BR> Zor ekonomik koşulların artırdığı
baskı
Türk katılımcıların usulsüzlüğe yönelten etmenler sıralamasında ilk sırayı
yüzde 43 ile maliyet düşürmenin yer aldığına işaret edilen raporda,
katılımcıların yüzde 36'sının satış gelirlerini yükseltmenin üzerlerindeki en
önemli baskı unsuru olduğunu belirttiği kaydedildi. Ankete katılan Türk
şirket temsilcilerinin yüzde 60'ının mali sıkıntının sürdüğünü düşündüğü,
Avrupalı katılımcılarda ise bu oranın yüzde 64 olduğu ifade edilen raporda,
katılımcıların yüzde 70'inin işten çıkarmaların da artarak süreceğini düşündüğü,
bu oranın 2009 yılındaki sonuçlara göre daha düşük olduğu, Avrupa sonuçlarıyla
ise benzerlik gösterdiği belirtildi. Raporda,
yöneticilerin yüzde 83'ü mali performansın artırılması konusunda ciddi baskı
gördüklerini, yüzde 74'ünün hedeflere ulaşmak için ''kestirme'' yollara
başvurulabileceğini belirttiği bildirilen raporda, ''Türk yöneticilerin Avrupa
ortalamalarından oldukça yüksek bir bölümü, yeni iş almak ya da iş kaybetmemek
için şahsi hediye ya da hizmet (yüzde 37), para (yüzde 29) ve eğlence (yüzde 11)
sağlanmasını haklı görebileceklerini ifade ediyor'' değerlendirmesinde
bulunuldu. Türk yöneticilerin yüzde 77'si
''rüşvet büyük sorun'' diyor 'Avrupa
Yolsuzluk ve Usulsüzlük Anketi 2011' raporunda, Türkiye'de rüşvet ve yolsuzluğun
yaygın olduğunu düşünenlerin oranının yüzde 77 olduğu belirtilerek, rüşvet ve
yolsuzluğun ekonomik kriz nedeniyle arttığını düşünenlerin oranı yüzde 55
olurken, katılımcıların yüzde 35'inin sektörlerinde yeni iş almak için rüşvet
vermenin olağan kabul edildiğini belirttiği kaydedildi. Raporda, 2011 anket
sonuçlarının, son iki yılda ''başına ciddi bir yolsuzluk olayı geldiğini''
bildiren katılımcıların oranının 2009'a göre 3 puan artarak yüzde 17'ye
yükseldiğini gösterdiği ifade edildi. Raporda, katılımcıların yarısına yakınının
ise şirketlerin usulsüzlükle mücadele önlemlerinin son birkaç yılda arttığını
kaydettiği, bu önlemleri sırasıyla yüzde 72 ile yolsuzlukla mücadele politikası
ve davranış kuralları, yüzde 61 ile yönetimin yolsuzlukla mücadeleye bağlı
olması ve yüzde 59 ile yolsuzluk eylemlerinin ciddi şekilde cezalandırılmasının
aldığı bildirildi. Katılımcıların yüzde 80'inin
rüşvet ve yolsuzlukla mücadele ile ilgili bir eğitim almadığı belirtilen
raporda, yüzde 75'inin etik ilkelere bağlılığıyla bilinen bir şirketin ticari
itibar sağlayacağını düşündüğü, çalışanların yüzde 76'sının ise rüşvet ve
yolsuzluk yaşanmış bir şirkette çalışmak istemeyeceğini belirtildi. Raporda,
katılımcıların yüzde 60'ının çalışanların yolsuzluk karşıtı ilkelere uygun
hareket ettiğini düşündüğü, yüzde 49'unun etik ilkelere uymayan çalışanların
terfi ettiğine şahit olduğunu belirttiği ifade
edildi. Ankette, çalışanların yüzde 42'sinin
yönetimin etik kurallara uyacağına güvenmediğini belirtirken, yolsuzlukla
mücadele politikalarının çalışanların gerçekte nasıl davrandığını etkilemediğini
düşünenlerin oranı ise yüzde 38 oldu. Raporda, ankete katılan çalışanların yüzde
82'sinin düzenleyici kurumların daha sıkı takip uygulamaları durumunda
kendilerini daha güvende hissedeceklerini söylediği, yüzde 91'inin ise mevcut
gözetimin artması gerektiğini düşündüklerinin altı çizildi. Raporda, Türk
şirket çalışanlarının yüzde 46'sının düzenleyici kurumların hukuki yaptırım gücü
olmadığını, yüzde 41'inin ise yolsuzluk ve rüşvetin önlenemeyecek kadar yaygın
olduğunu düşündüğü belirtildi.
|