İstanbul Ağaç Mamülleri ve Orman Ürünleri İhracatçılar Birliği Başkanı Abdullah Tever, Tarım Bakanlığı'nın odun ithalatına getirdiği 'Metil Bromür' şartının odun ithalatı durdurduğunu belirterek, ''Tüm dünya Alüminyum Fosfit ilacını kullanırken, Bakanlık Metil Bromür'de ısrar ediyor. Bu gidişle odunsuz kalan üreticiler ya tesislerini kapatacak ya da bu tesisler satın alma suretiyle el değiştirecek'' dedi.
Tever, yaptığı yazılı açıklamada, Türkiye'deki ormanları böcek sarmasın diye önlemler alan Tarım Bakanlığı'nın, SUNTA ve MDF üretiminde kullanılan odunun ithalatına yeni kriterler getirdiğini ve 6 aydır uygulanan yeni düzenlemeye göre ithal odunların ya Türkiye'nin kabul ettiği Metil Bromür ilacı ile ilaçlanması gerektiğini, ya da alternatifi olan Alüminyum Fosfit ile ilaçlandıktan 10 gün sonra ülkeye giriş izni verilebildiğini hatırlattı.
Türkiye dışındaki bütün ülkelerin Alüminyum Fosfit ilacını kullandıklarını ve bu nedenle de Türkiye'ye odun sokamadıklarını belirten Tever, ''Avrupa, Amerika, Kuzey Afrika, Ortadoğu ve Asya'daki ülkelerden yoğun talep alıyoruz, ancak devletten aldığımız odun bu talebi karşılamamıza yetmiyor. İhtiyacımızı ithalat ile karşılamak istiyoruz, ancak ilaç meselesi yüzünden onu da yapamıyoruz. Tesislerimizin çoğu ya yarı kapasite ile çalışıyor ya da yerli yabancı firmalar tarafından el değiştiriliyor. Bakanlık ise hala Metil Bromür'de ısrar ediyor. Bu gidişle 2023 hedefi imkansız'' diye konuştu. Abdullah Tever, Adana, Mersin ve Akhisar'daki tesislerin devreye girmesiyle üretim tesislerinin yıllık kapasitesinin 28 bin metreküpe çıktığını dile getirerek, açıklamada şu bilgilere yer verdi:
''Yıl sonuna kadar iki tesis daha deveye girecek ve toplam yıllık üretim kapasitemiz 30 bin metreküpü geçecek. Ancak bu kapasiteyi kullanabileceğimiz ham maddemiz maalesef yok ve bazı tesisler yüzde 50 kapasite ile çalışır durumda. Yılık 15 milyon ton odun ihtiyacımız var. Bu ihtiyacın yarısı Orman İşletmeleri tarafından karşılanıyor. Diğer yarısını ise ithal etmek zorundayız. İşte tam da bu noktada yaklaşık 6 aydır sorun yaşıyoruz. Bakanlığın yeni uygulamasında kayın, meşe ve huş gibi sert ağaçlardan ziyade, çam köknar ve ladin gibi yumuşak ağaçlarda Metil Bromür ile ilaçlama zorunluluğu getiriyor. Bakanlık böcekleri daha çabuk öldürdüğü iddia edilen Metil Bromür ile ilaçlama yapılmasını şart koşarken, Avrupa, ABD ve Bağımsız Devletler Topluluğu, özellikle de Rusya ve Ukrayna gibi bizim ithalat yaptığımız ülkeler Metil Bromür yerine, Alüminyum Fosfit ilacını kullanıyor. Tam bir ikilemin içine düşmüş durumdayız.'' ''Uzak ülkelerden ithalat yapmak cazip değil'' Tever, Tarım Bakanlığı'nın odun ithalatına yonga olması ve en az 10 gün önceden ilaçlanması halinde Alüminyum Fosfit ilacının kullanılması halinde izin verdiğini söyleyen Abdullah Tever, ''Şili, Arjantin, Brezilya ve Kanada'dan odunu yonga şeklinde ithal edelim diyoruz, fakat bu sefer de karşımıza yüklü bir maliyet çıkıyor. Bu ülkelerdeki gemiler ortalama 40 bin ton yük alıyor ve 20 günde Türkiye'ye gelebiliyor. Ayrıca bize her geminin maliyeti 5 milyon dolar. Üreticilerimizin bunu karşılayacak sermayeleri yok. Bu nedenle de uzak ülkelerden ithalat yapmak cazip değil. Yani başımızda Ukrayna ve Rusya gibi ülkeler var ve bu ülkelere olan uzaklık 2 gün. Ayrıca gemiler de en fazla 3 bin ton yük alabiliyor. Taşıma maliyeti ise 70 bin dolar civarında. Ancak Bakanlığın 10 gün önce ilaçlama şartı nedeniyle bu ülkelerden de ithalat yapılamıyor. Bu kez maliyet günlüğü ortalama 5 bin dolar gibi bir demoraj kirası olarak karşımıza çıkıyor'' dedi. ''Bakanlık 'Metil Bromür' ısrarından vazgeçmeli'' Sektör olarak taleplerinin Tarım Bakanlığı'nın Metil Bromür ilacındaki ısrarından vazgeçerek, odun ithalinde, tüm dünyanın kabul ettiği ve önerdiği Alüminyum Fosfit'i uygulamaya alması olduğunu açıklayan Abdullah Tever, şunları kaydetti:
''Dünya Sağlık Örgütü Metil Bromür'ün insan sağlığını olumsuz etkilediği gerekçesiyle bu ilacı yasaklarken, Tarım Bakanlığı bu ilacın 3 yıl daha kullanılacağını açıklıyor. Bunu anlamak imkansız. Kaldı ki, menşei belli olan ülkelerden gelen odunlar direkt fabrikaya indirildiği için risk ortadan kalkıyor. Önlen alınmazsa bize gelen talepleri karşılayamadığımız için bu talepler Avrupa'ya kayacak. Yıl sonuna kadar birçok tesis kapanacak, bazıları yerli ve yabancı firmalar tarafından el değiştirecek.''
Tever, sektörün yıl sonuna kadar 4 milyar dolar ihracat rakamına ulaşacağını tahmin ettiklerini de belirterek, ''2023'e kadar ihracatımızı yılda yüzde 12 oranında artıramazsak hedefe ulaşmamız mümkün değil. Bu rakama da ancak ihtiyacımız olan hammaddeyi, yani odunu ithal ederek ulaşabiliriz. Bu nedenle, ithalatın önünde duran bu sorunun bir an önce aşılarak sektörümüzün önünün açılmasını talep ediyoruz'' dedi.
|