'lerin işletme sermayesi yetersizliği nedeniyle büyük sıkıntı çektiğini aktaran Büyükekşi, ''Rekabet arttığı için kar marjları da geriliyor. O yüzden ihracatçılarımızın finansman kabiliyetini geliştirmek büyük önem taşıyor. 2023 yılı hedefimiz olan 500 milyar dolar ihracata ulaşmak için ihracatçı firmalarımızın büyümesi, firmalarımızın büyümesi için de finansman ihtiyaçlarının karşılanması gerekiyor. Dolayısıyla ihracatın finansmanı, hedeflerimize ulaşmak için üzerinde en fazla durduğumuz konuların başında geliyor'' dedi. ''İhracat artışındaki rekora paralel olarak ihracat faktoringine olan ilgi de artıyor'' Ticaretin çarklarının döndürülmesinde önemli olan ihracat faktoringinin, ihracatın alternatif finansman kaynakları arasında çok önemli yer tuttuğunu anlatan Büyükekşi, şunları aktardı:
''İhracat artışındaki rekora paralel olarak ihracat faktoringine olan ilgi de artıyor. 2011 yılında ihracat faktoringi yüzde 57 büyüme kaydetti. İhracatçı KOBİ'lerimiz, faktoring konusunda bilinçlendikçe Türkiye, Çin'in ardından ihracat faktoringi kullanımını en fazla artıran ülke oldu. Faktoringin kullanımı hızla artıyor. Çünkü yaşanan ekonomik kriz nedeniyle, şirketler arasında güven ortamı zedelendi. Bunun sonucunda da faktoring şirketlerine olan ilgi daha da artıyor. Risk bilinci yükseldikçe, şirketler kendilerini faktoring ile garanti altına alıyor. Faktoring kullanan KOBİ sayımız arttıkça ihracatçılarımızın elinin güçleneceğine inanıyoruz.''
|